24 Haziran seçimleri
Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğinden kadınlar seçim sürecindeki dayanışmayı, ayrılıkları, umutları ve hayal kırıklıklarını anlattı; mücadelenin biz ‘bitti’ demeden bitmeyeceğini söyledi.
Evet, seçimler bitti, kimine göre bir ‘yenilgi’ ile ama bizim için bir başlangıç noktası. Bizi birbirimize düşman edenlere karşı aynı sokakta, sorunlarımızı tartıştırmaya devam ediyor olacağız.
Tüm sorunlardan azade kılınan “reis”in aslında sorunları yaratan sistemin başı olduğu gerçeğinin sürekli örtülmesinin “Bu rasyoneli yaygınlaştırmada” önemli bir rolü vardı.
Seçim sonuçları nasıl bir Türkiye tablosu gösterdi? Kadınları önümüzdeki dönem ne bekliyor? Bu tabloyu değiştirmek için ne yapılmalı? Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros ile konuşuyoruz.
Kötü adamların hemen kolayca yenildiği bir filmin içinde değiliz. Birbirimize, o kazanabiliriz inancına daha çok ihtiyacımız olduğu günlere doğru gidiyoruz ve sonunda elbet kazanacağız.
Bu seçimin en kafa karıştıran yönü herkesin hem bir şey kazandığı hem de bir şey kaybettiği bir seçim olması. Ne coşkulu bir zafer var, ne de yıkıcı bir hezimet.
24 Haziran seçimleri nasıl bir Türkiye tablosu gösterdi? Kadınlar önümüzdeki dönemi nasıl değerlendiriyor? Bu tabloyu değiştirmek için ne öngörüyor?
24 Haziran seçim sonuçları yine kadınların adının, sözünün, yerinin olmadığı bir meclis aritmetiği ortaya çıkardı. Mecliste sadece 103 kadın milletvekili yer alacak.
Sanıklara nasıl mı sahip çıkacağız? Sandıkların başına giderken hayatımızı karartanlara hesap soracağımızı unutmadan, sandıkların korunmasının da verdiğimiz oy kadar önemli olduğunu unutmayacağız.
Eyüp’te bir evde kapı komşusu olan ama birbirini hiç tanımayan kadınların bir arada olduğu bir sohbet yaptık. Kadınlar ötekileştirilmekten, ayrımcılıktan, kötü yaşam koşullarından bıkmış durumda.
Kadınlar için verilen her hakkın ‘gereksizliği, fazlalığı’ bir biçimde ifade ediliyor ve kadınlara ‘adamsız’ bir yaşam da çok görülüyor... Ama artık yeter!
Tablo; genç kadınların ‘boşta gezen’ değil ‘hiçbir şey’ haline getirildiğini gösteriyor. Eğer bir ‘dip dalgası’ndan söz edilecekse bu dalgayı yaratanların esas olarak genç kadınlar olacağı açık.
Daha önce AKP için çalışan bir kadın anlatıyor: ‘Artık bir vaat yok, sataşma var. İki şey söylüyor Kandil’i bombalayacağım, kahvehane açacağım. Oğullarımız savaşta ölecek, biz bedava kek yiyeceğiz!’
Hangimiz samimi olmayan insanları tutmak isteriz ki hayatımızda? Arkamızdan iş çevireceğini bildiğimiz, anladığımız kime selam vermek isteriz ki?
‘Barajların karşısında HDP ile yan yana duruyoruz’ diyen feministler HDP standını devralıyor.
Bağcılar’da seçim sohbeti için bir araya geldiğimiz kadınların hepsi ‘stratejik oy’ kullanacak. Neden mi? Kadınlar anlatıyor...
Üretenlerin yönettiği bir demokrasi mücadelesinin önündeki en acil görev olan faşizmin yükselişini durdurmada ve ilk adım olarak tek adam yönetiminin önüne geçmede parlamentoda oynayacağı rol için...
‘Bu birliktelik sadece 24 Haziran’a kadar yetmez, daha da güçlenerek, çoğalarak devam etmeliyiz. 24 Haziran sonrası sadece bir soluklanıp bu eşitsiz düzeni değiştirme mücadelemizi sürdüreceğiz.’
En çok kadınlara ilişkin vaatler için soruluyor soru: Kaynağı nereden bulacaksınız? En son AKP Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam da dahil oldu tartışmaya... Cevap veriyoruz:
Ankara Batıkent’te 24 Haziran seçimleri öncesi şenlik düzenleyen kadınlar, ‘Sözümüzü örgütleyecek, hayatı değiştirecek gücümüz var. 24 Haziran kadınlarla değişecek’ dedi.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.