DERGİMİZDEN

İntiharların, ihmallerin üzerini örtenlerin karşısında örgütlü gücümüz olmalı

'Bu süreç bize gösterdi ki yaşamak için yemek yemek, barınmak, su içmek ne kadar elzemse; daha iyi bir gelecek ve hayatta kalabilmek için de örgütlenmek o kadar elzem.'

Madde bağımlılığı kadınları tedirgin ediyor

Son dönemde tüm Türkiye’de yaygınlaşan madde bağımlılığı ve satıcılığı Diyarbakır’da da oldukça yaygınlaşmış durumda. Özellikle Bağlar, Sur ve Ben u Sen’de.

Elly Hakkında

Farhadi, beyaz bir yalanla başlayan yolculuğun büyük bir vicdan azabına dönüşmesini ilmek ilmek işliyor bu filmiyle.

Temel ihtiyaçlarımız bile karşılayamıyoruz

Ev aynı, eve yatırım yok, kiracıya eziyet çok. 2 bin 500 liralık ev kiramı ev sahibi 7 bin lira yapmak istiyor.

Bütçesizliğin dayattığı çarpık çözüm: Sınıf anneliği

Sınıf anneleri yalancı öğretmen rüyasından uyanıp gerçek hayata, gerçek çözüme, gerçek taleplere dönmeli yüzünü.

Beyaz önlük eğitimin sorunlarını çözmüyor

Bazı sendikalara ve Mili Eğitim Bakanlığına göre bir öğün ücretsiz yemek ekonomik bir yük fakat öğretmenleri tek tipleştirmek için beyaz önlük hediye edilmesi ekonomik olarak göze gelmiyor.

‘Sustukça sıra sana gelecek’ sözü ne doğruymuş

Bundan önceki dönemde siyasetle, ülkenin koşullarıyla hiç ilgilenmemiştim. Çünkü benim param bana yetiyordu. Yağımda kavruluyordum. Gerisi de beni ilgilendirmiyordu. Ne kadar da yanlışmış.

Defne’den Küçükçekmece’ye kadınların mücadelesine selam

Bu memleketin içinde sürüklendiği umutsuzluk haline rağmen kız kardeşlerimiz umuda ışık tuttular. Antakya’dan yükselen sese Küçükçekmece’deki kadınların vereceği cevap hepimiz için çok önemli.

Küçükçekmece’den umuda ses oluyoruz

Küçükçekmece Ekmek ve Gül Grubundan kadınlar anlatıyor: Umutsuzluk değil değişimin anahtarı bizde…

Ekmek ve Gül dergisi Ekim 2023 sayısı

Beslenme hakkı ne bir lütuf ne bir sosyal yardım konusu. Tekrar hatırlatıyoruz bu bir hak! Çocuklarımızın aç kalmamasını sağlamak da devletin en temel görevi.

Zincirleme saldırılara karşı şu bilgiler elden ele kız kardeşim

Beslenme hakkı ne bir lütuf ne bir sosyal yardım konusu. Tekrar hatırlatıyoruz bu bir hak! Çocuklarımızın aç kalmamasını sağlamak da devletin en temel görevi.

AKP’nin kadınlara vaadi: Gelecek vaadi ve güvencesizlik

Annelik görevi(!), ekonomik politikaların bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Bunların karşılık bulabilmesi, kadının siyasal haklarına yönelik saldırıyı da zorunlu kılıyor.

Bize neden sürekli doğurun buyuruyorlar?

Hesap belli; bir işçi ailesinin sadece kendi üyelerinin, yani anne babanın yerine geçecek kadar işçi üretmesi Türkiye gibi bağımlı kapitalist ülkeler açısından kabul edilebilir değil.

‘Yeni anayasa’ diyenlerin kim olduğuna bakmak lazım

Uygun aile yapısı diye tanımladıkları aile formatının içinde; çok eşlilik, kadının çalışmaması, evinde oturup kocasının gönlünü hoş etmesi, bir de çokça çocuk doğurması var.

Çözüm belli, inanç zayıf ama vazgeçecek miyiz?

‘Ek zam talep ettik diye aylardır yönetim adeta ‘ava’ çıktı, bu iş kimin başının altından çıktı diye.’

‘Türk Metal sözleşmeyi göster!’

‘Bu ülkedeki yoksulluk sınırı 42 bini bulmuşken hiç utanmadan taban ücreti 65 lira olarak belirlendi. Sendika yeni sözleşmeyi bizden gizliyor.’

UNO ve DFU’dan kadın işçiler anlatıyor: İş yeri değil adeta hapishane

UNO ve DFU’da çalışan kadın işçiler 12 saat çalışma koşullarına tepkili: Kronometreyle çalışıyoruz, hasta olduğumuzda baygınlık geçirmemize rağmen izin alamıyoruz.

‘Kurukahveci’nin keyfi kaçacak, biz de keyifle kahve içeceğiz’

‘Ben ve işçi arkadaşlarım ek zam talebimiz için mücadele etmeye kararlıyız. Bizim keyfimiz kaçacağına Kurukahveci Mehmet Efendi patronunun keyfi kaçsın’

‘Fabrikada verilen yemeği çocuğuma götürüyorum’

‘Yoksulluktan dolayı çocuklarımızı mahalledeki merdiven altı sübyan okullarına, vakıf, cemaat, tarikat okullarına göndermek istemiyoruz. Mücadele etmemiz lazım’

Yine bir atanamama hikayesi!

Öğretmen atmalarının önü kesiliyor, ekonomik koşullar özel sektörlere mahkum etmekten başka bir yol sunmuyor