‘İşten çıkarma yasağının kaldırılması kadın işçileri daha çok etkileyebilir!’
DİSK-AR Araştırma Uzmanı Deniz Beyazbulut ile pandemi sürecindeki işsizlik tablosunu, kadın işsizliğinin pandemi sürecindeki durumunu ve gelecek süreçte kadın işçileri nelerin beklediğini konuştuk…

DİSK-AR’ın verilerine göre ekonomik krizin salgınla birleştiği mart, nisan, mayıs aylarında 10.7 milyon emekçi işinden oldu. İşsizlik 18 milyona dayandı. Pandemi sürecinde artan bu işsizlikten en çok da kadın işçiler etkilendi. Kadın işsizliği artarken, kadın istihdamında düşüş yaşandı.

DİSK-AR’ın verileri işsizliğin yükseldiğini gösterirken, TÜİK’e göre ise resmi işsizlik oranı 0.2 puanlık azalış ile yüzde 12.8 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye genelinde işsiz sayısı 2020 nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 427 bin kişi azaldı, işsiz sayısı 3 milyon 775 bin kişi oldu. Elbette TÜİK’in verilerinin inandırıcılığı birçok kesim tarafından sorgulandı. Özellikle pandemi sürecinde işsizliğin azaldığını gösteren veriler tepkiyle karşılandı. DİSK-AR’ın verileri ile TÜİK’in verileri arasındaki bu uçurumun sebebi ise “işsizlik” tanımından, kimlerin işsiz sayıldığına ilişkin yöntem farklılığından kaynaklanıyor.

DİSK-AR Araştırma Uzmanı Deniz Beyazbulut, TÜİK’in işsizlik araştırmasını yaparken pandeminin iş gücü piyasalarındaki etkisini ölçmekten uzak olduğunu, ücretsiz izinli olan ve çalışıyor görünen milyonlarca işçinin istihdamda sayıldığını, Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) iş kaybını ölçmek için önerdiği yeni yöntemlerin kullanılmadığını, bu nedenle de resmi verilerle istihdamda azalma olmamış gibi bir tablo çıkarıldığını ifade ediyor.

DİSK-AR Araştırma Uzmanı Deniz Beyazbulut ile pandemi sürecindeki işsizlik tablosunu, kadın işsizliğinin pandemi sürecindeki durumunu ve gelecek süreçte kadın işçileri nelerin beklediğini konuştuk…

TÜRKİYE EN BÜYÜK İŞ KAYBINI YAŞIYOR
TÜİK’in son verileri yine çok tartışıldı. İşsizliğin azaldığı belirtildi bu verilerinde. Birçok kesimden bu verilerin doğru olmadığı ifade edilirken bir yandan DİSK-AR yeni veriler paylaştı. Bu verilerde işsizliğin arttığı görülüyordu. TÜİK’in işsizlik verileri gerçeği yansıtmıyor mu, nasıl böyle bir fark çıkabildi? İşsizlikte asıl durum ne?

TÜİK verileri pandeminin iş gücü piyasalarındaki etkisini ölçmekten uzak. TÜİK’in işsizlik hesaplaması referans haftasından geriye doğru 4 hafta içinde iş arayanları kapsıyor. Oysa Kovid-19 döneminde işten çıkarma yerine yaygın olarak kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin ödeneği uygulanması nedeniyle milyonlarca işçi çalışmadığı halde istihdamda görülüyor. TÜİK’in yöntemine göre, kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin ödeneği alan işçiler iş aramadıkları için işsiz sayılmıyor. Öte yandan TÜİK salgın döneminde soru setinde gerekli değişiklikleri yapmadı, iş gücü piyasasının olağan seyrinde kullandığı teknikleri kullanmaya devam etti.

TÜİK’in işsizlik hesaplaması Kovid-19’un etkilerini yansıtmaktan uzak olduğu için biz Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) iş kaybını ölçmek için önerdiği yeni yöntemi yani eş değer tam zamanlı iş kaybı yöntemini kullandık. ILO’nun yöntemine göre revize ettiğimiz oranlara göre Türkiye’de en büyük istihdam daralması ve iş kaybının yaşandığını söylemek mümkün. Revize edilmiş geniş tanımlı işsizlik oranını yüzde 52.2 olarak hesapladık, işsiz sayısının 17 milyon 722 bine yükseldiğini gördük.

