Ankara Kadın Platformu, Mülkiyeliler Birliğinde yaptığı basın toplantısıyla Ankara 8 Mart’ı hakkında bilgi vererek hükümetin kadın politikalarına tepki gösterdi. Platform adına konuşan Aysun Gençtanır, “Kadınlar mücadele gücünü sokaktan alıyor ve mücadeleyi sokaklarda veriyor. Suriyedeki yaşanan olaylardan sonra halkın tarafı olmadığı kirli bir savaş pazarlığında kadın ve çocuklar başta olmak üzere sığınmacılar koz olarak kullanılıyor” diyerek savaşa ve ayrımcılığa karşı “hayır” dediklerini ifade etti.

‘YASALARI UYGULAMAYAN İKTİDAR VE DEVLET KURUMLARI SUÇ ORTAĞIDIR’

Kadınların mevcut politikalar nedeniyle göz göre göre katledildiğini ifade eden Aysun Gençtanır, “2019 yılında 474 kadın, 2020’nin sadece şubat ayında ise 22 kadın, kadın cinayetlerinde hayatını kaybetti. Koruma talepleri reddedildi. Yeni yargı paketiyle de aile içi şiddet vakaları adı altında kadına yönelik şiddet için arabuluculuk getirilmeye çalıştığını görüyoruz. Buradan uyarıyoruz. Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi kadına yönelik şiddet bakımından arabulucuğu ve uzlaştırmayı yasaklamaktadır. 6284 Sayılı kanun şiddete maruz kalan ve risk altında olan tüm kadınlar için uygulanmak zorundadır. Yasaları uygulamayan iktidar ve devlet kurumları suç ortağıdır"dedi.
Dünyanın her yerinde kadınların ayakta olduğunu söyleyen Gençtanır, emeklerinin sömürülmesine, esnek güvencesiz çalışma koşullarının dayatılmamasına, ırkçılığa, şiddete ve kadın cinayetlerine, özgürlüklerini ellerinden almak isteyenlere karşı mücadele içinde olduklarının altını çizdi.

EKONOMİK KRİZ VE SAVAŞIN FATURASI KADINLARA

Her ekonomik krizin faturasının kadınlara çıkartıldığını dile getiren Gençtanır, işten çıkarmaların önce kadınlardan başlandığını ve kadınların yoksulluğa mahkûm edildiğini söyledi.

Savaş ile gündemin değiştirildiğine de vurgu yapan Gençtanır, “Kadınlar, savaşta her türlü şiddet, ayrımcılık ve sömürüye maruz kalıyor. Savaş ile korku salınarak kadınların tüm sorunları gözlerden gizleniyor”dedi.

“Suriye’deki yaşanan olaylardan sonra halkın tarafı olmadığı kirli bir savaş pazarlığında kadın ve çocuklar başta olmak üzere sığınmacılar koz olarak kullanılıyor” diyen Gençtanır, "Bizler kirli savaşa da göçmen kadın ve çocukların maruz kaldığı zulüm ve ayrımcılığa da hayır diyoruz"diye seslendi.

Kadın siyasetçilerin tutuklanarak siyasetten silinmek istendiğine dikkat çeken Gençtanır, “Başta Kürt kadınları olmak üzere mücadele eden tüm kadınlara gözdağı verilmeye çalışılıyor. Aile ve ahlak kılıfı kullanılarak özgürlükler, kimlikler ve renkler gasp edilerek LGBTİ+’lar hedef gösteriliyor, onur yürüyüşleri yasaklanıyor. Bilinmelidir ki kadınlar mücadele gücünü sokaktan alıyor ve mücadeleyi sokaklarda veriyor"dedi.

Tüm dünyadaki kadın mücadelesini selamlayan Gençtanır, Ankara’daki tüm kadınları 8 Mart Pazar günü saat 14.00’te TED Üniversitesi önünden başlayacak yürüyüşe ve saat 15.00’te de Sakarya Meydanı’nda toplanmaya çağırdı.