İstanbul Üniversitesinde kadınlar birçok kampüste olduğu gibi seçimi tartışıyor. Kadınlar yaşadıklarının bilincinde, değiştirmeye hazır ve kararlı.
Ödevi için bir kişinin günlük besin kaydını tutması gereken üniversite öğrencisinin aldığı yanıtlar, memleketin halini ortaya seriyor…
'Dikkat sadece kişisel bir yetenek değil; aynı zamanda bir toplumu ayakta tutan temel güçlerden biri.'
Bu hikayeler çamaşıra, tütüne, tarlaya giden hayatını 10 paraya ortaya koyan, çocuklarını güvencesiz bir halde bırakan kadınların hikayeleridir.
On üç yaşında evlendirilen, on dört yaşında anne olan bir kadın Ayşe, şimdi bir kaçak gibi yaşamak zorunda ve her gün öldürülme korkusu ile evden çıkarak gidiyor işe.
Eğitim sisteminde yapılan değişiklikler öğrenciler ve velilerinin, en çok da annelerinin en önemli gündemi. Ve sadece muhalif olanlar değil AKP’ye oy verenler tarafından da tartışılıyor. Nasıl mı?
‘Bunca zaman yaşadığımız şiddet ve mobbinge karşı hiçbir önlem almayan eski sendikamızın bir şey yapmayacağını anladım.’
Evdeki yaşlılarıma bakmak hem ekonomik olarak hem de beden olarak ciddi bir yorgunluk ve tükenmişlik oluşturdu bende. Öyle ki günler gelip geçerken bazen saçımı taramadığımı fark ettim.
Mobbingi ispatlamak için delil biriktirmek önemli. Mobbing günlüğü, yazılı deliller, şahit ve sağlık raporu en önemli araçlar. Detaylar yanıtımızda.
'Mücadeleler doğrudan doğruya tekelci kapitalizme; doğayı ve emeği birlikte tahakküm altına alan düzene karşı sınıfsal ve anti-tekelci bir hatta birleşebilir.'
‘Sermayeyi kurtarmak adına uygulanan İMF’siz İMF programının sonuçlarının her iki sınıf açısından farklı olduğu ortada! Nihayetinde ücretler enflasyonu artırıyor dedikleri yalan kız kardeşim!’
Kadından kadına vicdani köprüler yetmiyor. Erkek şiddeti gibi ataerkiden beslenen toplumsal ve yapısal bir sorunu sadece vicdan ve sorumluluk çağrılarıyla aşamıyoruz. Peki ne lazım?
Okullarda temizlik yapan TYP ve İUP’li kadın işçiler, güvencesiz koşullarda, düşük ücretlerle çalışıyor. Güvenceli iş, insanca yaşanabilir ücretler istiyorlar.
1998 yılında ilk adımı atılan Gençlik Yaz Kampının bu yıl 19’uncusu düzenleniyor: 18-25 Ağustos’ta İzmir-Selçuk’ta başımızı birbirimizin omzuna yaslamaya, içimizi yıkamaya gidiyoruz!
Dergimizin Temmuz sayısı, işçi ve emekçi kadınların Şimşek programının karşısında yaşadıklarını anlattığı, mücadele örneklerini yansıtan yazılarla bezeli.
Şiddet ve kadın cinayetlerine ilişkin yaptığımız anketin sonuçları hiç de şaşırtmadı. Kadınlar devletin ve yasaların kendilerini korumadığını, şiddetin ekonomik sorunlar nedeniyle arttığını düşünüyor.
İşe yetişme telaşı bir yana günlük yaşadığımız tacizlerin ve zorbalığın haddi hesabı yok. Yaşadıklarımız sıradanlaşıyor ama kabullenmesi mümkün değil…
'Bu mektubu bir çığlık olarak görün; hem kendi sesim, hem de benim gibi susmak zorunda kalan binlerce emekçi kadın adına.'
Çocuk istismarı toplumun öfke patlamasına sebep olmuşken, meseleyi nasıl tartıştığımız önemli. Önemli olan bir şey de bu duruma alışmamak ve sessiz kalmamak.
Bir işçi kadının tüp bebek yapabilmek için sağlık sistemiyle, fabrika yönetimiyle, iş arkadaşlarıyla verdiği maddi ve manevi mücadelesi...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN






















