Ekmek ve Gül Nisan sayısı
Ekmek ve Gül’ün nisan sayısında 8 Mart’tan 1 Mayıs’a kapılar açan, aralarında kurdukları, hayatla kurdukları köprüden geçen kadınlar, heybelerinde neler taşıdıklarını anlatıyor.

Türkiye, çocuk istismarı vakalarıyla sarsılıyor. Her gün çocukların, aslında tüm toplumun geleceğinin karartıldığı olaylarla karşılaşıyoruz. Öfkemiz birikiyor. Biriken öfkemiz iktidarın kendi planlarına payanda yapılmaya çalışılıyor. “Cezaları ağırlaştıracağız, hadım getireceğiz” diye diye gerçek çözümlerin üstü kapatılıyor.

Kadınlar ise şiddet, taciz, istismar kapalı kapılar ardında kalmasın, gerçek çözümlerin üstüne kapılar kapanmasın diye ev ev, sokak sokak çalışıyorlar.

İşte Ekmek ve Gül’ün bu sayısı kapıyı açmanın ve gerçek çözümler talep etmek için dışarı çıkmanın mümkününü zorlayan kadınların sözlerini, taleplerini, biriktirdiklerini aktarıyor size. Memleketin dört bir yanında süren “Çocuk İstismarını Aklatmayacağız, Etkili Önlemler Talep Ediyoruz” kampanyasından notlar, tartışmalar, çözüm önerileri, tarihsel deneyimler ve gelecek tahayyüllerini içeren bu sayımız kadınlar ve çocuklar için başka bir hayatın mümkün olduğunu gösteren ve bunun için mücadele eden kadınların elinden çıktı.

******
Ekmek ve Gül’ün nisan sayısı 8 Mart’tan 1 Mayıs’a kapılar açan, aralarında kurdukları, hayatla kurdukları köprüden geçen kadınların, heybelerinde neler taşıdıklarını anlatıyor.

Evet, çok işimiz var... Çocuk istismarını önlemek, bir tek çocuğun bile hayatına kast edilmesine izin vermemek için kapılar çalıp kapılar açmaya devam edeceğiz. 8 Mart’ta biriktirdiklerimizi 1 Mayıs’a taşıyacağız. Hayatın sahnesinde başrol oynayacağız. O rolü de kimseye kaptırmayacağız!

Ekmek ve Gül Dergisi Nisan sayısının tüm yazılarını okumak için TIKLAYIN
Ekmek ve Gül Dergisi Nisan sayısının PDF halini indirmek için TIKLAYIN

O kapılar açıldı, bir daha kapanmayacak
Aynı performansı 1 Mayıs’ta da bekliyoruz
8 Mart’tan 1 Mayıs’a
‘Evlenirsem çalışmam’ dedirten koşullar
Kadın işçiler olarak haklarımızı öğrenmeliyiz
Migros çığ gibi büyürken, biz kar tanesi gibi eriyoruz
Her işyerine, her mahalleye kreş
Ya yarı zamanlı çalışsaydım!
Borçlar artırca kaynanamla evi birleştirdik, sonra...
TARİH: Jones Ana’nın Kızları
Neden kadın öğretmenler daha fazla tedirgin
OHAL’in kadın hali
Batının iyi yönlerini alalım mı?
Korkmayın, susmayın, bu bizim ayıbımız değil
Anlatacaklarım Fikriye Yenge’nin hikayesidir
Devlete güven yok, önleme talebi çok
5 maddede sayıyoruz: Çocuk istismarında gerçek önlemler işte böyle alınır?
Sincanlı kadınlar: İstismar çok, cezalar az
Tuzluçayırlı kadınlar atölye çalışmalarıyla bir araya geliyor
Kapı kapı sokak sokak gezip anlatacağız
Bugün bir imza atmaktan kaçınırsak yarın çok geç olabilir
Çocuklarımın evde, okulda sokakta güvende olmasını istiyorum
‘Haberleri izledikçe çocuk sahibi olmak beni endişelendiriyor’
Sovyetler’de her çocuk eşit, her çocuk değerli
Gülperi
Yemeyi içmeyi unuttuk, kartta para var mı onu düşünüyoruz
‘Ufak tefek’ demeden...
Kuşadalı kadınlardan ‘Dar Alanda Uzun Hikayeler’
SAĞLIK: Lupus
Sağlıkta üfürükçüler dönemi
Kimsenin iki dudağı arasında değiliz
Peki eşitliği nasıl kazanacağız?
Başörtülü bir kadın soruyor
Engelli değil, engellenen kadınız
Kızlarımın da aynı şeyi yaşamasından korkuyorum
Bosna’dan Suriye’ye uzanan bir savaş suçu

İlgili haberler
Ekmek ve Gül Ekim sayısı

Bu ay da birçok ilden ve ilçeden kadınlar, sorunları ve soruları, sevinç ve kaygıları, isyan ve dire...

Ekmek ve Gül Kasım sayısı

Müftü nikahı, arabuluculuk derken şiddet sarmalına her gün daha fazla çekilmek isteniyoruz. ‘Sonbaha...

Ekmek ve Gül Aralık sayısı

Ekmek ve Gül’ün bu sayısında birbirinden farklı yerlerde birbirinden farklı konularda aynı cümleyi k...

Ekmek ve Gül Ocak sayısı

Tarih, takvim bahane, ihtiyaç bir muhasebe. Gelin bu sayıda birlikte bir muhasebe yapalım...

Ekmek ve Gül Şubat sayısı

Her bir yazımız, bize ne kadar da çok olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyor. Ve o çokluk duygusuna ne...

Ekmek ve Gül Mart sayısı

‘Kim, neyi, neden ve ne için istiyor?’ sorularına yanıt aradık bu ayki sayımızda, çünkü biliyoruz so...