Henüz günün yarısına bile gelmemiştik bu haberi hazırlarken. Ülkenin dört bir yanında can yakan, öfke uyandıran pek çok kadına yönelik şiddet haberi yağdı üstümüze. Kadınları korumak bu kadar mı zor?

Pendik Sosyal Hizmetler Müdürü Mustafa Kök, Eğreti Yaşamlar dosyamızda durumunu anlattığımız 4 çocuk ve iki kadına ilişkin devletin “ne yapmadığını” ortaya koyuyor.

Devlet; 1.5 ay önce tedbir kararı konulan çocuklar için ancak dosya haberimizden sonra devreye girdi: Birçok sorunla baş etmeye çalışan, koruma talep eden kadınlara “481 liranı al ve annelik yap” dedi

Dünya üzerinde 25 milyon insan zorla çalıştırılıyor, 15.4 milyon kişi zorla evlendirilmiş durumda. Bu 40 milyon modern kölenin 29 milyonu, yani yüzde 71’i kadınlar ve kız çocuklarından oluşuyor.

Günlerdir sorunlarını anlattığımız Esenyalı’da çözümü Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlarla konuştuk. “Kadınların bu hayata mahkûm edilmesini istemeyen herkese sesleniyoruz; Birlikte değiştirelim!”

Mahallede 4300 hastaya bakan bir aile hekimi “İstanbul’un ve ülkenin küçük bir panoraması” dediği Esenyalı’yı anlatıyor: Tevekkül kadınların tek sığınağı olmuş!

Esenyalı’da eczacı ve terzi anlatıyor: Dayak artık kanıksanmış, enseste değil gebeliğe çözüm arıyorlar, kadınlar bedenleriyle para kazanmaya çalışıyor. Kadınların yüzünde mutluluğun izi bile yok!

Esenyalı’da ikisi bebek yedi kişinin yaşadığı bir evdeyiz. İstismarın, yoksulluğun, şiddetin, cehaletin ve umutsuzluğun anneden kızına bir ‘kadermiş’ gibi aktarıldığı hayatların hikayesini dinliyoruz.

Arkadaşının dedesi tarafından istismara uğrayan ve istismar edenle duruşmada karşılaşma stresine dayanamayan Y. K. kalp krizi geçirerek yaşamını yitirmişti.

İzmirli kadınlar, bu bilgileri not edin. Umarız lazım olmaz… Ama günde pek çok kadının ve çocuğun şiddet haberine konu olduğu memleketimizde, nolur nolmaz!

Lise yıllarında futbol oynarken istismara uğradığını söyleyen 23 yaşındaki Tuğçe Ö uyuşturucu ve fuhuş batağına düşerek zorlu bir hayat yaşamış. Tuğçe yine istismara uğramaktan korkuyor.

Kadınların yaşadığı şiddet ev içi ile sınırlı değil tabii ki. Şiddet kadınların hayatının bütününü çevrelemiş durumda. İşyerlerinde yaşanan şiddet, mobbing de az bir yüzde değil.

“Cezalar artırılsın, bu erkekler idam edilsin, hadım edilsin” gibi önerileri daha sık duymaya başladık. Peki bu öneriler gerçekten çözüm olabilir mi? Cevabımız: HAYIR... Çünkü:

Tecavüz davası devam ederken zorla evlendirilen, bu evlilik nedeniyle davası düşen kadına devlet el uzatmış! Şimdi travmalarını tedavi etmeye çalışıyormuş! Bu tecavüz aklanırken neredeydiniz?

Adana'da yöneticilik yaptığı apartmanda görevli ailenin çocuğuna istismar ve tehditten yargılanan C.S. çocukla aynı apartmanda ev hapsinde. Sanık tahliyeden cesaret alıyor.

Antalya’da 17 yaşındaki çocuğa tecavüz edip, çişini içiren, dışkısını yediren ve bunları da kameraya kaydeden 20 yaşındaki kafe işletmecisi Davut E. serbest bırakıldı. Genç kızın annesi isyan etti.

Ayşe Arman’ın köşesine taşıdığı bir öykü çok tartışıldı. Ailesi tarafından pazarlanan bir genç kadının kurtuluş öyküsü... Peki öyküdeki ‘hatalar’ dikkatinizi çekti mi? Devlet kadını koruyabiliyor mu?

Diyarbakır’da genç bir kadın tecavüzüne uğradığı kişiyle dini nikah yaptı, ancak 23 gün sonra evden gönderildi. Tecavüz eden sanıklar hakkında beraat kararı verildi. Kadın hakim ise karara şerh koydu.

Hukuk, eğitim, sağlık, medya, istihdam, sosyal hizmetler gibi birçok alanda eş zamanlı tedbir alınması, kararlılık, kadına yönelik şiddetle mücadelenin vazgeçilmez unsurlarından.

Diyarbakır’da kaçırdığı çocuğa dini nikah kıyarak istismar eden 29 yaşındaki M. T. kan donduran bir itirafta bulundu. Çevresinde çok kız kaçırma olayı olduğunu söyleyen M. T ‘Kimse tutuklanmadı’ dedi.