'Toplum sağlığını ve meslektaşlarımızı hedef alan ayrımcılığın karşısındayız!'
Türkiye Psikiyatri Derneği, bazı haber sitelerinin transların sağlık hizmeti haklarına ve bu hizmeti veren hekimlere yönelik saldırı niteliğindeki yayınlarına ilişkin basın açıklaması yayımladı.

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), bazı haber sitelerinin translara yönelik sağlık mevzuatında tanımlı olan ve dolayısıyla verilmesi zorunlu olan bir sağlık hizmetini gerekçe göstererek Ondokuz Mayıs Üniversitesini, Üniversite Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalını ve bir öğretim üyesini hedef gösteren yayınlar yapmasına ilişkin basın açıklaması yayımladı.

Açıklamada, site içeriklerinde translara verilen sağlık hizmetine karşı çıkılmasının yanında eşcinsel ve translara yönelik nefret söylemlerinin de yer aldığı belirtilirken “Cinsel yönelimler ve kimlikler yok sayılarak, akla, bilime, insan haysiyeti ve özgürlüklerine aykırı düşmanca ifadeler ile ve toplumsal barışı bozacak şekilde hedef gösterilmektedir. Trans bireylere verilen sağlık hizmeti nedeniyle hizmet sunanlara yönelik karalayıcı ve saldırgan ifadeler bulunmaktadır.” denildi.

Translarla ile ilgili olarak uluslararası tanı sınıflandırmalarında olan bir durumu yok saymak ve sağlık hakkını engelleyici tutum almayı da içeren bu tür yaklaşımların sadece nefret suçu değil aynı zamanda bir sağlık suçu da olduğunun altını çizen TPD Merkez Yönetim Kurulu, “Mevzuatlarda da açıkça tanımlandığı şekilde kişinin cinsiyet kimliği ile doğumda belirlenen cinsiyetin örtüşmemesi durumu sağlık hizmeti sunucularının hizmet vermesi gereken durumlardan biridir. Hiçbir kişi ya da kuruluş bilimin ve tıbbın tanımladığı sağlık durumunu kendi düşünceleri ile yok sayamaz, bireylerin sağlık hakkını kısıtlayamaz, insan hak ve özgürlükleri aykırı ayrıştırıcı ifadeler ile hedef gösteremez. Sağlık hizmeti sunuyor diye sağlık kuruluşlarını ve hekimleri suçlayamaz” ifadelerinde bulundu.

TPD Anayasa’nın konuyla ilgili içeriğini ve TBMM’nin tarafı olduğu ilgili sözleşmeleri şu cümlelerle aktardı:

“Sağlık hizmetinin ayrım gözetilmeden uygulaması da ülkemiz mevzuatında bilimin ve tıbbi etiğin öğretileri ile anayasanın ve kanunların güvencesi altındadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 5013 Kanun numarası ve “İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun” adıyla 03.12.2003 tarihinde kabul edilen Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi tıbbi uygulamalarda etik sınırları çizmektedir.”

Hekimlerin, mesleklerini uygularken hekimlik değerleriyle herkesin sağlığa ulaşma ve sağlıklı yaşama hakkını savunmakla yükümlü olduğunun altını çizen TPD, “Bilimin ve tıbbın tanımladığı sağlık durumu hiçbir gerekçe ile yok sayılamaz, hizmet sunumu engellenemez. Mesleğini uygulayan meslektaşlarımızın ve sağlık kurumlarının hedef gösterilmesi, sağlık hakkının engellemesine neden olanlar ile ilgili sorumlu tüm kamu kurumlarını göreve çağırıyor, bu tür ayrımcı ve yıkıcı yaklaşımlara karşı her türlü tedbirin ivedilikle alınması gerektiğini hatırlatıyoruz” cümleleriyle basın açıklamasını sonlandırdı.

Görsel: Türkiye Psikiyatri Derneği logosu

İlgili haberler
Gürcistan'da LGBTİ karşıtı yasa çıkar çıkmaz, bir...

Gürcistan Parlamentosu LGBTİ karşıtı yeni bir yasayı onayladı. Yasanın onaylanmasından bir gün sonra...

Kıvılcım Arat anlatıyor: Uluslararası Homofobi ve...

Bugün Uluslararası Homofobi ve Transfobiye Karşı Mücadele Günü... Tüm nefret söylemlerine, şiddete,...

Adana Kadın Platformu: Katledilen translar isyanım...

Adana Kadın Platformu, 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü için açıklama yaptı. Açıklam...