‘Aslan payı eğitime’ diyorlar ama yavru aslan
Karlıktepe Mahallesi’nde yaşayan kadınlarla çocuklarını okula gönderirken yaşadıkları sıkıntıları konuştuk.

Karlıktepe Mahallesi’nde yaşayan kadınlarla sohbetlerimizin gündeminde Milli Eğitim Bakanlığının yeni cereyan eden Okulöncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yaptığı yeni düzenlemeler vardı. Okullarda sağlıksız beslenen çocukların varlığı ile yüzleşmeden okul öncesi ve ilköğretim kurumlarında katkı payının alınması meşru bir zemine geçti. Bu geçiş yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile okul yönetimine daha da cesaret veren uygulamada zaten var olan katkı payı, aidat adı altında okul eksikliklerinin giderilmesi için istenilen masraflar da kadınların sırtına yük olmuş durumda. Tam bunları konuşalım derken bütçe görüşmeleri sonucunda sözde aslan payının eğitime ayrıldığını da öğreniyoruz. Evet Bakanım biz de tam bu konudan bahsediyorduk…

AYLIK 100 LİRA OKUL TEMİZLİĞİ PARASI

İki çocuğu olan Selda, vakıf okullarında bağışın başlarda velilerin inisiyatifine bırakıldığını ancak daha düzenleme ortada yokken bile ortaokula giden çocuğu için dönemi 300 lira aidat verdiklerinden, aidat ödeme günü geçince okul yönetiminin banka gibi arayıp geciken aidatı hatırlattığından bahsediyor. Liseye giden çocuğu için ise ayda 100 lira temizlik parası veriyor. Okulların açıldığı ilk dönemde sınıflar eksik personel nedeni ile tam 1 ay boyunca temizlenmemiş.

Pazardan ne alabildiğini çocuklarının beslenme çantasına ne koyabildiğini sorduğumuzda sebze hariç meyve alabildiğini, meyvenin yanı sıra patates soğanla bitirdiği pazar alışverişinin 500 lira tuttuğundan bahsediyor. “Kuruyemiş dahi koyamıyorum” diyor. Haftada bir köfteden ayda bir köfteye geçtiklerini söylüyor. Eşi asgari ücret alıyor, kira ve fatura ödemediği halde iki çocuğa zor yetişebildiğinden bahsediyor.

ULAŞIM MASRAFINI ÖDEYEMEYİNCE KIZINI YAKINDAKİ LİSEYE YAZDIRDI

Okullarda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek için Ekmek ve Gül’ün başlatmış olduğu kampanya adına imza toplarken tanıştığımız Songül, merdiven altı bir ambalaj atölyesinde çalışıyor. Tam 5 yıl boyunca sigortasını yatırmamış patronu. Günde 10 saate yakın çalıştığından bahsediyor. Liseye giden kızı sağlık meslek lisesinde okumak istemiş ancak okulun eve uzaklığı sebebi ile ulaşım masrafı olacağından daha yakındaki bir meslek lisesine yazdırmış kızını. “Bir de servise nasıl para vereyim?” diyor. Beslenme maliyetinin üstüne bir de ulaşım maliyetinin eklenmesini göze alamıyor. Çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bazı hafta sonları cemevinde bulaşık yıkamaya gittiğinden bahsediyor. “Ben de çocuklarımla vakit geçirmek isterdim ama çalışmadığım günler ek gelir olsun diye cemevinde bulaşık yıkamaya gidiyorum, bir şeyleri karşılamaya ucundan da olsa yetiyor” diyor.

ÖZEL OKULLARDA 6 AYDA BİR ZAM

Geleceği için endişe ettiği çocuğunu daha iyi bir eğitim alır umudu ile özel okula gönderen Yasemin'in yaşadıkları farklı değil. Özel okullarda ücretli yemekhaneler var ancak fiyatlar sürekli güncelleniyor. Servise, yemekhaneye sürekli ara zamlar geliyor. Yasemin bu duruma başlangıçta itiraz ettiklerini, ek zammı kabul etmediklerini ama “çocuğumuz farklı muameleye maruz kalır” korkusu ile zam oranını ödemek zorunda kaldıklarından bahsediyor. “Buna rağmen etli yemekler sebzeli yemeklere dönüştürülüyor, menüde etli kuru fasulye yazıyor, çocukların önüne sade fasulye geliyor” diyor Yasemin. Çocuğunu başka bir özel okula gönderen veli ise eylül ve mayıs ayında yılda iki kez yemek ücretlerine yüzde 65’e yakın zam yapıldığından bahsediyor.

SOSYALLEŞME DERSLERİ PARAYLA

Devlet okullarında 1. sınıflarda öğretmen seçimi belirli bir bağışla mümkün hale gelmiş durumda, bağış oranında belirli bir fark ile en çok talep edilen öğretmen seçilebiliyor. Bu durumda bin lira olan kayıt ücreti 5 bin liraya kadar çıkabiliyor. Çocukların sosyalleşmeleri için yapılan drama dersleri de ücretli hale gelmiş durumda. Drama, İngilizce, robotik kodlama gibi dersler belirli bir ücret ödenerek alınabiliyor.

PERSONEL ÜCRETİNİ MEB KARŞILASIN

“Öte yandan okul aile birliği işveren sıfatıyla okullarda temizlik personeli istihdamı için velilerden para topluyor” diyor Fatoş. Okullarda personellerin MEB tarafından karşılanması gerektiğini söylüyor. Bu noktada eğitime ayrılan bütçeyi konuşuyoruz. Ücretsiz ve sağlıklı bir öğün yemek dahi sunamayanlar bütçenin önemli kısmının eğitime ayrıldığından övünerek bahsediyorlar. O halde biz de soruyoruz. Okullarda bir öğün yemek vermiyorsunuz, personel giderlerini velilerin sırtına yüklüyorsunuz, ferman verir gibi okullardaki katkı payını yasalaştırıp her türden eşitsiz ve ücretli bir eğitimi meşru hale getiriyorsunuz. Nasıl oluyor da eğitime "aslan payını ayırdığınızı” iddia ediyorsunuz? Ayrılan bütçeyi oluşturan kaynaklar, yıllardır işçi ve emekçilerin emeği üzerinden kazandığınız vergi ödemelerinden oluşuyorken Bakanlıklara ayrılan bütçelerde kadınların, işçilerin, emekçilerin, öğrencilerin lehine hiçbir düzenleme nasıl oluyor da olmuyor?

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Eğitimde bugün: Öğretmenlere aralıksız 300 dakika...

Mektubumuz var! Devlete bağlı bir anaokulunda çalışan bir öğretmen, eğitimin nasıl ücretli hale geti...

CHP'li Nermin Yıldırım Kara'dan MEB'in yönetmelik...

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in yanıtlaması üzerine...

Sevda Karaca: ‘Parasız, bilimsel, laik eğitimin ta...

MEB'in Okulöncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yaptığı yeni düzenlemelere ilişkin...