çocuk bakımı

Dört kadın, birçok ortak noktayla dört farklı hikaye: İşsiz kalma korkusu, çocukların bakım sorunu, eğitime ve sağlığa erişememe…

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer bebek bakımına ilişkin harcamaların 6 ayda ortalama yüzde 12, bir buçuk yılda ise yüzde 61 oranında arttığını açıkladı.

Çalıştıkları için çocuklarını şehir dışındaki akrabalarına göndermek zorunda kalan sağlık çalışanı Deniz, koronavirüs sürecindeki deneyimlerini yazdı.

Konya’da bir öğretmen çiftin bebekleri, canlı ders verdikleri sırada balkondan düşerek yaşamını yitirdi.

Milletvekili Gamze Taşcıer, 150’den çok kadın çalışanı olan işyerleri yerine, kadın erkek fark etmeksizin 150’den fazla çalışanı olan işyerlerinde kreş açmanın zorunlu olması için kanun teklifi sundu.

Son 1 yılda bebeğin ve annenin beslenmesi ile bebeğin temizliği yüzde 35 arttı. Bebeğin giyimden, bebek arabasına, mobilyadan, yakılan doğal gaza birçok ek masraf ise bu orana dahil değil.

Korona sürecinde dar ve orta gelirli ailelerde kadınlar çalışmaya devam ederken, evde çocuk bakımını da daha fazla üstlenmek zorunda kalıyorlar.

Karantina günleriyle birlikte daha da artan bakım yükü ‘iyi ebeveynlik’ tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Dr. Deniz Arzuk’la korona günlerinde bakım yükünü konuştuk.

Koronavirüs nedeniyle eve kapanan çocukların ruh sağlığı konusunda bilgi veren Psikolog Emel İzgi Demir, çocuklara kuralların dayatılması yerine yaşlarına uygun bilgiler verilmesi gerektiğini söyledi.

Hastanede bir şekilde korkularla çalıştıktan sonra evde bekleyen çocuklar, yaşlılar… Ve yine karşımızda kadının bakım görevi, az parayla geçim sağlamak... Yük yine kadınların sırtında.

Virüse karşı okulların tatil edilmesi alınması gereken önlemlerin başındaydı. Ancak çocuklara kimin bakacağı sorusu hâlâ muallak.

Yapılan yeni bir araştırmaya göre, günde sadece bir kitap okunan çocuklar bile beş yaşına kadar okunmayanlara göre fazladan yaklaşık 290 bin kelime duymuş oluyor.

Cinsiyetin bize kattıklarını biz de benimseyip hareket etmedik mi? Sen erkeksin al mavi senin olsun demedik mi? Sen kızsın ayıp! Demedik mi?

Alışılanın aksine zamanını evde kızına bakarak geçiren bir baba, işe giden bir anne. Bunun neden normal karşılanması gerektiğini ve bu durumla ilgili başından geçenleri anlatıyor.

Bu, Darülaceze Irzahanesi’nin (emzirme evi, nam-ı diğer kreş) hikayesidir. Savaşın yetim bıraktığı süt bebeleri için açılan kreşte nasıl bir sistem vardı?

KEİG’in gerçekleştirdiği Bakım Emeği Atölyesi’ne katılan akademisyenlerle bakım emeğine yönelik öne çıkan sorunları ve çözüm yollarını konuştuk.

Yalan, sosyal olarak arzu edilen bir şey olmasa da, başkalarının ne hissettiğini ve ne düşündüğünü bilmek çocuklar aslında açısından önemli bir sosyal beceridir.

Herkesin evini pırıl pırıl yapan temizlik işçisi kadınlar kendi yaşamlarını anlatıyor… Kendi evleri nasıl, çocukları nasıl büyüyor, çalışma koşulları nasıl?...

Çalışmak onurdur, çalışıyoruz ama evin işlerinden de çocukların bakımından da biz sorumlu kılınıyoruz. İşyerinde tacize uğramak, işten atmalarda ilk sırada olmak istemiyoruz. Emeğimize sahip çıkalım.

Çocukların tüm ihtiyaçlarının karşılandığı, her türden istismarın önlenmesi için devletin seferber olduğu bir sistem mümkün! Bu; sadece hayalimiz değil, geleceğe taşımak istediğimiz deneyimimiz...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.