DERGİMİZDEN

‘Keşke çocuk kalsaydık diye düşünüyorum bazen. O zaman her şey çok güzeldi. O zamanın güzellikleri şimdi yok.’

'Basketbolu unutmamak için de mahalledeki parkta olan sahaya gidiyorum. Bu defa da taciz ediliyorum. Her yerde sıkışmış hissetmenin ne demek olduğunu anlatsam kalem kağıt yetmez.'

‘Kitap okumayı unutan bir insanın kitaplara olan ilgisini artırmayı başarmıştı yoldaşlarım. Nasıl iyi geliyordu bana.’

Cam Perde’de hayatındaki erkeklerin kendi üstünde kurduğu tahakkümden kaçmaya çalışan Nesrin kimimize annesini, kimimize bir arkadaşını, kimimize de kendisini anımsatıyor.

Istakozlar, yurt dışı 'kaçamakları' havada uçuşurken işçi ve emekçi kadınlar yaşam mücadelesi bizlere yol göstermeye devam ediyor.

Kadınlar böyle yaşamayacak! Yanındaki kız kardeşine, sınıf kardeşlerine sırtını dayayarak üzerindeki şimşekleri dağıtacak...

Bugün düne göre daha yoksulsak, daha fazla sömürülüyorsak ve bunun karşısında sesimizi yükselttiğimizde karşımıza dikilen devlet oluyorsa tekrar dönüp sormak lazım. Bu devlet kimin devleti?

‘Bugünlerde sofraları ıstakoz süslüyor. Öyle heyecanlanmayın ama. Bizim sofraları değil, daha önce ejder meyveli smoothieleri içenlerin sofralarını süslüyor.’

Sendikalar gerçek birer işçi sendikası olsaydı, kadın işçilere onları bekleyen tehlikeleri anlatıp bu 1 Mayıs' ı onlarla birlikte örgütleseydi 2024 1 Mayıs'ında nasıl bir tablo ortaya çıkardı?

‘Bizim emeğimizle bu kadar zenginler, malları mülkleri var. Biz işçiler var ediyoruz her şeyi.’

‘OSB işçisi bir olmazsa patronlar ne bize hak verir ne de hukuk tanır. Buna son vermemiz lazım. Bir kere de işçinin sözü olsun. İşçi hak hukuk belirlesin.’

Mücadele kokan bu ay için Ekmek ve Gül olarak bazısı işçi sınıfından kadınların hayatta kalmasını konu edinen bazısı onların mücadelesini konu alan kitaplar derledik.

1 Mayıs'ın ardından işçi kadınların yaşamına mercek tutan filmleri derledik.

Tek adam iktidarının ‘istikrarlı bir büyüme inşası’ sözleri, bugün HT’de işçilere patronun baskı aracı olarak ‘sözleşmeli işçi alımı olacak’ söylemleri ile karşılık buluyor…

Üç aşağı beş yukarı hesap yapınca sermayedar değilsen ev almak uzak bir hayal. İster asgari ücretli ol, ister memur, ister mühendis…

Ankara’da bir araya geldiğimiz kadınlar ya iş veren tarafından ya da eşleri tarafından güvencesiz ve sigortasız çalışmaya mahkum bırakıldığını anlatıyor…

Yerel seçimlerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan bu programın aynen devam edeceğini ilan etmişti. Peki bu program kadınlar için ne ifade ediyor?

'Deniz Feneri eseriyle kitap yolculuğumuz biraz çocukluğumuza, aile ilişkilerimize, yaşayıp görüp de anlamlandıramadığımız, sonradan üzerini kapattığımız anılarımıza...'

‘Mizahi olduğu kadar duygu yüklü bir dil de kullanan Aylin Balboa, aynı sayfada sizi hem güldürüp hem ağlatmayı başarabiliyor.’

Televizyon programları, kadına yönelik şiddetin çeşitli türlerini de adeta bir meta haline getirerek bizlere pazarlıyor. En çarpıcı örneklerini, gündüz kuşağı programlarında görebiliyoruz.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.