Ayşe eskiye oranla kadınların daha çok haklarını arayıp bir araya geldiğini söylüyor bunun sebebini de baskının artmasına bağlıyor.

‘Kadınlar istekli ama alan yok. Bir kurs, bir sosyal alan, bir kütüphane, bir park yok. Şimdi sıvıyoruz kolları mahallemizi daha yaşanılır yapmak için.’

Hemcinslerimize sahip çıkıp birbirimizin hayatını kolaylaştırdığımız sürece yaşam güzelleşecektir.

Emine Bulut’un ‘Ölmek istemiyorum’ sözleri, herkesi öfkeye boğarken, Sincan Organize Sanayide çalışan metal işçisi kadınlar da çalışırken, molada serviste her yerde bunu konuştu.

Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek kampanyasından haberdar Zekiye. ‘Ülkede bir şey olduğu an ilk el uzattıkları, ilk vazgeçtikleri şey öğrencilerin yemek hakkı oldu’ diyor.

Gazi Mahallesi 1298. Sokak’ta yaşayan kadınların en önemli dertlerinden biri tünel inşaatı ile evleri hasar görmesi. Bir diğeri ise pandeminin de sırtlarına yüklediği ağır yük.

Bir çocuğun muz yiyebilirken diğerinin ona bakması ne kadar can yakıcı bir durum. Çocuk sormaz mı, ‘Anne, neden Zeynep yiyor da ben yiyemiyorum?’ diye.

Bizi hoyrat bir makasla, yaşamın olağan güzelliğiyle aktığı o güzelim fotoğraftan oymaya çalışıyorlar...

‘Kararlılıkla direnişlerine devam eden metal işçilerini kendimize örnek alıp biz de istediğimiz sözleşmeyi imzalatalım.’

Lüks kategorisinde sayılan hijyenik bakım ürünlerine verdiğimiz paralardan sıtkımız sıyrıldı. Hijyen ürünleri marjinalize edilmiş ihtiyaçlar haline geldi kadınlar için.

Kartal Belediyesi’nde çalışan kadın işçiler, en çok işyerinde yaşadıkları ayrımcılıktan, kadınlarla erkekleri “fıtratı gereği” eşit görmeyen anlayışla karşılaşmaktan şikayetçi.

İstanbul’daki deprem sonrası evleri hasar gören kadınlar yaşadıkları zorlu süreci anlattı: Mecburen yerin altına taşınmak zorundayım.

Bornova Kadın Dayanışma Derneği ücretsiz kreş kampanyası başlattı. Kampanya yalnızca çocuk bakım yükünü değil, şiddeti de odağına alıyor.

Kadınları toplumsal yaşamdan, siyasetten uzaklaştıran uygulamalara imza atıp İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekenlerin sıradaki diğer haklarımızı gasp etmesini beklemeye tahammülümüz yok artık!

Deprem bölgesinde ev bulmak çok zor, kira fiyatları ise çok yüksek. Yeni atanan öğretmenler nerede kalacak, aldığı maaş ile geçimini nasıl sağlayacak?

Sendikaya üye olduk diye kapı önüne konduk. Bize bu hakkı veren devlet 138 gündür nerede? Maalesef devlet de işverenden yana, hatta kolluk güçlerini üzerimize salacak kadar.

İki küçük çocuğu var Bilge’nin. Eve giren asgari ücreti yetiştirme yükü 33 yaşındaki Bilge’nin saçlarını ağartmış bile. Peki, mümkün mü İstanbul gibi bir kentte asgari ücretle geçinmek?

Meryem epeydir elinde evirip çevirdiği kağıtları hızlıca katlayıp cebine koyuyor. Elini sıkmak için yaklaşıyorum. İncecik dudaklarından mucize gibi bir gülümseme süzülüyor.

Yeni mezun olduğum için hep reddedildim. CV bırakmak dışında görüşebildiğim ilk yerde ise, mesleğimden çok her işi yapmamı istediler. Ancak umudum hiç bitmedi çünkü yalnız olmadığımı biliyorum.

Türkan’ın gittiği her yerde, gördüğü her haksızlıkla ‘mücadele’ anlayışı, tek tercihi olmuştur hep.

Editörden