Kapı önü sohbetleri: Domates, biber, patlıcan
Kadınlarla kapı önünde buluşuyoruz. Sohbetimiz ister istemez çocuklarımıza da geliyor. Okulların açılma zamanı yaklaştıkça derdimize bir dert daha ekleniyor: Bu çocukların karnı okulda nasıl doyacak?

Herkes denizlere, yaylalara giderken bunaltıcı sıcak havalarda, biz de komşularla evin kapısının önüne attığımız iskemlelerde söyleşip duruyoruz. Sohbet dönüp dolaşıp bir şekilde geçim derdimize geliyor. Kışlık biber de çocukların okulu da en ucuz şampuanın hangi marketten alınabileceği de… Kaçamadığımız tek konu.

Bu sene hiçbirimiz biber yapamadık. Salçayı kaça alacağız bilmiyoruz, 300 liradan aşağıya mahallede satan yok. Komşu kadınlarla pazarın kapanmasına yakın, saat 4 gibi gidiyoruz pazara. O saatlerde çok daha ucuz oluyor; biraz sararmış, pörsümüş de olsa 300-350 liraya bir haftalık patlıcan, soğan, patates, yarımşar kilo salatalık, domates, en ucuzundan çocuklar için meyve alıp dönüyoruz. Yollar çok sıcak olsa da onca yolu sırf biraz daha ucuz olsun diye çekiyoruz işte. Komşularla aramızda anlaştık. Her gün hangi markette ne ucuz öğrenip bir aradayken konuşuyoruz, alacaklarımız hangisinde daha hesaplı ise gidip o marketten alışveriş yapıyoruz. Bazen acınacak halimize kahkaha atıp duruyoruz. Bizim kızlar diyor ki “Filan markette et 500, diğeri diyor ki 600 lira şuradan alalım, diğeri diyor ki 800 lira buradan alalım.” Alacağımızdan değil de işte... Hem eğleniyoruz hem zamanı eyliyoruz.

Şu sıra en çok konuştuğumuz konu çocuklarımızın beslenme çantaları. Geçen sene ufak tefek koyduğumuz atıştırmalıkları bu sene nasıl koyacağız diye kara kara düşünüp duruyoruz. Kadınlar alıyor sözü.

MİSAFİRLİKLERDE DOYAN MİNİK MİDELER

“Geçen sene kadın örgütleri, Adana Ekmek ve Gül Grubundan kadınlar çok destek oldular; okul önlerine gelerek yanımızda durdular. Bu sene de durmazlar mı Emine Bacım? Bak geçen sene yaşadıklarımı sana bir daha anlatayım: Bizimki zaten duvar işi yaptığı için yazları çalışabiliyor, kışları pek işi olmuyor, belini de incitince geçen sene hiç çalışamadı. Babamın emekli maaşı 10 bin lira, onunla 2 çocuk şu evde nasıl idare ettiğimi bir ben bir de Allah bilir. Bak şimdi, haftada bir iki defa komşular çay yapar, kahve yapar, birbirimize gideriz, çayın yanına bisküviydi, poğaçaydı ya da kuru erikti bir şeyler koyarlar. Ben her zaman karnımın tok olduğunu söyler yemem, komşular da bilirler. Birbirimize öyle yaparız ya, onu bir poşete koyar verirler, çocuklar yesin diye gönderirler. Ben onları poşete koyup çocuklara pay ederim, okulda acıkınca bunları yesinler diye. Her okulda süt, sandviç, kek verilmiyor ki. Verilmiş olsa biz niye bu kadar söylenelim? Niye kara kara düşünelim? Tabii ne kadar güzel olurdu okullarda çocuklarımıza bir süt ya da meyve suyu verilse, yanında da bir poğaça ya da bir küçük paket bisküvi verilse. Değmeyin keyfimize o zaman. Bizim evdeki yemeğinden daha çok düşündüğümüz şeydir yavrularımızın okulda aç kalmaması. Bazen de akrabalar bir şeyler yapıp getiriyorlar, onları buzdolabına koyuyorum bayatlamasın diye. Onları paylaştırıyorum. Bazen pazardan aldığım meyvelerin iyi tarafını doğrayıp saklama kaplarına koyuyorum. İşte bu yılı bu şekilde geçirdik.”

