Kadınların Referandumu
Anayasa Değişikliği için yapılacak referanduma günler kaldı. Kadınlar bu referandumu belirleyecek en önemli kesim. Kararınızı vermeden önce bizim fileye de bir göz atın. Kim ne demiş bir bakın.

MADDE MADDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ

Referanduma günler kala hala aklında soru işaretleri varsa, ya da 'evet' demeyi düşünüyorsan, 'evet' demeyi düşünen bir arkadaşına dert anlatmak istiyorsan buyur; meseleyi madde madde özetledik. Bu değişiklik kadınlara ne getiriyor, kadınlardan ne götürüyor? Okumak için tıklayın:  'Evet' dersen bir daha hiç sormayacaklar


KADIN İŞÇİLER REFERANDUMU NASIL TARTIŞIYOR?

28 senedir çalışıyor, hala emekli olamadı. Metal Direnişi sırasında Federal Mogul fabrikasından işten atıldı. Kadriye Ayhan, bir kadın işçi olarak anayasa değişikliğine neden ‘hayır’ diyeceğini madde madde Kadriye anlatıyor: 'Bir işçi olarak neden Hayır diyorum?'

Kocaeli'de büyük bir metal fabrikasında çalışan bir işçi kadının mektubundan: "Malum herkesin gündemi referandum olunca, biz de çay molarımızda, yemek aralarında, fabrikanın sorunlarını konuşmaktan arta kalan zamanda, siyaset konuşuyoruz. Daha çok erkek işçilerin yüksek sesli analizleri arasında, daha kendi arasında, birbirine bağırmadan sürdürülen bu tartışmalarda ‘evet’i savunan kadın işçilerin sesi aslında pek yüksek çıkmıyor."
Okumak için tıklayın: En çok kendimiz için hayır!

Bu da Maltepe'den metal işçisi kadınların referandum tartışması... Bu tartışmaya asgari ücret, kıdem tazminatı tartışmaları eşlik ediyor:
"Geç kalmadan, şimdi bir şey yapmak lazım." diyen işçi kadınlarla yaptığımız sohbeti okumak için tıklayın: Hayatımız kimsenin keyfine kalmasın

Çekmeköy'de bir tekstil atölyesinde işçi kadınların bir çay molasında yaptıkları referandum tartışmasına katılmak ister misiniz?
Şu linke tıklayın, en çok da Ezima'nın sözlerine kulak verin: Yaz bunları! Kızarsa kocam kızar, ona da yemek vermem...

Ev işçisi Gülbahar kararını anlatıyor: "İki evlat sahibi bir anne ve işçiyim, 48 yaşındayım. Bugüne kadar iyi bir yaşantım var mıydı? Yoktu. Ama son 15 yıldır olduğu kadar kötü değildi. AKP’nin iktidar olduğu 2002’de işten atıldım ve daha sonra iş bulamadığım için temizliğe gittim. Hiçbir güvencem olmadan çalıştım. Son zamanlarda iş kazalarında ölen kadınların sayısının artmasından sonra sigorta yaptırıldı ama yaşam standartlarımda bir iyileşme olmadı. Çünkü..."
Devamı için tıklayın: Gelecekten vazgeçmedim

Sağlık emekçisi Deniz Şen anlatıyor: "3.5 yaşında ve 7.5 yaşında olan iki çocuğum var. Hastanede kreş de yok. 25 yıl önce çalışma koşullarımız daha insaniydi. Peki, ben ne istiyorum? İnsanca çalışmak. Anayasa değişikliği teklifinin maddelerine bakıyorum. Benim bu taleplerimi karşılayan bir madde var mı?" 
Deniz'in sorusunun cevabı için tıklayın: Bir sağlık emekçisinin referanduma bakışı


KOCALAR, BABALAR, ABİLER 'EVET' DİYOR, KADINLAR 'HAYIR'

Bir evin içinde 'evet'leri ve hayır'ları böylesine ayıran şey nedir dersiniz?
Bu sorunun cevabını verecek iki yazı bırakıyoruz buraya, tıklayın:

Kadınlar arafta!
İki kız kardeşin 'hayır'lı gerekçesi


EVET DEMENİN VEBALİ, HAYIR DEMENİN SORUMLULUĞU

Bütün mektuplar, izlenimler, sohbetler, tartışmalar 'bir şeyi çok açık gösteriyor. Kadınlar 'Evetçi' ve 'Hayırcı' diye ikiye bölünmeyi istemiyorlar. Ve soruyorlar: Çocuklarımızın ve hatta torunlarımızın nasıl bir ülkede yaşayacağına karar vermek bu iki kelimeden birini seçmek kadar kolay mı? Evet demenin bir vebali, hayır demenin bir sorumluluğu yok mu? Ne diyeceğiz, nasıl diyeceğiz? 
Fulya Alikoç yazdı: 'Hayır' demek yeter mi? 

Sömürüye, şiddete, savaşa, bilgisizliğe, tacize, eşitsizliğe, adaletsizliğe, açlığa, yoksunluğa, baskıya, sindirilmeye bir an bile daha katlanamayacağını hissedip de bir ‘hayır’ ile başlayarak hayatlarını değiştiren, hayatı değiştiren kadınlar. İşte memleketçe böylesi bir anla karşı karşıyayız. Ya hayır diyeceğiz güçlendiğimizi hissedip hayatımızı değiştirmek için yarına kararlılıkla yürüyeceğiz... Ya da dememenin pişmanlığını ömrümüz boyunca beraberimizde taşıyacağız. İşte 16 Nisan böylesi bir an! Tüm ülke için, ama en çok da biz kadınlar için.
Olcay Geridönmez yazdı: Değiştirmek için bir 'hayır' gerek