Baskıya, şiddete tolere etmeyeceğim!
'Ne olursa olsun mücadelemden vazgeçmeyeceğim. Büyütülecek bir şey yok algısını belki değiştiremem ama benim için en azından bana ait olmayan bir utançla uyanmamanın hafifliğini yaşarım.'

Merhabalar Ekmek ve Gül okurları,

Antalya’da hatırı sayılır bir otelde yaklaşık 8 yıldır çalışmaktayım. Adalet, hak ve bu hakların korunması yaşanması adına sık sık falso veren bu otelime rağmen hala haklarım konusunda hassasım. Cama çarpan pire misali öğretmeye çalışsalar da “ÇARESİZLİĞİ”; en azından mücadele etmiş olmanın gururunu yaşadım.
Birkaç gün önce de sevgili otelimin sevgili bir personeli ile son derece basit bir konu hakkında tartışıp bol küfürlü ve belki 4 kişi tutmasaydı fiziksele dönebilecek bir saldırı yaşadım. Geçmişinde buna benzer eylemleri var. Fakat hep tolere edildi, hep görmezden gelindi. Bu durum o kadar çok normalleştirildi ki kişi bu kontrolsüzlüğünden gurur bile duyar oldu.  Korkusuzca bu alttan almaların avantajını yaşıyor.

Bense olay gününden beri “pasif mood” tabletinden medet umuyorum. O kadar huzursuzum ki yaz günü dar boğazlı kazak giymişim gibi nefessiz kalıyorum. Vücudumda ters giden ne varsa bu olay hepsini tetikledi. Ben bunları yaşarken o ise sabah vardiyasına geçici olarak alındı. Ki o vardiyadan bile hala beni huzursuz edecek konuşmalarda bulunuyor. Baktım durum ben dışında kimsenin umurunda değil, insan kaynaklarına dilekçe verdim.

Belki halden anlar umuduyla…

Ama sonuç, dilekçe verdiğim gibi masa üstünde beklemede. Ben arayıp hatırlatmasam tozlanıp kalacak. Aziz Nesin’in harika bir sözü var: “Türkiye’de kimse kazık kendisine girmedikçe, başkalarının yediği kazıkla ilgilenmez.” O kadar iyi anladım ki bu sözün derinliğini. Ama ne olursa olsun mücadelemden vazgeçmeyeceğim.
“Büyütülecek bir şey yok” algısını belki değiştiremem ama benim için en azından bana ait olmayan bir utançla uyanmamanın hafifliğini yaşarım.

Rosa Luksemburg’un da dediği gibi “Hareket etmeyenler, zincirlerin ne kadar ağır olduğunu bilmezler.”

İyilikle kalın.

Görsel: Freepik

İlgili haberler
Mülteci düşmanlığının arka planı: Bu öfke neden? B...

Yerli ya da mülteci; insan yerine konulmamaya duyulan öfke bizim kader birliğimizin temeli. Bu kader...

Ne yapacaksınız seneye ev işini?

Yan yana gelmiş beş altı kadın sohbet ederken bir soru atılıyor ortaya, suratlarda belli belirsiz bi...

Her şeye zam gelirken ücretler yerinde sayamaz! Ek...

Emekçiler sadece ücretlerine zam talebiyle yetinemez, bu talebin iktidarın ekonomi politikalarına ka...