DERGİMİZDEN

Dergimizin Temmuz sayısı, işçi ve emekçi kadınların Şimşek programının karşısında yaşadıklarını anlattığı, mücadele örneklerini yansıtan yazılarla bezeli.

‘Sermayeyi kurtarmak adına uygulanan İMF’siz İMF programının sonuçlarının her iki sınıf açısından farklı olduğu ortada! Nihayetinde ücretler enflasyonu artırıyor dedikleri yalan kız kardeşim!’

Dudullu OSB’de Beybi Eldiven fabrikasında çalışan kadın işçiler anlatıyor: ‘Bize bakıp aldanmayın. Üstümüz temiz, yüzümüz gülüyor diye durumumuz iyi değil. Hepimizin çok derdi var.’

Buradan bakınca annemin finansal okur yazarlığı Özgür Demirtaş’a taş çıkartır. Yıllarca asgari ücretle 3 çocuklu ev geçindirmiş…

Şimdi tasarruf zamanı’ diyerek fabrikada klimanın fişini çeken, çayın yanında verilen keke göz diken patronlar, işçilerin insanlık onurunu zedeliyor. İşçiler ise çareyi mücadelede buluyor…

‘2 yıl boyunca biz işçiler için mücadele eden ben, işçilerin birliğine ve mücadele edince bir şeylerin değişebileceğine inandım. İşçiler isterse her şey olur.’

İzmir’in Çiğli Belediyesinde işten atılan ve mücadeleye başlayan kadınlar anlatıyor: ‘Birleşik bir mücadele olmalı. Çünkü bugün bize yapılan yarın bir başkasına yapılacak.’

Yetiştirilmesi gereken sandviç siparişleri için bizi yarış atı gibi koşturuyorlar. Siparişleri yetiştirmediğimizde zorunlu mesai...

‘İş yeri bizi stajyer gösterip maaşımızın yarısını verdi. Çoğumuzu İŞKUR üzerinden işe başlatıp aldıkları devlet teşvik kadarını hesabınıza yatırıp, kendilerinin ödemesi gereken ücreti ödemiyorlar.’

‘Asgari ücret yeterliyse, Şimşek asgari ücret alsın. Hem devlet tasarruf etmiş olur...’

Mamak’ta yan yana geldiğimiz kadınlar yoksulluk içinde yaşarken değişimden umutsuz. Ancak ortak dertlerin ortak bir çözümü olmalı…

‘Dolabın içi mevlitte dağıtılacak sayılı ayran, raflar taneli zeytin ve sarımsaktan ibaretti. Kola şişelerinde ise su vardı. Yüz yıl geçti, dolap boş…’

‘Sağlıkta dönüşüm programı sağlıkta yıkım programı oldu adeta. Kamuda tasarruf paketininse var olan yıkımı daha da artıracağı kesin.’

İktidarın yarattığı sömürü ve nefret döngüsü en çok mülteci kadınları etkiledi. Suriyeli kadınlar çalacak kapıları ve başvurabilecekleri hukuki mekanizmalar olmadığı için şiddetle burun buruna yaşadı.

‘Özelleştirmeden bahsediliyor, tersine daha da artırılmalı kamp olanakları ve sadece kamu emekçilerine değil işçilere de açılmalı bütün bu alanlar, kâr güdülmemeli.’

Yazın gelip sıcakların bastırmasıyla havada uçuşur tatil planları. Ancak bir başına tatil planı yapmak bile bu zamanda, bu koşullarda çok mümkün de değil. Biz de bir hesap yaptık, bakın neler çıktı…

İktidar, kayyum atarken de kadınlara yönelik politikalar üretirken de “Sizin kendi yaşamınıza dair söz hakkınız olmayacak” diyerek kendi zorunu kabul ettirme peşinde.

‘İlk suçlama cümlesiyle devalüe olan, ilk suçlama cümlesiyle geriletilen kadınlığımın hesabını tüm dünyadan soruyorum.’

Bölümümde hem okuyup hem çalışan çok fazla arkadaşım var. Çünkü bölümümüz uygulamalı dersler de içerdiğinden masraflı bir bölüm.

Facebook’ta iş ilanı gruplarındayız: Çeşitli koşullar sunarak iş arayanlar, çeşitli koşullar sunarak iş ilanı paylaşanlar.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.