Antep’te bir depremzede, çadırda soba kurulunca sevinen 4 yaşındaki çocuğunun gözünden özetliyor: Anne bak evimiz oldu.

İskenderun’da kurulan çadır kente yerleşen bir kadın: Almam gereken ilaçların bitti ve yenisini temin edemiyorum.

İhtiyaçlar açısından çok şey sayılırken kadınların söylemekte en çok zorlandıkları ped ihtiyacı. Kadınlara özel olarak sorduğumuzda ‘Çok iyi olur’ diyorlar ama ya çok kısık sesle ya da fısıldayarak.

İzmir Kadın Platformu ‘#Deprem bölgesindeki kadınların ped, iç çamaşırı, seyyar tuvalet ihtiyaçları karşılansın!’ çağrısı yaptı. DİH de hijyen ürünleri için kampanya başlattığını duyurdu.

'KYK yurtlarının deprem gibi kriz anlarında akla gelen ilk çözüm noktası olarak görülmesi, birçok konuda eksik kalındığının bir göstergesi'

TTB’den Sağlık Bakanlığına doğum hizmetleri uyarısı: Özellikli planlama, aşı sevkiyatı ve bilgilendirici duyurular yapılmalı.

‘Cemaat ve tarikat mensupları alanda çok rahat bir şekilde dolaşıyorlar, fakat gazeteciler ve dışarıdan yardıma gelen diğer gönüllüler için bu mümkün olmuyor. Aslında OHAL cemaatçilere yaradı’

Deprem bölgelerinde arama ilanı verilen ve refakatsiz çocuklara ilişkin çalışmalar yapan Afet-Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığıyla kurumlara acil taleplerini iletti.

Depremin en ağır zarar verdiği kesimlerden biri de mülteciler. Depremde bir çocuğunu kaybeden kendi de sakat kalan Esme, 3 çocuğuyla yaşamlarını nasıl sürdürecekleri korkusunu yaşıyor…

Müzisyen Zilan Tigris’in (Dilek Küçüker) cansız bedeni depremin 7. gününde çıkarıldı.

Aileler hastanelerde çocuklarını ararken, tedavi gören çocukların ailesine ulaşmasında zorluklar artıyor. Bu süreçte neler yaşanıyor? Afet Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibinden Sevinç Koçak ile konuştuk.

‘Tek adam yönetimi enkaz altında kaldı. Milyonlarca insanı da enkaz altında bırakabilecek kadar bir felaketin aslında bu yönetim tarzının kendisi olduğunu gördük, yaşadık ve yaşıyoruz.’

Depremzede anne: Bebeğime mama çaldım, bez çaldım, idareciler bir su bile vermedi, utanmıyorum ben, onlar utansın.

“Biz bu konteynırda üç aile yaşıyoruz. Okul açılınca nereye gideceğiz? Tek isteğim başımın üstüne bir çatı”

Depreme maruz kalan ancak depremin ilk gününden bu yana bölgede kurulan dayanışma ağlarından görev alan, özellikle de kadınlara yardım ulaştırmaya çalışan Ekmek ve Gül gruplarından kadınlardan notlar…

6 Şubat'ta gerçekleşen depremin ardından Göç İdaresi yayınladığı bildirgede mültecilere ‘başınızın çaresine bakın’ mesajı verdi. Bildirgeyi Pırıl Erçoban Ekmek ve Gül için değerlendirdi.

Malatya’nın Aşağısülmenli köyüne yardım gitmedi, -8 derecede çadırı olmayan depremzedeler hasarlı evlerine geri dönmek zorunda kalıyor.

Depremin vurduğu Malatya'da 6. günde çadır kentler hâlâ yaşanabilir durumda değil. Depremzedelerin suya, yemeğe, tuvalete ve çadıra tam anlamıyla erişmiş olduğu söylenemez.

Afet Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi çocuk güvenliğine göre merkezi kayıt-takip sisteminin olmayışının kimliksiz çocukların güvenliğini riske attığını ve ailelerin bulmasını zorlaştırdığını belirtti.

‘El ele her şeyi başarabilir, acıların üstesinden gelebiliriz’ diyerek Muğla’nın Ortaca İlçesinde kadınlar depremzedelerle dayanışmak için kampanya başlattı.