BELLEK
Bir coğrafya düşünün, kadın sesinin haram ve yasaklı olduğu bir coğrafya. İşte bu coğrafyada bir kadın dengbêj olmak, cesaret isteyen bir işti. Ayşe Şan bu cesareti gösterip ateşe dokunmuştu.
1984-85'te Britanya'da gerçekleşen madenci grevleri, kadınları mücadelenin başka bir noktasına çekti. Kadınlar yalnızca madencilere destek olmadı, kendileri için grevlerin bir parçası oldu.
Sovyetlerde her köyde, her bölgede çocukların süt, kefir ve peynir ihtiyacı doktor takibi ve yönlendirmesiyle süt mutfaklarından ücretsiz temin ediliyordu.
Dünyanın dört bir yanında emperyalistlere ve işbirlikçilerine karşı mücadelenin bir parçasıydı kadınlar. Bağımsızlık mücadelelerinde yer almış bu 4 kadının hikayesi bize ilham versin!
Bir düşün ötesinde: Sovyet devriminden sonra ortak konutlar özel evlerden daha iyi donatıldı, ortak mutfaklar ve çamaşırhaneler oluşturuldu. Kreşler, çocuk bahçeleri kuruldu.
Çocuklar için okullarda bir öğün ücretsiz öğle yemeği uygulaması ve ücretsiz kantinler zorlu yıllarda Sovyet çocuklarının boğazlarından sıcak bir lokma geçmesine olanak sağlamıştır.
Her yıl, asgari ücretle kaç tavuk döner alabiliyoruz hesabını yaparız. Bu yıl tavuk dönerin yerini evden kaplara koyup getirdikleri yemekler aldı…
Bugün Lennon Ödüllü şarkı sözü yazarı, şarkıcı, multi-enstrumanist Rachel Sumner’a kulak veriyoruz.
‘Fabrika mutfakları’ projesi aslında kadınların hem evde yemek yapma zorunluluğunu ortadan kaldırmak hem de merkezi olarak yemek ihtiyacının giderilmesini sağlamak için ortaya çıktı.
'Kadınlar Dünyası kapılarını Kürt kadınları için de aralayan bir dergi. Dergide yazan bu kadınların yazıları Kürt kadınlarının basın yayın tarihi açısından da başvurulacak önemli kaynaklardandır.'
"Ölümler. Öyle birden bire, vurulmuş gibi değil, acıya eriye ölenler. Hayata dönüş. Kan donduran bekleyiş. Yananlar, yakılanlar. Ölenler. Tecrit. Karanlık. Acı. Wernicke. Korsakoff. Unutanlar..."
1 Eylül Dünya Barış Günü; emperyalizmin yıkıcılığı, vahşeti ve buna karşı emekçilerin, işçilerin verdikleri mücadeleyi hatırlatmak ve büyütmek açısından büyük önem taşıyor.
Afganistan’ın Taliban tarafından işgal edilmesinin üzerinden nerdeyse iki yıl geçti. Kadınlar 1996 yılında yaşadıklarını tekrar yaşamaya başladı. Ama seslerini yükseltmekten korkmuyorlar.
Geçtiğimiz hafta hayatını kaybeden Türkiye'nin en iyi keman virtüözlerinden Suna Kan'ı, yaşamını, Keman Anasanat Dalı Öğrencisi Atiye Eşkiza anlatıyor.
1976’da öğrencileriyle birlikte Almanya’daki ilk özerk kadın sığınmaevini kuran Prof. Maria Mies, kadın hakları için ve sermayeye karşı bir ömür mücadele etti.
‘Yaşanan deprem gerçeği bir daha gösterdi ki travmanın en büyük kısmını yaşayan çocuklar korunmaya muhtaç olduğu kadar, eğitime, oyuna ve sosyalleşmeye de ihtiyaç duyar.’
Hayatını mücadele adamış Marie-Claude Vaillant-Couturier'in hayatı tutsaklığı, özgürlüğü, direnişi ve fedakarlığı gösteriyor.
Kate, günde 12-14 saat çalışıp haftada 3 dolar ancak kazanabilen, bedenleri kimyasal yanıklarıyla dolu olan çamaşırcı kadınları örgütledi ve ilk kadın sendikasını kurdu.
La Malinche, Aztek’in işgalinde önemli rol oynamıştı. Peki, o bir kahraman mı, yoksa hain mi? Sorduğunuz kişiye göre bu sorunun cevabı değişecektir.
Sovyetler Birliği Kahramanı unvanını alan il kadın olan Zoya, faşizme karşı mücadelede sosyalizmin inşasını, halklarının mutluluğunu, özgürlüğünü ve bağımsızlığını savunmak için can verdi.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.