Tercih edilmemesine rağmen, liseler ısrarla imam hatibe dönüştürülüyor ya da yenileri açılıyor. Bunun siyasetini yapanların acaba kaçı çocuğunu bu imam hatiplerde veya meslek liselerinde gönderiyor?

Tek yapabildiğimiz günü kurtarmak oluyor. Bir peçeteyi bile ikiye bölüp kullanıyoruz artık. Yeri geliyor yemek yiyemediğimiz günler oluyor, çünkü pazara gidemiyoruz, en azından ekmek bulabiliyoruz.

Dersim’de 135 kadınla yüz yüze yapılan ankette ve Kocaeli’de kadınlarla yapılan anket görüşmelerinden izlenimler gösteriyor ki yoksulluk karşısında kadınlar ilk olarak kendi ihtiyaçlarından vazgeçiyor

Malatya'da kadınlarla kahvaltı etkinliğinde bir araya geldik. Malatyalı kadınlar bir yandan depremin kaldırılmayan enkazını bir yandan da yoksulluk, eğitim ve sağlıktaki sorunları tartıştı.

8 Mart’ta eşit ve yaşanılır bir dünya için mücadele veren kadınlar olarak tarihte yerimizi aldığımız, kazanmak için daha fazla mücadele ettiğimiz ve örgütlendiğimiz bir yol izleyeceğiz.

Yoksulluk, savaş, göç, istismar, sömürü ve daha pek çok Ortadoğu gerçeğini anlatan Kefernahum filmi, bir yanıyla koca bir dünyanın gerçekliğine dayanıyor.

‘Film bitince samimi ve sıcak bir hissin yanında, büyük bir merak duyuyoruz. Birbirimize bakıp hayatın devam etmesini dilemekten kendimizi alamıyoruz.’

Hayatımızdan ve haklarımızdan vazgeçmeme mücadelemizin biriken öfkeyle birlikte değiştirici bir güce dönüşmesinin formülü açık…

‘Hakkım olanı istedim ve o günden sonra bana mobbing uygulamaya başlandı.’

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hemşire Özge Dülüstan Şahin kreş talebini dile getiriyor: Çalışmasak geçim sıkıntısı, çalışsak çocuğa kim bakacak?

Küçücük bir işçi iken kendine yol arayan Adelheid Popp’un mücadele bayrağı şimdi Flormar’ın direnişçi kadınlarında. Flormar işçileri sıkılı yumruklarını göstererek haykırıyorlar patrona: Bıçak kemikte

Önce çekinerek girmiş kapıdan içeri, ama sonra dayanışmanın tam ortasında bulmuş kendini. İşte bu, Elif’in ikinci baharının ve kendini keşfinin hikayesi...

Dönüp geçtiğimiz yıla bakıldığında hatırlanacak, önümüzdeki yıl için aklımıza kazınacak o kadar çok şey var ki…Yeni yılın ilk Ekmek ve Gülü taze çıktı! Sayfalarımız ise dolu dolu…

Kadınların 90-60-90 vücut ölçüleri için harcadıkları çabalara, estetik ve güzellik kaygılarına, zayıf olanın toplumsal hayatta daha kolay yer almasına karşı bir sistem eleştirisi Şişman Güzeldir.

Orada da kadınlar bu iznin kağıt üzerinde kalmasından endişeli... Türkiye'de de bir dönem regl izni tartışılmıştı. Sonra ne mi olmuştu? İşte İtalya'dan ve Türkiye'den regl izni tartışmaları...

Eskişehir’de KESK, DİSK, TTB ve TMMOB’lu arkadaşlarla kasım ayı boyunca, 22 halk merkezi ve belde evinde yaklaşık 600 kadınla buluştuk. Kadınlar üretmek ve öğrenmek için bir araya gelmişti.

İzmir depremini yaşayan biz kadınlar bu dayanışmayı en iyi anlar, anlatır deyip dayanışmanın sürekli ve organize şekilde olması için ne yapmalı onu tartışıyoruz.

Bütçe laik, bilimsel, nitelikli ve parasız eğitime ayrılsın demek önümüzdeki dönem bütçe görüşmeleri başlamadan da önemli bir yerde duruyor.

Bir tarafta vergilerle eriyen asgari ücretin uygun görüldüğü işçi ve emekçiler, diğer tarafta ise iktidar tarafından desteklenen 5-6 maaşlı bürokratlar, sürekli borçları ertelenen patronlar...

Editörden