Ekmek ve Gül Dergisi Ocak 2019 sayısı
İşçi kadınlar, burjuva kadınların ‘küçük kızkardeşleriydi’. Oy hakkı elde edilene kadar aynı safta olundu; fakat burjuva kadınlar kendi sınıf çıkarlarını hiçbir zaman bir kenara koymadı.
Krizle çalkalanacağı belli olan, karamsarlıkla başlanan 2019 yılında dergimizin ilk sayısının işçi kadınların öfkesi ile dolu olması tesadüf değil tabii.
Bütün cevaplar, kendilerinden önce edilmiş sözlerin izini taşır... Bundandır “Ne Yapmalı?” sorusuna hep aynı cevabı verme cüretimiz: Bir araya geleceğiz, birlikte mücadele edeceğiz.
Görünen o ki 2019 bize daha fazla oranda iktidarın yarattığı o toz ve gaz bulutunu dağıtma, gerçekleri gösterme sorumluluğu yüklüyor...
Metal işçisi kadınlar: Zamlar eridi, enflasyon, vergi dilimi batırdı bizi. Umarım 2019’da zamlar geri alınır, ama umudum yok... Sağlık çöktü, eğitim zaten yok. Böyle sürmez, daha fazla dayanamayız...
Ben diyorum ki, komşunu da kap gel. Gel bizimle sen de slogan at. Neden korkacağız ki? İşimizden olacağız diye mi? Alanda olmazsak zaten işimizden olacağız. Bari bir anlamı olsun...
Patron onu dişlinin yarıçapını hesaplayan teknik ressam olarak değil, firma broşürlerinde boy gösteren amatör manken, kurumsal gözükebilmek için, erkek kabalığından arındırılmış bir ses olarak görüyor
Aldığı ücret yetmeyen, her gün işten çıkarılma korkusuyla çalışan metal işçisi bir kadın, ‘İşçinin ne istediği, nasıl geçindiği kimsenin umrunda değil’ diyor.
İşçi kadınlar krizin kendilerini nasıl etkilediğini anlatıyor; ‘Patronların lüksü değişmedi ama ben işten atıldım, evdeki 3 peteği kapattım, ekmeği evde yapıyorum, kış başından beri ayakkabım delik...
Türkiye’nin ilk organik tarım fabrikası Işık Tarım’da çalışan işçi kadınlardan çalışma koşullarını anlatıyor…
Çoğumuz Aliağa dışından gelen insanlarız ve hepimizin işe çok ihtiyacı var. İşverenler de bunun farkında, bu yüzden ‘Bizim size ihtiyacımız yok, sizin bize ihtiyacınız var’ diyebiliyorlar.
Her seçimde AKP’ye oy veren PTT çalışanı: Her seçim döneminde ‘sizi kadroya alacağız’ diyerek bizleri kandırdılar. Sonra ‘siz kapsam dışısınız’ dediler. AKP de artık bizim için kapsam dışı.
Üstü kapalı cümlelerle, bazen de yüksek sesle kadın işçilerin asgari ücret sitemi ortadaydı: ‘Yine patronun dediği oldu...’
‘Doğa ve insan dostu’ olmakla övünen Disney ve Fisher Price, Çin’deki fabrikalarında kadın işçilere bir oyuncak için 4 sent veriyor. Oyuncaklar ise 45 dolar.
Tayland, küçük yaştaki kız ve oğlan çocuklarının ‘turizm’ adı altında istismar edildiği ülkelerden biri. İsveçli erkekler ise ülkelerinde fuhşun yasaklanması ile Tayland gibi ülkelere gidiyor.
İngiltere’de evde bakım işçilerinin ücretlerinin düşmesine ve çalışma şartlarının ağırlaşmasına neden olacak değişikliğine karşı işçilerden kartlı tepki.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki insan hakları savunucuları, 2018’de bir dizi tehditle karşı karşıya iken birçok hak savunucusu kadın 2019’u cezaevinde karşıladı.
Yıllar sonra, İzmir göçmenliği yetmedi ki, yolumuz Fransa’nın bir ucuna düştü. Ama kadının gücü her yerde olduğu gibi burada da kendini gösterdi.
Demir çubukla ateşi karıştırıyor Sevim. Saca dizdiği hamurları dans ettirir gibi oynuyor sonra. ‘Eskiden kuma çok evde vardı’ sözlerini savuruyor ardından...
Cleo’yu ve Sofia’yı terk edilişleri sonrası güçlü kalma çabaları ortaklaştırıyor, ancak aralarındaki dayanışma asla sınıf farkını ortadan kaldırmıyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.