DERGİMİZDEN

Asgari ücretle 3 boğazı besliyorsam memleketi de yönetebilirim!

Belediye işçisi kadınlarla artan zamlar, derinleşen yoksulluk karşısında çıkış yolunu konuştuk: ‘Bize bizden başkasının faydası olmaz!’

Oppo’dan öncesi, Oppo’dan sonrası: Babadan kocaya, kocadan işyerine şiddet sarmalı

Oppo işçisi bir kadın, evliliği boyunca gördüğü şiddetten kurtulma aşamasında Oppo’dan işten atılma sürecinin yaşamını nasıl etkilediğini anlatıyor.

Farplas’ın kadın işçileri: ‘İnsanca şartlarda çalışmak istiyoruz’

İş bırakan, kendini fabrikaya kapatıp işten atılan işçilerin geri alınmasını, sendikal haklarını talep eden Farplas’tan kadın işçiler onları eyleme iten yaşadıklarını anlatıyor.

Evde de işte de ısınmak işçiye lüks!

12 saat mesaide molaları sobanın başında ısınmaya çalışarak geçiren, buz gibi suda elini yıkadıktan sonra ısınmak mümkün olmadığı için tuvalete bile gidemeyen metal işçisi bir kadın anlatıyor.

Bu fabrikada yok yok: Mesai var ücreti yok! Eşit iş var eşit ücret yok!

Kadın işçiler baskı altında mesai ücretlerini alamadan çalışmak zorunda bırakılıyor. Selma’nın çalıştığı fabrikada yaşadıkları mahkum edilen güvencesizliğe bir ayna…

Bir nafaka hikayesi: Berivan’ın yaşadıkları ne kadar adil?

‘Devlet destekli nafaka’ söyleminin ardına sığınıyor hükümet ‘adil çözüm’ için. Şimdi, esas soru şu; bu destek kime? Senelerce eve hapsedilmiş, çalışmasına müsaade edilmemiş Berivan’a mı?

14 saat çalışmaya 20 lira, korku içinde yaşamaya…

Suriyeli Rabiya evi geçindirmek için sayacılık yapıyor, elleri paramparça, aklı hep çocuklarının geleceğinde. Yaşadıkları ayrımcılık canlarına tak etmiş, artık korkmadan yaşamak istiyor.

‘Defleri kıralım, seyirci olmayı bırakalım!’

Hayatları mücadele içerisinde geçen kadınlara faydaları olmadığı gibi zarar veriyorlar. Bu programlara artık seyirci olmayı bırakmalıyız!

Bakırköy grevinin ardından: ‘Yılmadan devam!’

Bakırköy Belediyesi işçilerinin grevi sona erdi. Sendikanın ‘kırmızı çizgimiz’ dediği iş güvencesi, sosyal haklarda iyileştirme TİS’te yer almadı. Grevdeki kadınlar çıkardıkları dersleri anlatıyor.

‘Mutsuz olduğun, şiddet gördüğün o evliliği nasıl bitirirsin’ cezası bu!

30 yıl boyunca şiddet gördüğü evliliğe mahkum olan tekstil işçisi Duygu’nun nafakanın gasbına isyanı: Kışın ortasındayız, montum bile yok!

Esas mesele LGBTİ’leri ezen bu eril tahakkümü sorgulamak

'Toplumdaki homofobiyi yenmek için beraber mücadele etmek, her zorluğunda destek olabileceğinizi söylemek varken ilk işiniz LGBTİ bir bireyi kendi gibi yaşamaktan vazgeçirmeye çalışmak mı olur?'

Özgür, eşit, şiddetsiz bir yaşam bizimle mümkün!

Şiddet, kaygı, korku dolu bu hayatlara mecbur değiliz! Yaşamak bu değil! Peki biz ne istiyoruz?

Şiddet dolu ilişkilerden kopamayanlar ‘cesaretsiz’ mi?

‘Neden ayrılmamış?’, ‘Cesur olsaymış…’ Gelin, şiddet döngüsünün ne olduğunu, nasıl işlediğini, şiddet dolu ilişkilerden kurtulmanın neden ‘cesaret’ işi olmadığını konuşalım…

Pedin tarihi: Papirüsten kumlamaya, utançtan kutlamaya

Antik Yunan’dan, günümüze süregelen, türlü yollara başvurulan, kimi kabilelerde utanç kimisinde kutlama unsuru yaratan adet dönemi ve fiyatları el yakar hijyenik pedlerin tarihine bakalım.

Ayşe ve 300 Spartalı

Bir filmden herkes değişik bir sonuç çıkarabilir ama kaçımızınki Ayşe’nin çıkardığı sonuçlar gibi olur bilinmez. Ayşe’nin maceraları devam ediyor.

Derinleşen yoksulluk, mama fiyatları ve sağlıksız nesiller

Yoksulluk çocuklara, bebeklere devrediyor. Devredenin yoksulluk değil eşit, insanca yaşam olabilmesi için yoksulluğumuzda parmağı olanlara karşı daha çok dayanışmamız ve mücadele etmemiz gerekiyor.

‘Halk ekmek kuyruğunda kirpiklerim dondu’

Asgari ücret hatta daha altında ücretlerle ev geçindirmeye çalışanların yoğun yaşadığı Tuzluçayır gibi mahallelerde geçinmek büyük sorun. Her sohbet faturalara, geçim derdine bağlanıyor.

Kaygı duymadan, birbirimize sırt vererek yaşamanın yolu…

Oturup sohbet etmek, birbirimizden güç almak iyi geliyorsa, neden birbirimize sırtımızı dayayıp kaygılarımızı ortadan kaldırmak için çabalamayalım ki? Bugün üç dört kişi…Yarın neden on kişi olmayalım?

Nasıl bozulduysa öyle düzelecek!

Hepimizin ortak hayali tek adamın kararları altında yaşamamak oluyor, birbirimize ses oldukça karanlık biraz olsun aydınlanıyor en çok da kadınların gülümsemesiyle.

Kutuplaşmayı kırmak için aynılar aynı yere, mücadeleye!

Aynı sorunları yaşayan aynı dertlere sahip akşama pişirecek aş bulmakta zorlanan kadınların söz konusu siyaset olunca birbirlerine kinle bakmalarının nedenini okumaya buyurun.