‘Öğretmenlik enkaz altında, onu enkazdan mücadelemiz kurtaracak’
Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmek ve basın açıklaması yapmak amacıyla Bakanlık önüne gelen öğretmenler Güvenpark’ta polis tarafından durduruldu. Kadın öğretmenler taleplerini Ekmek ve Gül’e anlattı…

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının çağrısıyla eğitim emekçileri, deprem bölgesindeki öğretmenler için güvenceli ortamların sağlanması ve özlük hakları için Ankara’da bir araya geldi. Görüştüğümüz kadın öğretmenler, “Buraya farklı illerden geldik, deprem bölgesinde enkaz altında kalan bir öğretmenlik var. Bunun vurgusunu yapmak için buraya geldik. Oradaki arkadaşlarımızın hakkını savunmak ve sonrasında genel hakkımız olan taban maaş hakkımızın arkasında olduğumuzu göstermek için buradayız” dedi.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yürütme Kurulundan Arzu Başer, “Bugün bu alanda toplandık çünkü aylardır bir talebimiz vardı: Deprem bölgesinde olan arkadaşlarımız işsizlikle, güvencesizlikle karşı karşıya kaldılar. Ankara’da olup canını kurtaranlar düşük ücretlere mahkûm edilmiş durumdalardı. Biz de tüm bu yaşanan sorunlara çözüm üretecek muhatabımız MEB ile bir görüşme talep ettik. Ancak görüşme taleplerimiz bir şekilde ötelendi. Burada binlerce kilometre öteden gelen arkadaşlarımızla taleplerimiz var. Öncelikle iş güvencesi istiyorlar. Hatta deprem bölgesinde olan arkadaşlarımız kadro talebinde bulunuyorlar. Bizim sendikamızın kurulduğundan beri yaygınlaştırdığımız bir talebimiz daha var: taban maaş talebi. Taban maaş hakkımızı geri aldığımızda burada düşük ücretler, güvencesizlik söz konusu olmayacak. En başta sendikanın taleplerinden biri burası. Fakat deprem bölgesinden gelen arkadaşlarımızın sorunları çok acil. Şu an kısa çalışma ödeneği almayan çok arkadaşımız var. Belirsizlik mevcut ve bu belirsizliğin karşısında sorumlu olan Bakanlık bizi hiç görmüyor, taleplerimizi öteliyor, bizi tamamen patronların inisiyatifine bırakmış durumda. Bu alanda depremzede arkadaşlarımızın da söyleyecekleri var. Taleplerimiz çok net: taban maaş hakkımızı geri istiyoruz, deprem bölgesindeki öğretmenlerin kadroya alınmasını istiyoruz, güvenceli iş ve insanca yaşayacak bir ücret istiyoruz. Tüm mücadelemiz bunun için. Bu yüzden bizi görmeyen, kulaklarını tıkayan bakanlığa da buradan sesleniyoruz. Buradaki arkadaşlarımız gerçekten çok mağdurlar. Arkadaşlarımız depremle birlikte özel sektörün mağduriyetini iki kat yaşıyorlar” dedi.

ÇOK ÇALIŞMANIN KARŞILIĞI ASGARİNİN DE ALTINDA ÜCRET

Başka bir kadın öğretmen ise özel sektörde çalışan öğretmenlerin çok daha fazla mobbinge maruz kaldıklarından söz etti ve konuşmasının devamında şunları söyledi: “Çalışma saatleri çok daha uzun oluyor. Giyim kuşamdan tutun öğrenciye tavır vs. daha fazla didikleniyor. Çalışma şartları ağır ama ödenen ücret az oluyor. Şu an birçok öğretmenimiz asgarinin altında maaş alıyor. Çoğu elden para alıyor. O yüzden çalışma koşulları ve maaş gerçekten çok kötü durumda. Biz bugün Ankara’ya özlük haklarımızı geri alma mücadelemiz için geldik. Zaten bunu uzun zaman önce başlatmıştık. Çünkü şu an ülkemiz çok kritik bir süreçte ve taleplerimiz görünür değil. Biz bunu bir kere daha hatırlatmak istiyoruz. Aynı zamanda deprem bölgesinden gelen öğretmenlerimiz de büyük haksızlıklara uğruyorlar. Hepsi çok zor durumdalar. Onların da yaşama, çalışma ve eğitim gibi haklarının güvence altlarına alınıp hayatlarına normal biçimde devam etmelerine yardımcı olmak istiyoruz.”

