DERGİMİZDEN

İnsanlar açlıktan korktuğu kadar ölümden korkmuyor!

‘Hepimizi açlık ve ölüm arasında bırakıyorlar. İnsanlar açlıktan korktuğu kadar ölümden korkmuyor. Ben de öyle, işsiz kalmaktansa ölüm riskini göze alıp gidiyorum işe, çünkü ihtiyacım var.’

ESKİŞEHİR’DEN METAL İŞÇİSİ KADINLAR: ‘Çalışma arttı, masraflar arttı, korkumuz arttı...’

Eskişehir Organize Sanayide metal işkolunda çalışan kadın işçiler, korona günlerinde artan masraflara da, işte ve evde daha fazla çalışmaya da öfkeli...

Patronlar kâr edecek diye günlerdir çocuğumu görmüyorum

Bu süreçte biraz olsun sendikaların sesinin çıkmasını istiyorum. Benim en önemli talebim işçileri mağdur etmeden, çalışmayı yasaklasınlar. Üretim durmazsa bu hastalık bitmez.

Patronlar pandemiyi bahane ederek ramazan erzaklarını bile ödemek istemiyor!

Koronavirüs sürecinde Bursa’daki işçi kadınların yoksullukla başı dertte. Ücretsiz izne çıkarılan kadınların bu yıl patronları Ramazan erzaklarının ödemesini dahi kesti.

Yardımlar hani nerede?

‘Çalışmak zorunda bu kadın nasıl geçinecek, evde de kalamaz hiçbir güvencesi yok. Hükümet bağırıyor “dışarı çıkmayın” diye o zaman bu kadınlara bakacaksın doyuracaksın, yiyecek ekmek vermelisin.’

‘Benim kimseye ihtiyacım yok, kızımla ben birbirimize yeteriz’

Market işçisi Aslı korona günlerinde ‘Süt iznimi bile kullanamıyorum, 12 saat çalıştığımız oluyor” diyor ve ekliyor: ‘Karantina bitsin birlikte arayacağız hakkımızı’.

Unorthodox: İtaat etmeyi reddeden kadınlara ithafen…

Unorthodox bir kadının dönüşüm ve direnç hikâyesini sorunların kaynağını işaret ederek anlatıyor ve bize bir şey soruyor: Daha ne kadar itaat etmeliyiz?

#Yaşasın1Mayıs... Yaşasın mücadelemiz!

Şiddetsiz, güvenli bir yaşam, umutlarımızın yeşerdiği bir gelecek için... Haklarımız için... Yoksulluğun, açlığın, tarihe karışması için...

Salgın hastalıklarla mücadelenin tarihsel deneyimleri: HAYAL DEĞİL GERÇEK!

Ağır yoksulluk, savaş koşulları, kapitalist ülkelerin baskısının olduğu koşullarda dahi tarihe önemli bir deneyim bırakan Sovyet sisteminin salgınlarla ve hastalıklarla mücadelesinden örnekler…

Sınırların ötesinde sağlık emekçileri neler yaşıyor?

Duyduklarımızın, izlediklerimizin çok daha kötüsü. İlk günden beri en önde olan sağlık emekçileri virüsün yanı sıra şiddetle, ekipman yetersizliğiyle ödenmeyen ücretlerle karşı karşıya kalıyorlar.

İranlı kadınların koronaya ve devlete karşı mücadelesi

İran korona salgınının en çok can aldığı ülkelerden biri. İşsizliğin çığ gibi büyüdüğü ülkede kadın emekçiler açlıkla burun buruna. İranlı E. Ava, İranlı kadınların yaşama mücadelesini anlatıyor.

ORTA ÇAĞDAN ÇIKAN DERS: Veba salgını ve cadı avları

Kara veba gibi çağın öne çıkan krizlerini oluşturan salgın hastalıkların cadılardan kaynaklandığı öne sürülüyordu… Peki kimdir bu cadılar?

Karantina biter, dertler bitmez bizde!

Korona sonrası dükkanını kapatan ve tekrar dükkanını açmayı bekleyen Nesrin’in sonrası için pek çok sorusu da var: ‘Dükkanları açtıktan sonra hangi koşullarda, hangi kurallara göre çalışacağız?’

‘Ailemin yanında kendimi hizmetçi gibi hissediyorum’

Ailelerinden uzakta okuyan, koronavirüsü sonrası ailelerinin evine dönmek zorunda kalan kadın öğrenciler neler yaşıyor? Fırat Üniversitesinde okuyan kadın öğrencilerden dinleyelim cevabı...

Patronlara göre hava hoş!

Eşim bir tekne içerisinde 50-60 kişi burun buruna çalışıyor. Hiçbir önlem yok. Biz evde sabahtan akşama kadar ellerimizi yıkasak ne fayda?

Keçiören’de ‘Balkon sohbetleri günlüğü’nden notlar…

Balkon sohbetlerinden görülüyor ki kadınların gündemi; yüksek tutarlı faturalar, çalışma yaşamının sıkıntılar, maskesizlik, yardımlar, çocukların eğitimine yetememe…

Korona günlerinde: ‘Olay Şöyle oldu’

Sosyal mesafeler, evde kalmalar bu ay tazecik basılan bir kitabı yazmama engel olamadı. Bu ayki kitabımız Ayşen Şahin’den ‘Olay Şöyle Oldu’…

Vajinismuslu kadınlar yalnız değilsiniz!

Vajinismus her ne kadar çiftler arası bir sorun olsa da bu durum kadının kendini özellikle eşine karşı yetersiz, beceriksiz, başarısız ve suçlu hissetmesine neden olur.

Uzaktan eğitim çocukları yoran bir rutine dönüştü

Uzaktan eğitim ile sürdürülmeye çalışılan eğitim sistemi velileri çileden çıkarmış durumda, kısıtlı imkanlarla çocuklara yetmeye çalışan veliler ‘Yeter artık!’ diyor.

İşe giderken ne patron ne devlet ‘Çocukları ne yaptın?’ diye sormuyor

‘Çocuklar dışarıda virüs var sakın çıkmayın’ dediğimde ‘Sen neden çıkıyorsun. Çocuk virüsü mü bu?’ sorularına yanıt bulamadım henüz. İşçilerin hayatı eve sığmıyor. Keşke sığsaydı.