Çocuklar için cinsel eğitim: Yanlış bilgi de bilgisizlik de zararlı!
Çocukların cinsel eğitimi, ebeveynlerin çocuk yetiştirme sürecinde en çok zorlandıkları, aynı zamanda en çok yanlış yapılan konulardan biri. Gelin mevzuyu masaya yatıralım...

Genellikle çocuklar sorular sormaya başladığında “Ne yapacağız?” diye düşünmeye başlarız. Uygun cevaplar bulmaya çalışır, beceremezsek sorulardan kaçmaya çalışırız.
Hepimizin farklı deneyimleri, kendince bulduğu yöntemleri vardır çocukların soruları karşısında. Bu deneyimler ve yöntemler, kendi cinsellik bilgimizden ve cinselliğe bakış açımızdan doğrudan etkilenir. Nasıl açıklayacağını bilememek; kendi bildiği kadarıyla açıklamak, konuyla ilgili konuşmamak, “acele etmeye gerek yok, nasıl olsa öğrenecek” diyerek ertelemek, çocukların sorularını yok sayıp konuşmamak; çocuğa kızmak ve bir daha sorular sormasını engellemek; çocuğun soru sormamasını ummak ya da çocuktan hiç bir şey gizlememek... Bunlar ebeveynlerin çocukların cinsel eğitimleri konusunda aldığı tutumlar.
Yapılan araştırmalar ebeveynlerin çoğu cinsellik ve üreme hakkında çocuklara erken yaşta bilgi verilmesi gerektiğini savunurken, aynı ebeveynlerin çocuklarına bu konuda bilgi vermediklerini de ortaya koyuyor. Bu da aslında ebeveynlerin bu konuda nasıl davranacakları konusunda yeterince bilgi sahibi olmadığını gösteriyor.
Çocukların cinsel eğitimi konusunda belki de en başta yaşadığımız karmaşa, cinsel eğitimin kapsamı ile ilgili. Genellikle cinsel eğitim deyince çok sınırlı, sadece cinsellikle ilgili konular akla geliyor. Oysa cinsel eğitim, sadece cinsel bilgilerin verildiği, üreme organlarının tanıtıldığı, doğum olayının anlatıldığı bir konu değil. Çocukların kendi bedenlerini ve özelliklerini tanıması, bilmesi, aynı zamanda karşı cinsin bedenini tanıması ve saygı duymayı öğrenmesini sağlayacak, yani çocukların kendi bedenleri ve cinsel kimliklerini ve bununla bağlantılı konuları da kapsayan çok geniş bir alan.
Cinsel taciz ve istismarın yaygınlığı da dikkate alındığında, kadınların en büyük korkularından biri özellikle kız çocuklarını cinsel tacize karşı koruyamamaktır. Cinsel eğitim, çocukların kendi bedenleri üzerindeki haklarını, böylece başkalarına karşı bedenlerini korumayı öğrenmelerini, herhangi bir istismar durumunda ise bunu güvenecekleri kişilerle paylaşabilmelerini kolaylaştıracak önemli bir araçtır.


CİNSEL EĞİTİM NEDİR?  
Cinsel eğitim, çocukların bedensel, duygusal, sosyal, zihinsel ve cinsel gelişimlerini takip etmek; kız ve erkek rollerini edinmeleri, kendi cinsinin özellikleri ve karşı cinsin özellikleri ile bir bütün içerisinde yaşamasına yardımcı olmak amacıyla yapılan bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarıdır.
Cinsel eğitimin amacı, her iki cinsin de kendi bedenlerini ve anatomik yapılarını tanımalarını, aralarındaki farklılıkları anlamalarını sağlamak; beden temizliği konusunda bilgilendirmede bulunmak ve çocuklara bu konuda duyarlık kazandırmak; çocukların bedenleri üzerinde hakları olduğunu öğrenebilmelerini sağlamak; gerekli durumlarda “hayır” diyebilmeyi öğrenmeleri ve kendilerini koruyabilmelerini sağlamaktır.

CİNSEL EĞİTİM NEDEN ÖNEMLİDİR?
Çocukların cinsel konulardaki merakı, öteki merakları gibidir. Bu dünyayı tanıma ihtiyaçlarından doğar. Cinsel gelişim, çocuğun boyunun uzaması, kilosunun artması kadar doğal bir durumdur. Gelişimin bedensel, zihinsel, sosyal, duygusal ve cinsel pek çok boyutu vardır. İnsanın sağlıklı gelişmesi bu boyutların birbiriyle uyumlu olmasıyla bağlantılıdır.
Cinsel bilgi, herkesin erken yaşta ve doğru kaynaklardan edinmesi gereken bir bilgidir. Doğru bilginin edinilebileceği en önemli kaynaklardan biri ise ebeveynlerdir. Gerek anne, gerek baba tarafından zamanında ve doğru bir biçimde verilecek bir cinsel eğitim, çocukların yanlış ya da tehlikeli başka kaynaklara yönelmesini engelleyecektir. Bu, aynı zamanda çocukların kendi gelişim süreçlerini daha sağlıklı yaşamalarına yardımcı olacaktır. Çocuğun konu ile ilgili endişelerini, yaşayabileceği ya da yaşamış olduğu olumsuzlukları, sorunlarını paylaşma, böylece daha kolay aşma imkanı bulmasını sağlayacak, çocuk ile anne-baba arasındaki ilişkileri de sağlamlaştıracaktır.
Yapılacak küçük bir açıklama ile çocuğun merakı giderilebilecekken, bundan ısrarla kaçınan anne-babalar ileride daha büyük sıkıntılarla karşılaşır. Yanlış bilgi almak da, hiç bilgi almamak da aynı derecede zararlıdır. 


