Bu broşür nasıl çıktı ortaya derseniz…
Tuzla’da genç kadınlar yan yana geliyor. Birinin elinde kağıt, diğerinin elinde kalem, diğeri ise bilgisayar başında... Biri resim çizdi. Bir diğeri slogan buldu. Diğeri ise tasarımını yaptı…

Hepinizi heyecanlandırmaya, kalplerinizi bir soğuk kış gününde sıcak çikolata gibi ısıtmaya, biraz da tat vermeye geldim. Size Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinin genç kadınlarının da neler başardığını anlatmaya geldim.

Kübra, lise 3. sınıf öğrencisi, grubun bilişimcisi. Hayatın zorluklarıyla küçük yaşta tanışmış. Hafta sonları bize çok katılamıyor çünkü bir mağazada çalışmak zorunda. İrem Naz, lise 1. sınıf öğrencisi, okulunda yaşadığı sorunlardan dolayı bayağı mücadele etmiş ve mücadeleyi kazanmış bir kardeşim. İrem, lise son sınıf öğrencisi. Flört şiddetine çevresinde çok fazla rastlamış ve buna ses çıkarmak için elinden gelen her şeyi yapan kardeşim. Tuana, lise 1. sınıf öğrencisi. Bir şeyler yapmak için dayanışmayı büyütmek için elinden gelen her şeyi yapan kardeşim. Rojin, lise 3. sınıf öğrencisi. Ailesindeki sıkıntılardan ötürü yanımıza gelemese bile sorumluluk almaktan geri durmaz. Katılamasa bile neler yaptınız diye sorarak destek olmaya devam eder kız kardeşim. Kardelen, lise 2. sınıf öğrencisi. Biraz utangaç ama bu utangaçlığını yenmek için her şeyi yapan dayanışma ağını büyüten kardeşim. Ceyda, lise son sınıf öğrencisi. Ne zaman bir yere çağırsam bize sonsuz güvenip hemen gelen kardeşim. Ve daha isimlerini sayamadığım ortaokula, üniversiteye giden kız kardeşlerim.

Mahallede yaşadıkları sorunlar karşısında örgütlü bir şekilde mücadele etmeye karar verdiler. Eşit ve özgür yaşam mücadelesi için bu yola çıktık hep beraber. Hem çalışan hem okuyan bu gençler, kimi zaman dans atölyesinde yere daha güçlü ve dik basarak o ritimlerde kendilerini buldular. Kimi zaman yaratıcı drama atölyesinde içlerindeki sıkıntıları hazırlandıkları bir oyun ile sergilediler. Kimi zaman resim atölyesinde renklerin ahenginde kayboldular. Kimi zaman da birlikte düzenlediğimiz piknikte şen kahkahalar attılar.

Genç kadınların bugün buluşmasına 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü vesile oldu. 8 Mart yaklaşırken tartıştık hep beraber. Ne yaşıyoruz? Artık birileri de genç kadınların sesini duymalı, bunun için neler yapabiliriz? Hafta sonu dernekte kocaman bir masanın etrafına toplandık genç kadınlarla. Heyecanla masanın etrafında birbirine bakan gözler, biraz meraklı, biraz suskun, şimdi ne yapacağız der gibi bakıyorlardı önce birbirlerine. Yoksul bir mahallede, türlü yoksunlukların gölgesinde genç kadın olmanın zorluğunu çekmişti hepsi. Biri anlatmaya başladığında diğerleri sohbete katıldı. Hepsinin farklı bakış açıları ve hepsinin farklı sorunları var. Hepsinin de ortak çağrısı; “hep birlikte örgütlü hareket etmeliyiz.”

Birinin elinde kağıt, diğerinin elinde kalem, bir diğeri düşünceli, diğeri ise bilgisayar başında... Biri resim çizdi. Diğeri 8 Mart’ın tarihçesini yazdı. Bir diğeri slogan buldu. Diğeri ise tasarımını yaptı. Derken genç kadınlar ortaya harika bir broşür çıkardı. Böyle anlatınca çok basit gibi duruyor fakat gençlerin bunları yaparken gözlerindeki o sımsıcak gülümsemeleri görmenizi çok isterdim. Gençlerin yapamayacağı hiçbir şey yok.

Bu birlikteliğin ortak bir mücadeleye dönüşmesinin tek koşulu daha çok yan yana gelmekten sorunlarımıza ortak ve örgütlü bir şekilde müdahale edebilmemizden geçiyor. Gençlerin istedikleri biraz saygı, biraz da güven. Biz gençlerin ruhunu doyurduğumuzda, onlar da gelecekte çevresindeki birçok kadının ruhuna dokunabilecek mücadele ile kaderlerini değiştirebilecekler.

Bizlerin daha çok planları var. Biz eşitlik mücadelesi yoluna çıktık. Bu yolumuzdaki taşları gelin hep beraber toplayalım…

Görsel: Freepik

İlgili haberler
8 Mart deyince biz işte bunlara heyecanlanıyoruz

Bir masa etrafında üniversiteli genç kadınlar. Dertler sıralandıkça çatılan kaşlar, yan yana olmanın...

Malatya Ekmek ve Gül Grubu: Her buluşmada daha güç...

Ekmek ve Gül gruplarına dahil edebildiğimiz her kadın, yaşamın zorlu koşullarında aslında yalnız baş...

Mahallede 8 Mart: Biraz da bizim yüzümüz gülsün!

Kötü gidişata karşı her birimize umut taşısın diye bu 8 Mart’ı şenlik haline getirmeye karar verdik....