Bu yıl okuduğum üniversiteyi bırakıp başka bir şehirde bir üniversite kazandım. Bu durumda halihazırdaki bursum kesildi. Sonrasında devlet yurdunun çıkıp çıkmayacağıyla ilgili endişelerim başladı. Çıkmazsa özel yurda veya apart daireye çıkmam gerekiyor. Bunun için de aylık minimum 9-10 bin lira civarı bir bütçe gerekiyor. Bu endişemden kaynaklı hızla iş aramaya başladım. Ancak gitmeye bir ayım bile kalmadığı için düzenli bir iş bulamadım. Sonrasında günlük iş kovalamaya başladım. Günlük işlerde de güvenlik anlamında sorun yaşamamak için bir tanıdık lazım. Ben de çevremdeki herkese sorup sonunda arkadaşım vasıtasıyla bir komilik işi buldum. Birkaç gün gittim ve korkunç bir deneyim oldu.
Her gün 12 saat çalışıyorduk, baskıyla mesaiye zorladıkları oluyordu. Bu da günde 16 saat demek. Aynı zamanda çok zengin ve lüks insanların düğününde çalıştığımız için şeflerin bize karşı davranışları aşağılayıcı ve sorunluydu. Bir keresinde elimde ağır bir tepsi vardı ve üzerinde en az 30 tane içecek vardı. Önümde dikilen şefe “Müsaade edebilir misiniz?” diye sorduğumda cevabı, “Sen kimsin çekil diyorsun? Şefinim senin. Gerekirse işim bitene kadar bekleyeceksin” oldu. Çalışanı küçümseyen tavırlar ve yorucu tempoya dayanamadığımdan gitmeyi bıraktım.
İşte özellikle kadınlara daha çok yükleniyorlardı. “Erkekler beceremez temizlik işini, siz daha iyi yaparsınız” diyorlar ve daha fazla iş çıkartıyorlardı. Tüm bunlara rağmen işte yükselenler ve bar kısmına geçenler erkek oluyordu. Maaşları daha rahat, aynı zamanda tasasız bir iş yaptıkları halde daha yüksek oluyordu. Tüm bu çalışma ortamındaki haksız uygulamalar ve kötü muamele emek sömürüsünü açıkça özetliyor. Aynı zamanda ücretler zamanında ödenmiyor ve mesai ücretleri verilmiyor. Çoğu öğrenci bu hak ihlallerini dile getirmekte zorlanıyor çünkü gerçekten işe ihtiyaçları var. Günübirlik işlerde çalışan kişilerin haklarını koruyacak yasal düzenlemelerin yapılması ve bu düzenlemelerin etkin bir şekilde denetlenmesi gerekiyor. Aynı zamanda düşük gelirli aile çocuklarına burs ve eğitim desteğinin de artırılması, her öğrencinin eğitim haklarından aynı kalitede, aynı rahatlıkta yararlanması gerektiğini düşünüyorum. Tüm öğrencilerin iş hayatındaki hakları ve emek sömürüsü konusunda bilinçlendirilmeleri ve bu konuda yalnız olmadıklarını bilmeleri gerekiyor.
Fotoğraf: Canva Pro yapay zeka görsel oluşturma aracı
İlgili haberler
Birlikteliğimiz büyüyerek devam edecek
Şimdi tekrar kampüslerimize dönüyor, sayımızı bir bir çoğaltarak mücadelemizi büyütüyoruz. Birliktel...
‘Seçeneksiz değiliz’
'Özellikle kadınlar için; üniversiteleri bitiriyoruz ve koskoca bir geleceksizlikle baş başa kalıyor...
Korksak da korkumuza bakakalmadan…
Çıkartılan yasalara, kanun hükmünde kararnamelere rağmen inandığımız bir kolektifin parçası olmak…
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.