ekonomik kriz
Sevgili Diyanet, akşam pazarına bizim buralarda zenginler gider. Biz öyle akşamları bile pazara gidecek kadar zengin değiliz ayol ne yaptınız, bak sonra halkı kin ve bilmem neyden dava açarlar...
Güzeltepe Mahallesi’nde 1 Mart Ekmek ve Gül buluşması öncesi bir evde bir araya gelen kadınlar, ekonomik krizi, yoksullaşmayı, kadınların kayıt dışı çalışmaya itilmesini ve intiharları konuştu.
Sultangazi Kadın Dayanışması’nın ‘Krize Karşı Kadın Buluşması’nda kadınlar ekonomik krizin kadınların hayatına yansımalarını tartıştı.
‘Ben çocuğuma iyi bir gelecek bırakma mücadelesi içindeyim. Ama ancak karnını doyurabiliyo-rum, birini alsam diğerini alamıyorum. Bizim yaşadığımız hayatı çocuklarımız yaşamasın istiyorum.’
Asgari ücretle geçinen bir kadın işçi, asıl meselenin halkın geçim sıkıntısının ve işsizlik sorununun ortadan kaldırılması olduğunu anlatıyor.
Sultangazi Kadın Dayanışması’nın düzenlediği ‘Krizin yüküne karşı kadın buluşması’nda krizin yükü, kadınlar üzerindeki etkisi ve krize karşı çözüm yolları tartışılacak.
CHP Milletvekili Ayhan Barut, ekonomik kriz nedeniyle bebek maması ve bezine fahiş zamlar yapıldığına dikkat çekerek, mama ve bebek bezi gibi temel ihtiyaçların vergi kapsamından çıkarılmasını istedi.
Asgari ücret görüşmelerini ve işçilerin taleplerini yakından takip eden Gıda İş Sendikası Genel Sekreteri Olcay Ozak'la kadın işçilerin asgari ücret tartışmalarını konuşuyoruz...
‘Asgari ücretin biraz üstünde aldığımız ücretlerle bile evi zor döndürüyoruz. Sosyal hayatımız diye bir şey yok, kira, faturalar, mutfak masrafı derken elimize geçinmek için para kalmıyor.’
İki küçük çocuğu var Bilge’nin. Eve giren asgari ücreti yetiştirme yükü 33 yaşındaki Bilge’nin saçlarını ağartmış bile. Peki, mümkün mü İstanbul gibi bir kentte asgari ücretle geçinmek?
‘Asgari ücretin üzerinden vergi kalkmalı. Biz işçiler olarak zaten çok fedakârlıklar yapıyoruz. Fedakârlığı hep bizden bekliyorlar.’
İnsanca geçinebilmek için asgari ücretin artırılmasını istiyoruz. Yiyecek, giyecek ihtiyaçlarımızı, faturalarımızı ödemek için mesaiye kalmak istemiyoruz.
Bir dokunduğumuzda bin ‘ah’ işittiğimiz kadınların kimi işsiz, kimi bulduğu işlerde zorlu koşullara rağmen çalışıyorlar...
Göçmen ve mülteci kadınlardan başka gelen bir kesim de var gündelik çalışmaya; genç kadınlar. Aralarında atanamayan öğretmenler de var...
Kadın Emeği Çalıştayında bir araya gelen kadınlar kriz deneyimlerini paylaştı: Elimizden gelen yalnızca kısmak oluyor, onu da önce kendimizden yapıyoruz.
Sendika işçi sınıfının örgütlendiği bir araya geldiği tek birliktir. Önemli olan işyerlerinde kendi aramızda örgütlenip mücadeleci sınıf sendikacılığını hayata geçirmek olmalıdır.
Çorlu’da plastik fabrikasında çalışan bir grup kadın işçi krizin çalışma koşullarına yansımasını anlattı. Günde 2 ton yük sırtlar hale gelen kadınlar, evdeki şiddetin de arttığına vurgu yapıyor.
Kayseri’de krizin hayatlarına nasıl yansıdığını konuşmak için buluştuğumuz kadınlar arasında öfkesini dile getiren ve ‘İnceldiği yerden kopsun’ diyen çok. Bu da, bıçağın kemiğe dayandığını gösteriyor.
Sincan Organize Sanayide çalışan işçi kadınlar art arda gelen zamlara tepkili, ancak işten atılma korkusu da yaşıyor. Kadınlar ‘Bunca yükün altından nasıl kalkacağız’ diye kara kara düşünüyor.
Kimisi TV programlarında çıkıp ‘Fasulye pahalıysa yemeyin kardeşim’ diyor, kimisi ‘Ülkede kriz falan yok, hepsi manipülasyon’. Peki kadınlar bu konuda ne düşünüyor?
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.