Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği: Kadın cinayetlerine, eşitsizliğe, şiddete karşı birlikte ses çıkaralım
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği üyeleri 8 Mart günü Pendik Güzelyalı’da eşi tarafından katledilen Tülay Erşahin için açıklama yaptı.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Pendik Güzelyalı’da eşi tarafından katledilen Tülay Erşahin için Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği üyeleri basın açıklaması düzenledi. Atatürk Heykeli önünde bir bir araya gelen dernek üyesi kadınlara Güzelyalı halkı ve CHP Güzelyalı Kadın Kolları da destek verdi. Mahalleli kadınlar sloganlar atarak destek oldu. Açıklamada kadınlar “Kadın cinayetleri politiktir”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları atarken ellerinde de katledilen kadınların fotoğraflarını taşıdılar.

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, 8 Mart günü sabah saatlerinde Tülay adında bir kadının eşi tarafından katledilerek öldürüldüğünü, Tülay’ın aynı zamanda engelli olduğunu ve 2 yıllık evli olduğunu ve sistematik olarak şiddete uğradığını söyledi. Tülay’ın gördüğü şiddetten dolayı eşine boşanma davası açtığını aynı zamanda uzaklaştırma kararı aldığını, uzaklaştırma kararı olan bir erkek tarafından katledildiğini belirten Doğan, “8 Mart’ta sadece kadınlar Güzelyalı’da öldürülmedi, kadınlar Batman’da da öldürüldü. Malatya’da öldürüldü. Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde erkeklerin uyguladığı sistematik şiddetle birlikte 8 Mart’ta da bizleri katletmeye devam ediyorlar. Biz Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği olarak kadın cinayetlerinin son bulması için bugün burada bir basın açıklaması düzenliyoruz. Ama biliyoruz ki, bu yasalar böyle devam ettiği sürece, katiller indirimle serbest bırakıldığı müddetçe, tahrik indirimleri aldıkları müddetçe, kadınlar katledilmeye devam edecek” dedi.


‘KADINLAR ‘SIRADAKİ ÖLDÜRÜLECEK KADIN BENİM’ DİYE BAĞIRIYOR!’

Adile Doğan, 5 mahalleden oluşan Esenyalı’da 1 yıl içerisinde, 2022 yılında ortalama 2000 kadının derneğe başvurduğunu söylerken kadınların uzaklaştırma kararlarına rağmen şiddete maruz kaldıklarını belirtti. Kadınların “Şiddet görmemek için ne kadar mücadele ettiysem hiçbir yere sesimi duyuramadım” dediğini söyleyen Doğan, “Kadınlar boşanmak istiyorum dediği için tehdit ediliyor, boşandığı için nafaka hakkı gasbedilerek ve iki defa yoksullaşarak bize başvuruyor. Basında da yer alan raporumuzda kadınlar avazı çıktığı kadar bağırıyor. Bu sistem biz kadınları duymuyor. Eğer hep beraber şiddete dur demezsek, yan yana gelmezsek, omuz omuza mücadele etmezsek, her gün bir kız kardeşimiz daha katledilecek. Yine katiller sırtı sıvazlanarak tahrik indirimi ile serbest bırakılacak ya da daha az cezalar alacak. Güzelyalı halkının bundan önce tanıklık ettiği cinayet Helin Palandöken cinayetiydi. Şimdi ise kapı komşusu olan Tülay oldu. İstanbul Sözleşmesi gündemimize nasıl geldi? “Bu yasa bizim aile yapımıza uymaz” dediler. Ama eğer bu yasa bugün yürürlükte olmuş olsaydı, sizin çok kutsadığınız o ailelerde kadınlar katledilmeyecekti, sizin o çok çok kutsadığınız ailelerin içerisinde kadınlar gözyaşlarıyla mutsuz kalmayacaktı, biraz önce yanımıza bir kadın yaklaştı ve “Sıradaki öldürülecek kadın benim” dedi, korkarak uzaklaştı. Bize bunu gelip söyleyen kadın bu sesini devlete de duyurmuştur, sisteme de duyurmuştur” diyerek kadın cinayetlerini durduruncaya kadar mücadele edeceklerini, öfkeli olduklarını ve öfkeleriyle beraber bu sistemin karşısında mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.


‘BİZE REVA GÖRÜLEN ŞİDDETE KARŞI MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Adile Doğan’dan sonra Dernek adına açıklamayı yapan Sevgi Polat, her gün yeni bir kadın cinayeti haberiyle uyandığımızı söyledi. Polat, “Mahallemizde yaşayan Tülay Erşahin evli olduğu erkek tarafından bıçaklanarak vahşice öldürüldü. Nermin Celep, Olha Erdem, Fadime Çiftçi, Rozagül Rejepova, Hanife Yenisu, Arzu İlhan Koca, Firdevs S. Çiğdem Koç... Pendik ilçesinde hayatları için karar almak istediklerinde öldürülen kız kardeşlerimizden yalnızca birkaçının adı. Geçtiğimiz 8 Mart’tan bu 8 Mart’a kadar 328 kadın erkekler tarafından katledildi. 328 kadının pek çoğu kendini tehdit eden, şiddet uygulayan erkekler hakkında koruma veya uzaklaştırma kararı aldırmıştı. Bazılarının polise verdiği sayısız şikayet dilekçesi ortaya çıktı. Bizler evde, okulda sokakta can korkusuyla yaşamak istemiyoruz! Yetkililer; kadına yönelik şiddetin münferit olduğunu söyleyerek normalleştirmeye çalışsalar da biz politik olduğunu biliyoruz! İstanbul Sözleşmesi’nin gereklikleri uygulanmış olsaydı Tülay ve Tuba gibi kaybettiğimiz binlerce kız kardeşimiz bugün hayatta olacaktı. Kadınları katledenler bu gücü var olan erkek egemen yapıdan, gerekli önlemleri almayan yasaları uygulamayan yetkililerden, iyi hal ve haksız tahrik indirimi veren yargıdan alıyor” dedi. Bir kişi daha eksilmemek için; kendimiz ve birbirimiz için mücadele etmemiz gerektiğini belirten Polat, “Bize reva görülmek istenen şiddete, güvencesizliğe karşı İstanbul Sözleşmesi’ni savunmaya ve 6284 sayılı Yasa’nın etkin bir şekilde uygulanması için mücadele etmeye devam edeceğiz” diyerek mücadeleyi bırakmayacaklarını ifade etti.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği: Yeni doğan kolil...

Esenyalı'da kadınlar Kız Kardeşlik Köprüsü'nü büyütüyor, depremzede bebekler için yeni doğan koliler...

Esenyalı’dan yardım günlüğü: Mahalleli oy verdikle...

Esenyalı’da yaşlısından gencine, işçisinden çalışmayanına kadınlar, deprem bölgelerindeki insanlarla...

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinin yardım çağrısı...

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinin yardım çağrıları hızla yanıt buldu. Dernek üyesi kadınlar derneğ...