5 kızını ve baldızını istismar eden erkek tutuklandı
Ağrı’da baba, okumak için başka bir şehre giden en büyük kızının şikayeti sonucu 5 kızı ve baldızına cinsel istismardan tutuklandı.

Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinde yaşayan E. D. öz kızlarına ve eşinin kız kardeşine cinsel istismar, cinsel saldırı, darp, tehdit suçlarından tutuklandı. Mağdurların ifadeleriyle yaşları 20, 18, 16, 13, 10 yaşlarında değişen çocukların uzun süredir cinsel istismara maruz kaldığı ortaya çıktı.

Olay en büyük kız çocuğu E.D’nin yaşananları savcılığa giderek anlatmasıyla ortaya çıktı. E. D’nin anlatımına göre işsiz baba E.D. anne M.D’nin evlere temizlik için gittiği zamanları fırsat bilerek kızlarını sırasıyla odasına çağırarak istismar ediyor ve ses çıkarmaları halinde ölümle tehdit ediyordu. Ayrıca, babanın 6 ve 8 yaşındaki erkek çocuklarını da odasına çağırdığı ve bilgisayarında bulunan pornografik fotoğrafları çocuklarına gösterdiği abla E.D’nin ifadeleri arasında yer aldı.

Üniversiteye gitmek için kentten ayrılan E.D. kitle örgütlerine giderek destek istedi, ancak pek çok kurum bölgenin durumu ve aşiret sisteminden kaynaklı destek olmaktan geri çekildi. E.D ile İzmir Barosuna bağlı avukatlar gönüllü olarak ilgilendi.

ANNE VE ÇOCUKLAR GÖZETİM ALTINA ALINDI
Doğubeyazıt’a giden avukatlar E.D ile birlikte savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ardından başlatılan operasyon kapsamında istismar şüphelisi baba E.D gözaltına alınırken, anne ile 7 çocuğu koruma altına alındı. Baba E.D. daha sonra çıkarıldığı sulh ceza hakimliğinin kararı ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. İfadelerde istismar şüphelisi baba E.D’nin yanlarına okumaya gelen eşinin 13 yaşındaki kız kardeşini de istismar ettiği ortaya çıktı.
Öte yandan 20 yaşındaki abla E.D’nin babasını cezalandırabilmek umuduyla adalet meslek yüksek okulunu kazandığı hayalinin avukat olmak olduğu da öğrenildi.

MAĞDURLAR ARTABİLİR
Çocukların avukatı Sena Yazıbağlı Gül başka mağdurların da olabileceğini belirterek soruşturmanın genişletilerek devam edeceğini anlattı. 14 yaşında evlendirilen annenin de cinsel istismar mağduru olduğu bilgisini veren Yazıbağlı “Evliliği boyunca hem kendisinin hem çocuklarının şiddet gördüğünü biliyoruz. Şüpheli tarafından 6 yaşındaki çocuğun bile kemerle dövüldüğü bulgusu var. Şu an dosyada kısıtlılık kararı söz konusu. Bu dosyada gördüğümüz aile içi cinsel saldırı, istismar Türkiye’de oldukça yaygın. Ensest her türlü toplumsal yapıda karşılaşılan bir sorundur. Sorunun en önemli kısmı şüphesiz gizli kalması, bu nedenle de çocuk ve gencin istismarının yıllar boyunca devam etmesidir. Mağdurların ensesti anlatamadıklarını, toplum tarafından gizlendiğini görüyoruz” dedi

ENSESTİN ORTAYA ÇIKMAMASININ ÇOK SEBEBİ VAR
Çocuğun ensesti anlatamamasının pek çok nedeni olduğunu anlatan Yazıbağlı Gül şunları söyledi “Bunların başında çocuk yaşadığı şeyden rahatsız da olsa yaşadıklarının yanlışlığını bilemeyecek ve bunu ifade edemeyecek kadar küçük bir yaşta olabiliyor. Erken yaşta başlayan taciz ve tecavüz çocuğun aileyle yaşanan ilişkinin böyle olduğunu zannedecek bir algı oluşturmasına, yaşadığı istismarı normalleştirme yoluyla sürdürmeye maruz kalması sonucuna vardırıyor. Bir başka neden ise mağdurun kendini suçlaması, bu olayın sadece kendi başına geldiğini sanması ve bu sorun karşısında kendini yalnız ve çaresiz hissetmesidir. Ensest saldırganının çocuğun güvendiği bir yakını olması ve olayın genellikle çocuğun kendini güvende hissetmesi beklenen evinde – hatta yatağında- yaşanması, mağdurun istismarı ifade etmesini zorlaştıran bir durumdur. Bu tür dosyalarda en çok gözlemlediğimiz şey ise taciz edenin uyguladığı baskı ve tehdit.”

TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİ SALDIRGANIN LEHİNE
Saldırganın ailede sahip olduğu otoritenin ensestin uzun süre ortaya çıkmamasının nedenlerinden biri olduğunu da ekleyen Yazıbağlı Gül “Öte yanda, çocuğa birey olarak bakılmadığı, ailenin malı olarak kabul edildiği, çocukların büyüklerine koşulsuz saygı ve itaat kabulüyle yetiştirildiği ortamların hakim olduğu yerlerde ensestin ifade edilmesi oldukça zordur. Saldırganlar özellikle bu tür toplumsal cinsiyet rollerini kendi lehlerine çevirmektedir. Toplumda varolan namus anlayışı ve toplumsal baskı sonucu aileler ensesti fark etseler de harekete geçememektedirler. Ensest mağdurlarunun ve saldırganının farklı toplumsal kesimlerden olabileceği göz önünde bulundurulduğunda ortaya çıkan vakalarda ensest mağdurlarına yardım etmekle görevli kurumların doğru yaklaşım biçimlerini geliştirmesiyle mümkündür” dedi.

MAĞDURİYET YARGILAMA SÜRECİNDE DE DEVAM EDEBİLİYOR
Mağdurların yargılama süreçleri ile birlikte bir kez mağduriyete maruz kalabileceğini de ekleyen Yazıbağlı Gül şöyle devam etti “Tüm cinsel istismar mağduru çocukların ifadeleri yalnızca bir kez uzman psikologlar eşliğinde onu örselemeden, doğru sorular sorarak travmasını tetiklemeden alınmalıdır. Çocuk İzlem Merkezi (ÇİM) adı verilen bu yerler ne yazık ki Türkiye’de her şehirde bulunmamaktadır. ÇİM olmayan yerlerde soruşturmanın mahremiyetini sağlamak neredeyse imkansızdır. Zira insanların birbirlerini tanıdıkları, adliyelerin de hükümet konaklarının altında olduğu bu tür yerleşim yerlerinde mağdur çocuğun başından geçenler, kısa sürede ilçedeki herkes tarafından duyulabilmektedir. Bu durum, özellikle cinsel istismar vakalarının yakın çevreden kaynaklandığı göz önünde bulundurulduğunda ailelerin olayı gizleme, örtbas etme eğilimi göstermesine neden olmaktadır.”


Kaynak: Evrensel

İlgili haberler
8 maddede çocuk istismarıyla ilgili doğru bildiğin...

Çocuk istismarı haberleri her geçen gün artıyor, ailelerin tedirginliği de öyle. Peki çocuk istismar...

800 çocuk istismarı dosyası Türkiye'nin özeti!

İstanbul Şehir Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğrencileri, 800 çocuk istismarı dosyasını inceleyerek...

Üvey baba istismar etti, anneanne istismarı açığa...

15 yaşındaki K’nin üvey babası ve üvey amcasının istismarına uğradığı, yaşadıklarını anneannesine an...