yoksulluk

Cumhurbaşkanının “Buzdolabı satışları arttı” diyerek gerekçelendirdiği “Uçuştayız” tablosuna tepki gösteren kadınlar, çarşının pazarın yolunu unutmuşken buzdolaplarının nasıl dolacağını soruyorlar.

Milyonlarca işçi ve emekçi işten atılma ve ücretsiz izin dayatmasıyla yüz yüze kalırken yoksulluk daha da derinleşti, kadınların sırtına evi döndürme telaşıyla daha çok yük bindi.

İkitelli’de çocuklarıyla birlikte hayatta kalma savaşı veren Fatmagül ve Sibel’in yaşadıkları, İzmir’den Sevil’in işsizlikle savaşı rakamların gerçek hayattaki karşılığının ne olduğunu gösteriyor.

Hayatını kadınların desteğiyle yeniden kurmaya çalışan Filiz: ‘Ekonomisi uçan ülkede evimizde çay yok, yemek pişirecek yağ yok, çamaşırı elimizle yıkıyoruz. Evde televizyon yok.’

Yoksulluğun belki resmi çok çizilmiştir, belki fotoğrafı da çoktur ama Hatay’dan gelen bu fotoğraf, yoksulluğun, açlığın, kimsesizliğin acısını bir tokat gibi çarpıyor yüzümüze.

Soruyoruz, ‘Ne olacak? Nasıl olacak? Böyle bir hayat mı yaşamak istiyorsunuz? Bu böyle gider mi sizce?’ Cevaplıyorlar, ‘Ne olacak ve nasıl olacak, bilmiyoruz. Ama böyle gitmez, gidemez’.

İşe gitmek zorunda olan emekçilere tek bir maskeyi bile veremeyen Hükümeti gördük. İhtiyacı olan, evine ekmek götüremeyen emekçilerin hesabına tek kuruş para geçmediğini gördük…

İran’da 14 yaşındaki kız çocuğunun babası tarafından ‘namus’ gerekçesiyle öldürülmesi ve son 4 ayda 2 bin 700 kadının intiharı ülkeyi sarsmış durumda. İranlı E. Ava tartışmaların arka planını aktardı.

Aliye ve Neşe iki mülteci kadın. Türkiye’de yaşadıkları zorluklar aralarındaki dayanışmayı ve komşuluklarını daha da pekiştirmiş.

20 Haziran Dünya Mülteciler Günü öncesinde Türkiye İnsan Hakları Vakfından Dr. Lülüfer Körükmez ile Türkiye’de mülteci kadın olmayı ve mülteci kadınların durumunu konuştuk

Bir market servisinden notlar: ‘İki poşetten fazlasıyla çıkabilene bir dönüp bakıyoruz. Çileği bulsak kurdunu kafaya takmayacağız. Salgına karşı tek zırhımız yıka yıka kullan bir tanecik maskemiz...’

Sokakta elbise satarak geçimini sağlayan dezavantajlı gruplardan Abdal kadınlar sürekli maruz kaldıkları polis şiddetinden bıktı. İki hamile kadının polis şiddetine maruz kaldığı da iddia edildi.

Kayseri’de yaşayan ve normalleşme sürecini değerlendiren kadınların hem yoksulluk hem de virüsle imtihanı devam ediyor...

Türkiye’de yaşamı muhafazakâr-cinsiyetçi politikalarla daha da sıkıştırılan genç kadınlar açısından nasıl bir tablo var, Altınbaş Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Dr. Tuba Demirci ile konuştuk.

İzmir’de ev işçisi bir kadın korona sürecinde yaşadığı zorlukları anlattı: “Pandemi başladığında hayatım birden değişti. Çocuk baktığım evde sürekli kalmak zorunda kaldım…”

Pandemiyle birlikte daha da derinleşen ekonomik krizde yaşamlarını devam ettirmek için bir çıkış yolu arayan kesimler içinde kadınlar evlerinde bir kap yemek kaynatabilmek için her tür yolu deniyor.

Sosyal yardım amacıyla açılan internet sayfasına nisanda toplam 682 bin 697 başvuru yapıldı. Bu sayı, İstanbul'daki 7 haneden birinin başvuruda bulunduğunu ortaya koydu.

KEİG, ‘Korona Salgınının Yarattığı Kriz Kadın Emeği Açısından Ne İfade Ediyor?’ başlıklı açıklamasıyla kadınların artan krizle birlikte katlanan sorunlarına dikkat çekti.

‘Durumu iyi olan orta sınıf ve burjuvalar kendi korunaklarına çekildiler, işçilere ve yaşamı yeniden üretenlere yine çalışarak ölmek düştü’...

Genellikle yoksul, emekçi ailelerin yaşadığı bir ilçe olan Sincan’daki bir özel kursta son 1 haftada 19 öğrencinin ailesi ücretini ödeyemeyecekleri için çocuklarını kurstan aldı.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.