MEKTUP

‘Eyyy İGDAŞ, benim 1 aylık maaşıma karşılık 3 fatura göndermeyi nasıl başardın? Ayağımda 3 kat çorap, üstümde kazak, hırka, battaniye altında üşüyorum.’

Esenyurt’tan Aycan yazdı: ‘Kadına değer vermeyen, kadının çalışmayıp evde oturup çocuğa bakmasını isteyen, haklarımızı her geçen gün tırpanlayan bir destekçi buluyor patronlar kendilerine…’

'Görüntülü buluşmalar da olmasa kendimizi arka koltukta unutulmuş gibi hissetmemiz içten bile değil.’

‘Kadınları güçsüz hissettirme ve toplumdan uzak bir yerde konumlandırma çabalarının karşılığı genç kadınlar açısından kabul görmüş değil.’

'Bizlerin talepleri kadın üniversitelerinden ziyade, var olduğumuz her alanda ayrımcılığın ve cinsiyetçiliğin önüne geçecek politikaların oluşturulması ve uygulanmasıdır.'

Adana’da kendi çocuklarına istismar suçundan 35 yıl ceza alan M.A.K.’nın cezasının bozulması ve tahliye edilmesine tepki gösteren çocukların annesi B.K., tepkisini yazdığı mektup ile dile getirdi.

Toplum için küçük, önemsiz ve saklanması gereken bir sıçrayış gibi algılansa da, hayatında vücudunda fiziki ve ruhsal durum değişiklikleri yaşayan kız çocukları için önemli bir süreçtir aslında.

Kod-29 gerekçesiyle işten atılan bir belediye işçisi kadın yazdı: ‘Ne ile suçlandığımı bilmeden yüz kızartıcı suç ile suçlanıyorum. Benimle beraber işten atılan yedi kadının sesi olmak istiyorum.’

‘Elbette kolay değildir bu grev günlerinde ev geçindirmek, ama sen sevgili kız kardeşim, eşinin mücadelesinde ona destek verirsen o patron karşısında, daha fazla direnecektir.’

Etimesgut’tan bir öğretmen anlatıyor; sokak ortasında uygulanan bir şiddetin ona düşündürdükleri, istismara uğrayan bir öğrencisini ‘susturan’ toplumsal baskıların ağırlığı… Peki ne yapmalı?

Asgari ücret zammı karşısında hayal kırıklığına uğradığını söyleyen kadın işçi: ‘İşveren, devlet desteğiyle cebini doldurdu. Biz ise geçinebilmek için sürekli bir şeylerden kısma çabasındayız.’

Liseli bir kız kardeşimiz sesleniyor: Beni defalarca hem sözlü hem fiziksel olarak taciz eden, onu istemediğim için bana evimi yaşanmaz kılmaya çalışan bu kişi hakkında uzaklaştırma talep ediyorum.

‘Gelir adaletsizliğinin önüne geçip ‘Dur’ demedikçe, hakkımız olanı ısrarla istemedikçe, hâlâ bu asgari ücreti belirleyen tuzu kuruların insafına kalmaya devam edeceğiz’

'Evlatları için fedakarlık yapıp emekli olduğu halde çocuklarını okutabilmek için hastalığına rağmen çalışmak zorunda bırakılan bir anne. Hasibe anne...'

‘Peki geçen bir yılın ardından belirlenen asgari ücret biz kadın işçilerin hayatlarını nasıl etkiledi? Bu yıl ne istiyoruz, ne için mücadele etmeliyiz?’ Çerkezköy’den bir işçi kadının yanıtları...

‘Kadrolara göre maluliyet’ belirlemek nedir? Kovid-19 ve tüm salgın hastalıklar sağlık emekçileri için meslek hastalığı ya da iş kazası olarak tanımlanmalıdır.

İzmir’den SES üyesi bir hemşire yazdı: Tüm sağlık emekçileri için kreş haktır. Artık sesimizi duyun en azından çocuklar kurtulsun enkaz altından...

Aylarca işsiz kalan, çocuklarının karnını doyurmak için komşularına giden bir kadın: ‘Bana en zor zamanımda bile elini uzatamayan devletimiz bundan sonra hangi yüzle oy isteyecek?’

Ekonomik kriz, pandemi, yoksulluk, acı reçeteler derken bu ay asgari ücret zammı belirlenecek. Milyonlarca işçi ailesini ilgilendiren asgari ücretle ilgili kadınlar ise hayal bile kurmaktan uzak.

İkitelli’den Yasemin, eve giren azıcık maaşı yettirme derdine düşen kadınlardan. Çocuk yaşta evlenen, dört çocuğu olan, nefes alacak vakit bulamayan, başı da sabrı da çatlayan bir kadın…
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.