Dersim’de devlet teşvikiyle açılan tekstil firmasında çalışan işçi anlatıyor: Yerel seçimlere kadar servis ve yemeği vali karşılıyordu. Vali aynı zamanda kayyım, yani masraflar belediye bütçesinden.

Öğretmenliğe, öğrencilerine aşkla bağlı bir eğitimci KHK ile ihraç edilerek koparıldı en sevdiği şeylerden. Ama yine de umudun, yılgınlığın zamanı olmadığını anlatıyor bizlere.

‘Tek isteğimiz İstanbul Sözleşmesi uygulansın, kadınlar ve çocuklar özgür olsun.’ Pendik'ten cam işçisi bir kadın yazdı...

Jane Austen’dan Susan Sontag’a, Veremden Kansere... Tarih boyunca edebiyatın değişmez öğelerinden hastalık ve doktor temalarını kaleme alan kadınlar...

İŞKUR üzerinden gelen arkadaşlarımız geldikten sonra, bu kadar baskının haksızlık olduğunu ve beraber hareket edip bazı şeyleri düzeltebileceğimizi anladık.

‘Denetlenebilir, ücretsiz, sağlık çalışanlarının haklarının verildiği, her hastanın aynı muameleyi göreceğinin garantisinin verildiği, devlet tarafından sağlanacak bir sağlık hizmeti çözüm olabilir.’

Sermaye, pastasından bir dilimi vahşice sömürdüğü doğaya yedirmek istemiyor; ceremesini ise en çok kadınlar ve çocuklar çekiyor.

‘Bugün kadın işçi ve emekçilere de düşen kendi hayatlarında bir izleyici değil bir oyuncu olmak. Kurtuluşu belirsizliklere bırakmak değil bir yanındakinin elini tutup kendi kurtuluşunu yazmak…’

Hakkımızı olanı istiyoruz. Karanlığa emeğimizle, azmimizle ve örgütlülüğümüzle ışık tutuyoruz.

‘Son yıllarda kadına, çocuğa, hayvana yönelik şiddet işyerinde, sokakta, evde her yerde gittikçe arttı. Korkuyoruz, endişeliyiz. Çocukların ve kadınların ölüm haberlerini almak istemiyoruz artık.’

Afganistanlı M. ve ağabeyine, M.’nin sınıf arkadaşlarının velilerinin uzattığı dayanışma elinin değiştirdiklerinin hikayesi bu. Bu dayanışmanın yıktığı ön yargıların hikayesi...

Ve sanat dünyasının o meşhur sahnesi yaklaşır... Bir gece sarhoş olan Holofernes, çadırına aldığı Judith’in kılıcıyla kellesinden olur.

'Görünen o ki iktidar ve onun etrafındaki gerici güçler Suriye'nin yeniden imarında başta inşaat sektöründe pay kapma ve taşeronluk yapmaya çalışacaklar.'

Kadınlar krizle birlikte sadece daha da yoksullaşmıyor aynı zamanda şiddetin her türlüsüne daha fazla maruz kalır hale geliyor.

Klasik bir töre, namus anlatısına sıkıştırılan ve bunu belli bir coğrafyayla özdeşleştiren senaryolar can sıkıcı ve çok ezber. Film tam olarak bunu yapmıyor olsa da içinde bu klişeleri barındırıyor.

Aile hekimliğine getirilen yeni yönetmelik, birçok ASM çalışanı ve doktor tarafından protesto edildi, grevlerle karşılandı. Peki yönetmelik kadınların sağlığa erişimi açısından ne anlama geliyor?

Şimdilik dört işim, günlük giderlerim ve 10 bin TL borcum var. Kendimi bir parodi dizisinde hissediyorum. Çözümü de belli aslında...

Arkadaşlarla oturup bir çay bile içememek, ped ihtiyacını bile karşılayamamak, okulda ve kentte sürekli tedirgin dolaşmak… Genç kadınlar böyle bir hayata mahkûm mu? Cevap bu buluşmada…

Sesimize, sözümüze engel olmak isteyenlere karşı mücadeleyi yükseltmekten ve evet, her alanda bu mücadeleyi büyütmekten başka çıkar yol yok.

Bunca sıkışmışlığın arasında yine de kadınlarla bir araya gelip iş çıkışı kendimize zaman ayırmaya çalışıyoruz. Çünkü işyerindesohbet etmeye ve birbirimizin derdini dinlemeye zamanımız olamıyor.

Editörden