‘ELEKTRİK PARASI YAPTIĞIM ÜTÜYÜ KARŞILAMADI’

“İnan Emine Bacım herkese her şey anlatılmıyor. Haydi kıyafetleri, küçülenleri komşularla birbirimize veriyoruz. Bir tas yemek birbirimize verebiliyoruz ama herkesin çocuğu var, herkes çocuğuna okulda aç kalmasın diye bir şeyler vermek istiyor. Birkaç yıl önce oya işliyordum, dantel işliyordum ama şimdi onların modası geçti diye onları yaptıranlar yok. Bir ara evlerde ütü yaptım. Sonraları dediler ‘Kendi evinde yap’ ama elektrik parası, yaptığım ütüyü karşılamadı. Bu ay içerisinde su faturasına 700-800 lira verdik, anlayamadık, geçen ay 150 liraydı. Seçimler anladık ki sadece işçiye emekçiye yaramıyor. Seçimden sonra her şeye yapılan zam dönüp dolaşıyor bizi vuruyor. Vallahi seçim istemez olduk. Çarşıya gitmeyeli, üst baş almayalı çok zaman oldu. Cebine 150 lira koymadan dolmuşa otobüse bile binemiyorsun. Bu sıcaklarda belediyenin su parkına çocukları götürüyorum. Ama dönüşte yolda mısırdan tut dondurmaya kadar her şeyi istiyorlar. Çocuk işte anlamıyor, dondurma 30- 40 lira, mısır 15 lira. Üzülmez miyim? Hem de çok...”

‘ÇOCUKLARIMIZIN BİR ÖĞÜNÜNE Mİ BÜTÇE YOK’

“Eminem, annem adımı koyarken babam ölmüş. Hüzünlü isim Nalan’ı bulmuşlar, o günden beri geçim derdinden adım gibi yüzüm de gülmedi. Ben istiyorum ki çocuklarımı güzel yetiştireyim, güzel okullarda okutayım. En azından karınlarını iyi doyurayım, olmuyor işte. İş arıyorum, sanki devlet memuru olacağım gibi yüz tane soru soruyorlar. Ev temizliğine gideceğim, çalıştıran kral eviymiş gibi başıma diktatör kesiliyor. Hep susuyoruz. Zaten başımıza ne geldiyse hep susmaktan gelmedi mi? Biz her şeyin farkında değil miyiz? Biz bilmiyor muyuz ne oluyor ne bitiyor? İşte bu çocuklar belimizi büküyor. 3 kuruş için kimseye sesimizi çıkarmıyoruz. Şimdi senden tek isteğim var bacım. Bu sene çok zor geçecek belli ki, ne olur yanımızda olun. Hep birlikte gerekirse haykıralım, ben hep sizin yanınızda olurum. Yeter ki bu çocuklarımızın bir öğün yemek sorunu Meclise taşınsın. Bu sene belli ki fakir fukaranın beli yine bükülecek. Sizler yanımızda olduğunuz müddetçe biz kendimizi güçlü hissediyoruz, daha çok önemsiyoruz. Biliyoruz ki kadın kadına güçlü olmayı sizlerden öğrendik, şimdi de bu zorluklar karşısında mücadele ediyoruz. Eylül ayında yavrularımız bizimle aynı kaderi paylaşmasın diye, çok değil ya bir öğün yemek. Yani bu bütçe dedikleri bizim çocuklarımıza bir süt bir kekle mi batacak anlayamıyoruz. Vallahi onca haber dinliyoruz milletin vergilerini ödüyorlar, elektrik borçlarını ödüyorlar, imar borçlarını ödüyorlar, vergilerini kesiyorlar, holdinglerin borcu siliniyor ve hiçbir şey olmuyor ama bizim sayıları ülkenin yüzde biri olan çocuklarımıza günlük toplam 20 liralık alışveriş çok görülüyor he mi bacım? Hep birlikte duyuralım sesimizi.”

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
Okulda 1 öğün ücretsiz, sağlıklı yemek her çocuğun...

Yaz boyunca kapı kapı gezip, pazar yerlerinde, parklarda, bahçelerde kampanyamızı duyuracağız. Umuyo...

1 Öğün Ücretsiz Sağlıklı Yemek davasında mahkeme,...

Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek verilmesi için açılan davada karar verildi.

Kocaeli'de kadınlar 1 öğün ücretsiz, sağlıklı yeme...

Kadınlar, Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği’nin yaptığı çağrı ile 'okullarda bir öğün ücr...