AVM işçileri toplumun belki de en zor şartlarda, en az paraya çalışan tabakası. Bu düzene karşı koyabilmenin herkesin elinde olduğunu düşünerek, biz de Arkadaş Kitabevi işçileri olarak anayasal hakkımızı kullandık, örgütlendik ve sendikalı olduk. 40 yıl sonra sektördeki ilk sendikal örgütlenme olan örgütlenmemizle birlikte sendikanın yetki alabilmesi için yeterli sayıya ulaştık.
Fakat işverenimiz bunu kabullenemeyerek sendika yetkisine itiraz davası açtı. Bu itiraz davasıyla durmayarak, altı ayını doldurmayan birçok işçiyi işten attı. Altı ay dolmadan bir işçinin herhangi bir dava açabilme yetkisi olmuyor maalesef. Bizim aleyhimizde ilk stratejisi bu oldu, daha sonradan ise kıdemli işçileri bir bahane bularak işten atması gerekiyordu. Çünkü sendikalı olan kıdemli işçiyi sebepsiz yere işten çıkarmak büyük bir suçtur. Bu yüzden kıdemli arkadaşlarımızı alelade, asılsız sebepler göstererek işten çıkarmaya başladı.
‘Personel kartı’ meselesi bu dönemde ortaya çıktı. Personel kartlarımızı eşimize, dostumuza, yakınlarımıza kullanmamızda daha önce bir sakınca görülmüyordu, fakat işveren bunu sebep göstererek sendikalı olan birçok arkadaşımızı işten çıkardı.Üstelik “zimmete para geçirme” gibi ağır sebeplerle, insanların sicillerine işleyecek şekilde yapıldı. Bu uygulama yıllardan beri devam eden bir uygulama olup, sendikal örgütlenmeyi yok etmek amacıyla suç haline getirildi. Böyle bir karşılık, bizim gibi emeğinin hakkını vermiş çalışanlara yapılan korkunç bir iftiradır. Bu iftiraların son bulması için hukuksal işlemler hala devam etmektedir.
Personel kart mevzusunun dışında işveren, bir sebep bulup işten çıkaramadığı çalışanlara çeşitli yollarla mobbing uygulamış ve hala uygulamaya devam etmektedir. Çalışanların kullandığı sistemlere erişimleri kısıtlanmış, bu insanlar yıllardır çalıştıkları işyerinde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Birçok işçi bu baskılara dayanamayarak, huzursuz çalışma ortamı, yöneticilerin anlamsız tavırları nedeniyle işten istifa etmişlerdir. İşten çıkarılan arkadaşlarımızın bazıları yeni bir işe girdiklerinde işveren onların bu işyerinden atılmasını sağlamıştır.
TALEPLERİMİZ AÇIK VE MAKUL
İşkoluna ve çoğunluğa yapılan itiraz davaları sürerken, birçok işçi işten çıkarıldıktan sonra bile işveren, haksız yere işten atma tutumunu sendikalı olmayan, sendikalı olan kişilerle yakınlık kuran kişilere de göstermektedir. Altı ayı dolmadan sendikalı olmayan işçileri, sırf sendikalı olmasınlar, sendikalı olsalar bile dava açamasınlar diye işten atmaktadır.Süreç içerisinde işveren birçok asılsız iddiada bulunarak söylenti yaymış, dezenformasyon yaratabilmek işçilerin kişisel hayatlarıyla ilgili detayları derinlemesine araştırmış, tehdit ve iftiralarla hepsini kullanmış ve hala kullanmaya devam etmektedir. Bu haksız uygulamaya dayanamayan sendikalı Arkadaş Kitabevi işçileri olarak sesimizi duyurmak istedik ve 6 Kasım’dan 11 Kasım’a kadar sendikamızla birlikte Arkadaş Kitabevi Atlantis Şubesinin önünde nöbet tuttuk. 11 Kasım’da ise süreci anlatan bir basın açıklamasıyla nöbetimize son verdik. Bu süreç boyunca birçok dernek ve kuruluştan yardım aldık. Bize yardımcı olan, derdimizi dinleyen, bizi hiç yalnız bırakmayan o güzel insanlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Sonuç olarak; Arkadaş Kitabevi işverenine taleplerimiz açık ve makuldür. İşten haksız yere atılan veya istifa ettirilen işçiler geri alınsın. İşveren anayasal haklara saygı duyarak sendikayı kabul etsin. Hakkaniyetli toplu iş sözleşmesi masası kurulsun!
İlgili haberler
Başbakan ‘Sendikalaşmaktan korkmayın’ mı dedi?
Başbakan Binali Yıldırım’ın, daha geçtiğimiz günlerde “Sendikalaşmaktan korkmayın...” çağrısı yaptı....
Kod-A işçilerinin sendika mücadelesi
Kod-A Bilişim bünyesinde Türk Telekom’da görev yapan 12 işçi Sosyal-İş’te sendikalaştıkları için işt...
Arkadaş Kitabevinde işçilerin direnişi sürüyor
Arkadaş Kitabevi’nin Ankara Batıkent’te bulunan şubesinde çalışan işçiler Sosyal İş Sendikasında örg...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.