DOSYA

Hazırladığımız dosyada 1800’lerden günümüze İran edebiyatında ve tarihinde mücadeleleriyle etki yaratmış, mücadele önderi olmuş kadınları kaleme aldık.

Laikliğe aykırı olan, ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren, medeni hakları gasbeden, kadınlara 'siyasi rehine', LGBTİ'lere "yok edilecek sapkın' muamelesi yapan Anayasa Değişikliğine tepkiler...

Tekstil atölyelerinden kadın işçiler, parmaklarını kaybetmelerine, ellerini eskisi gibi kullanamamalarına sebep olacak; bir yandan da iş için göze alınmış olan iş kazalarını anlatıyorlar...

İş güvenliği önlemleri işverenlerin 'başının ağrımaması' için uygulanınca, bildirilen iş kazalarına yapılan muamele de işçinin sağlığını korumak için olmuyor. Metal iş kolundan aktarıyoruz...

Metal iş kolundan fabrikalarda işçilerin 'çalışmasına engel olmayan' ve en sık yaşadıkları iş kazası, kesikler ve çarpma. 'İş kazası' olarak bile görmedikleri bu durumlara sebep olan koşullar neler?

Dosyamızda farklı iş kollarında kadınların işin sıradan bir parçası haline gelen, artık işçiler için normalleşmiş iş kazalarına ve bunların normalleşme sürecine mercek tutacağız.

Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde yeni bir dönem başlatan Paşabahçe grevinde kadınların oynadığı rol öykülere bile konu oldu. Kadınlar, grev kırıcılara da grev yasakçılarına da aman vermedi.

İşçilerin çoğunun kadın olduğu Berec Pil Fabrikası’nın insanlık dışı çalışma koşullarına grevle yanıt verdi işçiler. Pek çok ilkin yaşandığı grev, yasal grev hakkının sınandığı çetin bir mücadele oldu

Kavel Grevi işçi sınıfının makine başında çalışanlardan ibaret olmadığını gösterdi. En kritik anlarda kadınların katılımı zaferi getirdi. Bu grevle Türkiye işçi sınıfı için grev hak olarak yasallaştı

3 Ağustos 1910’da 3 bini aşkın kadın ve kız çocuğu grev çağrısına yanıt verdi. Talepler belliydi: çalışma saatlerinin azaltılması, ücretlerin yükseltilmesi, en az bir saatlik öğle yemeği molası…

Cibali Tütün Fabrikasında 1880’lerden 1994’e kadar onlarca grev yapıldı. Cibali işçilerinin bıraktığı mücadele mirası bugün hala kadınların seslerinde yankılanıyor.

Bu dizimizde Türkiye işçi sınıfının tarihinde dönüm noktası denilebilecek işçi direnişlerinde ve grevlerde kadınların oynadığı kritik rolleri hatırlıyoruz.

‘İki çocuk okutuyorum, ev kira ve asgari ücretle çalışıyorum, bu şartlarda nasıl geçinebileceksek? Nafaka verildi. İki çocuğa 500 TL uygun gördüler. Tabii onu da alamıyorum. Ödemiyor.’

Melis şiddete mahkum olmamış, boşanmak için nafakayı bırak kızının velayetinden vazgeçmiş, bir başına hayata tutunmuş bir kadın. Nafakanın gasbedilmesini değil kadınların güçlendirilmesini istiyor.

18 yıllık evliliği boyunca kocası izin vermediği için çalışamayan, şiddet gören, emeği ve bedeni sömürülen Ayfer’e kocası ‘formaliteden boşanma’ diyerek tek kuruş yoksulluk nafakası vermedi.

Yoksulluk nafakası ile kadın bedeni ve emeği arasındaki ilişki ne? Devlet, erkek ve kadınlar için “aile” ne demek? “Devlet destekli nafaka modeli” neden güven vermiyor? Hilal Dikmen anlatıyor…

Prof. Dr. Serpil Sancar Diyanet'in artan yetkisine, kadınların yaşamlarına din aracılığıyla nasıl müdahale edildiğine, dünya genelinde kadın haklarına yapılan saldırılara dair sorularımızı yanıtlıyor.

İktidarın Diyanet’e yüklediği işlevlerin sonuçlarını, bu süreci kadın örgütlerinin nasıl değerlendirdiğini ve kadın hareketi açısından bunun nasıl ele alındığını, alınması gerektiğini tartışacağız.

Sorularımızı yanıtlayan EMEP Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan, Diyanet’in artan etkisi ile tek adam rejiminin tahkimi arasında dolaysız bir bağ olduğuna dikkat çekiyor.

Kırkyama Kadın Dayanışması’ndan Kübra Derin, Diyanet'in kadınların yaşamlarında gittikçe artan müdahalesine dair sorularımızı yanıtlıyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.