Rehberlik öğretmenleri evrak işiyle uğraşırken olan çocuklarımıza olur
Travma yaşayan çocuk rehber öğretmeninin ders ya da nöbet listesine göre mi duygu durumunu şekillendirecek? Ya da öğrenci öğretmene ihtiyaç duyduğunda 30 çocuğun bulunduğu sınıfın kapısını mı çalacak?

Milli Eğitim Bakanlığı yeni bir yönetmelik hazırladı. Bu yönetmelikle psikolojik danışman, rehber öğretmenlerin görevlerinde ve çalışma biçimlerinde değişiklikler yapılıyor. Bu, sadece rehberlik öğretmenlerini ilgilendiren bir mesele değil. Özellikle rehberlik öğretmenlerinin danışmanlık yaptığı çocuklarımızı, dolayısıyla kadınları da ilgilendiren bir konu...
Yönetmeliğin eski adı “Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği” iken taslakta ismi “Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği” olarak değiştirilmiş. Yani psikolojik danışma göz ardı edilmiş. Bu, çok önemli bir sorun.
Bu taslakla birlikte rehber öğretmenlerin görev ve sorumlulukları kat be kat artırılıyor, işlevselliği düşürülüyor. Normal öğrenciler, kaynaştırma öğrencileri, özel eğitim sınıfları, tedbir kararı alınan öğrenciler, öğretmenler, veliler, müdahale ekipleri vb. mutlaka rehberlik servisi ve öğretmeninin dahil olması gereken süreçler yaşar. Rehber öğretmenlerin görev ve sorumlulukları yönetmelik taslağındaki gibi artırılınca, böylesi bir iş yoğunluğunda çalışma saatlerinin yetmeyeceği düşünülmüş ve psikolojik danışmanın haftalık çalışma saatinin 30 saatten 40 saate çıkarılması planlanmış. Bunun yanı sıra rehber öğretmenlerin nöbet tutma, derse girme, sınavlarda görev alma, idari işler gibi, rehberlik servisi ile ilişkilendirilemeyecek görevleri yapması da düşünülmüş.
Peki bu neyi etkileyecek?
Tüm bu değişiklikler rehberlik servisinin, okul yönetimde idari ekibin içinde görülmesine neden olacaktır. Böyle bir yaklaşımla rehberlik servisleri amacını yitirir! Rehberlik servisi amacı dışında işlerle uğraştığında öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin gerçekten rehberlik hizmetine ihtiyaç duyduğu durumlarda rehberlik servisine ulaşmada sıkıntı yaşayacaktır.

VELİLER DE TEPKİ GÖSTERMELİ
Düşünün, travma yaşayan bir çocuk rehber öğretmeninin ders ya da nöbet listesine göre mi duygu durumunu şekillendirecek?
Ya da bir öğrenci rehber öğretmene ihtiyaç duyduğunda gizlilik esasıyla yapılması gereken bir hizmeti almak için kendisi gibi 30 çocuğun bulunduğu sınıfın kapısını mı çalacak?
Teknolojinin yanlış kullanılması, çocukları bilerek ya da bilmeyerek suç odaklarının maşası yaparken, çocuklar hedef kitle haline gelirken, şiddet bu kadar yaygınlaşırken, uyuşturucu madde kullanımı yaşı ilkokullara kadar inmişken rehber öğretmenler önleyici hizmetleri, dersi, nöbeti, sınavı ya da idarenin vereceği evrak işini düşünerek geri plana atarsa ne olur?
Çocuklar kaybeder!
Taslak böyle iken tepki almaması düşünülemezdi. Sendikalar, konuyla ilgili psikoloji dernekleri taslağın olumsuzluklarını değişik şekillerde açıklamaya çalıştı. Fakat öğrenci velilerinin de bu taslağa karşı düşüncelerini tepkilerini göstermeleri gerekir. Çünkü değişikliğin yasalaşması halinde bu durumun yaratacağı olumsuzluklardan ilk etkilenen çocuklarımız olacaktır. Rehber öğretmenin görev tanımında yapılan değişiklik, çalışma koşullarının ağırlaşması ve asıl görevini yapamamanın verdiği vicdani rahatsızlığının ötesinde ve çok daha ciddi şekilde çocuğun eğitim hayatını, bireysel gelişimini dolayısıyla geleceğini etkileyecektir.
Okullarda, sokakta ya da aile içinde çocuğun yaşadığı ihmallerin, istismarın, madde bağımlılığının tespitinde, öğrencinin psikolojik danışmana ve rehberlik servisine olan ihtiyacı taviz verilemeyecek bir hizmettir.
Bu çocuklar, gençler hepimizin. Yanlış hepimize yanlıştır. Umarız ki bu taslak bilimsel süzgeçten tekrar geçirilir ve alanında uzman kişilerce yapılandırılır.

*Rehberlik ve Psikolojik Danışma Öğretmeni

İlgili haberler
Eğitim sistemi çocuk istismarını etkiler mi?

Eğitim sisteminin çocuğa yönelik cinsel istismarda payı var mı? Eğitim Sen Kadın Sekreteri Ebru Yiği...

Okul öncesi dönemde din eğitimi

Erken yıllarda verilen dini eğitimle birlikte “günah” ve “cezalandırılma” kavramlarının kullanılması...

Çocuklar için cinsel eğitim: Yanlış bilgi de bilgi...

Çocukların cinsel eğitimi, ebeveynlerin çocuk yetiştirme sürecinde en çok zorlandıkları, aynı zamand...

Gericileşen eğitim, kaybeden ‘gelecek’

Eğitim Sen İstanbul 3 No'lu Şube Örgütlenme Sekreteri Meral Gülşen, tepki gören yeni müfredata ilişk...

Yeni müfredat velileri kaygılandırıyor

Yeni müfredatı velilere sorduk. Eğitimin her yıl daha da gericileştiği ve bilimden uzaklaştığını söy...

Çocukların cinsiyet algısı

Sunucu; küçük kız çocuğunu soruya hazırlamak için soruyor: “Sence develer pantolon giyer mi?” diye....