KADIN İŞÇİLER PANDEMİ SÜRECİNDEN DAHA ÇOK ETKİLENDİ
DİSK-AR’ın araştırmasında kadın işsizliğinin arttığı, kadın istihdamının azaldığı görülüyor. Neden işsizlikten kadınlar daha çok etkilendi?

TÜİK diğer verilerde olduğu gibi kadın işsizliğini de azalmış olarak açıkladı. TÜİK’e göre kadın işsizliği son 1 yılda 2 puan azalarak yüzde 13.2’e geriledi.

Ancak durum şu ki; kadın istihdamı oranı geçen yılın aynı dönemine göre 3.9 puan azaldı ve yüzde 25.3’e düştü. Kadın istihdamı son 1 yılda 11.9 azalmışken erkek istihdamı yüzde 7.9 oranında azaldı. Biz Kovid-19 etkisiyle geniş tanımlı kadın işsizlik oranını yüzde 56.4 olarak hesapladık.

ILO metodolojisiyle işsizliği hesaplarken iki gösterge öne çıkıyor: İşbaşında olanların sayısı ve haftalık fiili çalışma süresi. İşbaşında olanların sayısını TÜİK istihdam ilişkisi devam eden ve üç ay içinde işlerine döneceklerini düşünenler ile işbaşında olmayıp gelirinin en az yarısını elde edenler olarak açıklıyor. Pandemi sürecinde işten çıkarmaların yasaklanması ile birlikte kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin türleri yaygınlaştı. Dolayısıyla pandeminin etkisini TÜİK’in hane halkı iş gücü araştırmasında açıkladığı işbaşında olma, çalışılan saat ve zamana bağlı eksik istihdam göstergelerinde görüyoruz. İşbaşında olanlar ve zamana bağlı eksik istihdamda kadınların sayısının erkeklerden çok daha fazla artmış olduğunu görüyoruz. 8 Temmuz tarihinde kamuoyuyla temel bulguları paylaştığımız “Covid-19 İşçileri Nasıl Etkiledi?” adlı alan araştırması da göstermektedir ki kadınların çalışma biçimleri erkeklere göre pandemi sürecinde daha fazla değişmiştir. DİSK üyesi kadınların yüzde 81’inin çalışma biçimi değişmiş iken erkeklerin yüzde 59.3’ünün değişmiştir. Dolayısıyla bu dönemde kadınların işe erkeklere göre daha fazla dönüşümlü gittiğini, yıllık izne çıkarıldığını ve kısa çalışma yaptığını söylemek mümkündür. Tüm bunlardan dolayı pandemi sürecinde kadınlar erkeklerden daha fazla etkilenmiştir.

Kadınların ağırlıkla çalıştığı sektörlerde işsizlik tablosu nasıl? Her kriz dönemi için ‘Öncelikli olarak kadın işçilerin işten çıkarıldığına’ ilişkin genel bir kanı vardır. Pandemi sürecindeki bu üç ayı değerlendirdiğimizde bu kanı hakkında ne söylersiniz?

Kriz dönemlerinde kadınların işten çıkarıldığına dair araştırmalar var. Ancak pandemi sürecinde şu aşamaya kadar görebildiğimiz bulgu kadınların çalışma biçimlerinin daha çok değiştiği ve ücretsiz izin uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte işbaşında olanların sayısındaki azalma kadınlarda daha fazla gerçekleştiğidir.

PANDEMİNİN KADIN İŞÇİLERE ETKİSİ SÜRECEK…
Raporunuza göre işsizlik 18 milyona dayandı. Bundan sonraki sürece dair neler söylersiniz. İşten çıkarma yasaklandığı halde sayılar bu düzeyde. İşten çıkarmanın önündeki engel kalkınca nasıl bir tablo ile karşı karşıya olacağız. Toplu çıkarmalar olabilir mi? Krizle de beraber bu duruma ilişkin bir öngörünüz var mı? Kadınlar bu süreçten nasıl etkilenecek?
İşten çıkarmaların yasaklanması ücretsiz izin uygulamasının yaygınlaşmasına neden oldu. Dolayısıyla işten çıkarmaların yasaklanması bu dönemde işçilere tam bir koruma sağlayamadı. Bu dönemde ücretsiz izne ayrılan kadınların sayısının yüksek olduğu işbaşında olmayanların sayısının artışından tahmin edilebilmektedir. ILO yöntemini kullanarak hesapladığımız Kovid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlikte işbaşında olanların verisini kullandığımızdan ve işbaşında olma durumunun oldukça gerilemiş olmasından revize geniş tanımlı işsiz sayısı 17.7 milyonu aşmış durumda.
İşten çıkarma yasağının devam ettiği süreçte kadınların pandeminin yarattığı tahribattan bu denli etkileniyor olması işten çıkarma yasağının kaldırılmasıyla erkeklerden daha fazla etkilenmeye devam edecek olmalarının bir göstergesi sayılabilir.