EŞİT İŞE EŞİTSİZ ÜCRET!

Başka bir kadın öğretmen ise şunları söyledi: “Öncelikle maaşım kesinlikle erkek öğretmenlerden daha düşük. Zaten bir kadın olarak benim aldığım maaş ev geçindirmek üzerine değil, ev ekonomisine katkı sağlamak üzerine. O yüzden kadının paraya ihtiyacı yoktur, daha ucuza çalışabilir. Zaten kadın öğretmen daha annedir, veli aramasını daha çok o yapar, öğrencinin öz bakımıyla da ilgilenir ama bir erkek öğretmen dersini anlatır ve çıkabilir de ya da yöneticilik pozisyonu varsa daha otoriterdir daha becerebilir diye o pozisyona layık görebilirken biz aslında kadınlar olarak düşük ücretle debelenmeye devam ediyoruz. Ya da öğretmenler odasına geldiğimizde masanın toplanması, çay kahve yapılacaksa bunun düzeninin sağlanması bekleniyor. Üstüne bu iş okulda da bitmiyor, eve gittiğimizde de ücretsiz emeğimizi de orada sergilemeye devam ediyoruz.”

‘GELECEK SENE İŞ BULABİLİR MİYİZ KAYGISI YAŞIYORUZ’

6 Şubat sabahı bir felaketle uyandıklarını dile getiren bit kadın öğretmen ise şunları söyledi: “Depremin ilk gününden beri depremzede öğretmenlerimiz mağduriyet yaşıyor ve bakanlık hiçbir şekilde görüşme kabul etmiyor. Orada yaşayan öğretmenlerimiz maaşlarını alamıyorlar, gelecek sene iş bulabilecekler mi, nereye yerleşecekler gibi kafalarında bir sürü soru işareti var. Biz depremin ilk haftasından beri öğretmenlerimizin geleceği hakkında görüşme talep ediyoruz ama telefonlarımız açılmıyor, reddediliyoruz, sürekli bir erteleme söz konusu. Bunun böyle devam etmeyeceğini, depremzede öğretmenlerin mağduriyetinin çok yüksek derecede olduğunu ve acilen görüşülmesi gerektiğini söyledik ve bugün buraya geldik. Bizim buraya gelmemizle beraber ulaşamadığımız bakanlık ne hikmetse bizi aradı ve görüşme talebimizi kabul ettiklerini söyledi. Şu an arkadaşlarımız görüşmedeler. Bizim dört temel talebimiz var. Birincisi, depremzede öğretmenlerimize istihdam ve güvence sağlansın. İkincisi, kurulduğumuz ilk günden beri savunduğumuz taban maaş hakkımızın geri verilsin. Üçüncüsü, belirli süreli sözleşmelerin kaldırılması çünkü biz her sene yeni bir sözleşme imzalıyoruz ve her sene “gelecek sene iş bulabilir miyiz?” kaygısıyla yaşıyoruz. Son talebimiz ise, bizim haklarımızı koruyan bir kanun tasarısının Meclise sunulması ve bu kanun tasarısının kabul edilmesi yönünde” dedi.

‘KADIN ÖĞRETMENLERİN YAŞADIKLARI BÜYÜK MAĞDURİYETLER VAR’

Görüştüğümüz başka bir kadın öğretmen şunları söyledi: “Genel anlamda kadın öğretmenlere bakacak olursak zaten sektörde birçok problem varken kadın öğretmenler hamilelik süreçlerinde izin almak durumunda kaldıklarında bununla alakalı sorunlar çıkıyor. Ya da iş yükü olarak daha fazla iş yüküne sahip oluyorlar. Sözleşme yapılırken ise ‘hamile kalacak mısınız, çocuk düşünüyor musunuz, evli misiniz’ gibi sorulara maruz kalıyorlar. Bu anlamda kadın öğretmenlerin yaşadıkları çok büyük mağduriyetleri var.”

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
Özel sektör öğretmenleri mutsuz, gelecekten umutsu...

Çeşitli okullarda rehberlik yapan öğretmenlerle bir araya gelip çalışma koşullarının zorluğuna ve ge...

Özel sektör öğretmeni İrem: Sendikamızla güçlüyüz

Özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan İrem sendikalı oldu, hakkını aradı, “ahlak ve iyi niyete ayk...

Kadın özel sektör öğretmenleri: Cinsiyet ayrımcılı...

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası çağrısıyla özel sektörde çalışan öğretmenler Ankara'da buluştu. B...