 

ÇOCUKLARIN SORULARINI YANITLARKEN NELERE DİKKAT ETMELİYİZ?
- Çocuğun soruları karşısında vereceğimiz tepkiler önemlidir. Çocukların sorularını, samimi bir biçimde ve normal bir ses tonu ile abartılı mimikler kullanmadan yanıtlamak gerekir. Vereceğimiz aşırı tepkiler, çocukların sorduğu soruların ya da konuşulan konunun “sıra dışı” olduğu izlenimi yaratacaktır.
- Soru sorduğu için çocukları ayıplamamalı, onlarla kızmamalı, utandırmamalı, tehdit etmemeli, cezalandırmamalıyız.
- Kimi zaman çocukların sorduğu sorular, başkalarının yanındayken paylaşılır, çocukların meraklarını ifade etme biçimleri bir eğlence haline getirilir. Kısaca, büyükler bunları birbirine anlatıp gülerler. Çocukların da bulunduğu ortamlarda bunu yapmak, çocukları utandırabilir, kendilerini kötü hissettirebilir. Bir daha bize soru sormalarını zorlaştırabilir. Bu davranıştan kaçınmalıyız.
- Çocukları uyarmamız gereken zamanlarda, bunu onları utandırmadan, tehdit etmeden, cezalandırmadan, başkalarının yanında küçük düşürmeden yapmalıyız.
- Toplumumuzda cinsellikle ilgili konularda yanlış bilgiler, tabular ve korkular vardır. Bunun nedeni cinselliğin ayıp, iğrenç, pis, sağlıksız, yasak, gizli, korkutucu olduğu gibi yanlış inançların olmasıdır. Ve küçükken edinilen bilgiler, değerler, dini inançlar, ahlaki kurallar, bazı sosyal olaylara bakış açısı, daha sonraki yaşamın şekillenmesinde önemli bir temel oluşturur. Biz çocuklarımızın sorularını cevaplarken, onlara bu yanlış inançları aktarmamalıyız. Örneğin ayıp, günah, yasak sözcüklerini kullanmaktan kaçınmalı, çocuklarımıza bu konuyu bir tabu olarak öğretmemeliyiz. Hata ve utanç kavramları ile yerleşen cinsel tutumlar sağlıklı olamaz.
- Çocuklara küçük yaşlardan başlayarak, cinselliğin “ayıp, günah, yasak” bir şey değil, insan yaşamının normal ve güzel bir parçası olduğunun, ancak cinselliğin belli bir olgunluğa ulaşılınca ve uygun kişilerle yaşanması gerektiğini öğretmeliyiz.
- Çocuğun yaşı ne olursa olsun, konu ile ilgili merak duyup soru sorması, cinsellik eğitimine gereksinimi olduğunun en önemli göstergesidir. Bu konu ile ilgili bilgiler, soru geldikçe verilmelidir. Genel bir yaş sınırlaması yoktur.


ÇOCUKLARIN SIKLIKLA SORDUĞU SORULAR
Ø Beni leylek mi / doktor mu getirdi?
Ø Neden annelerin karınları şişer?
Ø Bebek doğmadan önce / anne karnındayken nasıldır?
Ø Siz evlenmeden önce ben neredeydim?
Ø Bebek anne karnındayken nasıl yemek yer?
Ø Bebek anne karnındayken nefes alabilir mi?
Ø Büyüdüğümde benim de bebeğim olacak mı?
Ø Anne ben doğmadan önce senin içine nasıl girdim?
Ø Neden ben kızım / erkeğim, neden erkek / kız değilim?
Ø Bebeğin emdiği süt nereden gelir?
Ø Bebek doğarken canı acır mı?
Ø Büyüyünce annemle / babamla evlenebilir miyim?
Ø Neden X teyze ile Y amcanın çocukları yok?
Ø Neden kız / erkek kardeşim benden farklı görünüyor?


Kaynak: Çankaya Belediyesi Kadın Sığınmaevi psikologları tarafından, 2008 yılında sığınmaevinde kalan kadınlarla yapılan "Çocukların Cinsel Gelişimine Yönelik Anne Eğitim Programı” sunum notlarından yararlanılmıştır.

İlgili haberler
GÜNÜN ÖNERİSİ: Bırakın çocuklar 'çocuk' olsunlar

Bugünkü önerimizi [email protected]'e gönderdiği mektubuyla Sakarya'dan Ezgi yaptı sizin için...

8 maddede çocuk istismarıyla ilgili doğru bildiğin...

Çocuk istismarı haberleri her geçen gün artıyor, ailelerin tedirginliği de öyle. Peki çocuk istismar...

Kız çocukları için cinsiyetçi izleri aşan bir kita...

Amerikalı Psikolog Stephanie Tabashneck hazırladığı boyama kitabıyla kız ve oğlan çocuklarına yöneli...

GÜNÜN TAVSİYESİ: Çocuklarınızın davranışlarına bir...

Çocuklarınızın davranışlarında hoşlanmadığınız ya da garip gelen yanları bir düşünün. Şimdi bir de b...

Eğitim sistemi çocuk istismarını etkiler mi?

Eğitim sisteminin çocuğa yönelik cinsel istismarda payı var mı? Eğitim Sen Kadın Sekreteri Ebru Yiği...

GÜNÜN ÖNERİSİ: Çocuk istismarından haberdarsanız b...

Çocuk istismarından, ihmalinden kuşkulanıyor ya da bunu biliyorsanız istismarın durması ve çocuğun k...


Önceki haber
‘Bir teselli ver’