PANDEMİDE KADIN İŞSİZLİĞİ POLİTİKA SÜREÇLERİNE DAHİL EDİLMEDİ
Kadın işsizliği tablosu yakın gelecek bakımından ne gibi önlemler alınması gerektiğini söylüyor?

Pandemi gibi kriz koşullarında kadınların iş gücü piyasalarındaki kırılgan kesimi oluşturmaları sebebiyle daha fazla etkilendiği bilinen bir gerçek. 2018 eylülünde başlayıp etkilerini 2019’da ve 2020’de görmeye devam ettiğimiz ekonomik kriz sonrası yeni bir krizle karşı karşıyayız. 2018 eylülü öncesinde de zaten düşük olan kadın istihdamının bu süreçten sonra düşüş eğiliminin devam ettiği ve kadın işsizliğini artırdığı biliniyor. Ekonomik kriz sonrası gelişen pandeminin tahribatı kadın istihdamının daha fazla düşmesine ve kadınların iş gücü piyasalarından daha fazla çekilmelerine neden oldu.

Kovid-19 salgınının kadın istihdamı üzerinde etkileri politika süreçlerine dahil edilmedi. Bu konu halen gündeme gelmedi. Kadın istihdamının yoğun olduğu sektörlerde iş ve gelir kaybı göz önüne alınarak Kovid-19 salgınının yaratmış olduğu etkiler tespit edilmeli ve özel önlemler alınmalı.

KADIN İSTİHDAMI DÜŞERKEN KADIN İŞSİZLİĞİ ARTTI
DİSK-AR tarafından hazırlanan ve Kovid-19 etkilerini yansıtan raporda kadın işçilerin durumu dikkat çekiyor:
■ Nisan 2019 ve nisan 2020 arasındaki son bir yıllık dönemde toplam iş gücü yüzde 9.3 azalmışken erkek iş gücü yüzde 7 ve kadın iş gücü yüzde 13.9 oranında azaldı.
■ Toplam istihdam son bir yılda yüzde 9.2, erkeklerde yüzde 7.9 ve kadınlarda yüzde 11.9 oranında düştü.
■ Kadın istihdamı düşerken kadın işsizliği arttı. Kovid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlik oranı toplamda yüzde 52.2 olarak hesaplanmışken erkeklerde yüzde 50.1 ve kadınlarda yüzde 56.4 olarak hesaplandı.
■ İstihdam edilenlerden işbaşında olan kadınların sayısında da bu dönemde ciddi düşüşler meydana geldi. İşbaşında olanların toplam sayısında son bir yıllık dönemde yüzde 25.8’lik bir azalma yaşanmışken erkeklerde yüzde 23.5 ve kadınlarda ise yüzde 30.8’lik bir düşüş yaşandı.
İlgili haberler
GÜNÜN DİKKATİ: DİSK-AR’a göre pandemi döneminde ge...

DİSK-AR Kovid-19 Döneminde Kadın İşgücünün Görünümü Raporu’na göre, işbaşında olmayan kadınların say...

GÜNÜN DİKKATİ: Pandemide 10 milyon kişi işsiz kald...

(DİSK-AR) ‘işsizlik ve istihdamın görümümü raporu’nu yayımladı. Ekonomik krizin salgınla birleştiği...

GÜNÜN DİKKATİ: Pandemi sürecinde kadın yoksulluğu...

Türkiye çapında sayıları 381 bin 904 olduğu tahmin edilen yoksul ev kadınları, salgın sonucunda “gel...

KEİG: Pandemi sürecinde kadınların iş yükü arttı,...

KEİG, ‘Korona Salgınının Yarattığı Kriz Kadın Emeği Açısından Ne İfade Ediyor?’ başlıklı açıklamasıy...

Salgın koşullarında yoksul kadınların hayatta kalm...

Pandemiyle birlikte daha da derinleşen ekonomik krizde yaşamlarını devam ettirmek için bir çıkış yol...

Kadınlar salgında neler yaşadı?

Salgın sürecinde İnfaz Yasası erkek şiddetine davetiye çıkarırken, şiddet vakalarında 6284 sayılı ka...