GÜNÜN KADINI: Sophie Merau
‘Aşkı yaşa ve yaşama aşkla bağlan’ sözü Sophie Merau’nin hayata anlam bağlayan bir slogandı. Ancak aşk Sophie’nin hayatını cennet ve cehennem arasında gidip geldiği bir acıya dönüştürmüştü.

Sophie Merau, Sophie Friederike Schubart olarak 27 Mart 1770’de doğdu. Almanya’nın ilk profesyonel kadın yazarlarındandır. Yaşamı boyunca modern bir Sappho ve “bahar ve aşk şarkıcısı” olarak anıldı. 1800’lerde bir kadın için şaşırtıcı olan kariyerinin temeli, orta sınıf ailesinin evinde aldığı olağanüstü iyi bir eğitimdi. “Evliliğin kaçınılmaz soğukluğuna” karşı köklü çekincelerine rağmen, 1793’te Jena kültür şehrinde yaşama olanağı sunacak bir mantık evlilik yaptı, Üniversite Kütüphanecisi ve Avukat Friedrich Karl Mereau ile evlendi.

1802 yılında soyluluk unvanı almış bir şair, filozof, tarihçi ve en önemli Alman dram yazarı olan Johann Christoph Friedrich von Schiller, yeteneğini övdü ve onu teşvik etti. Evinde klasik ve romantik düşünürleri ağırladı ve günleri tiyatro provaları, ülke gezileri ve zengin fikirlerle dolu konuşmalarla geçti. Birkaç yıl içinde çok sayıda şiir, iki roman, çeşitli hikayeler, denemeler, çeviriler, birkaç almanak ve kendi dergisini yayımladı. Başarısına rağmen, ruh hali barometresi, romanlarındaki kadınlar gibi, her gün “neşeli” den “sinir bozucu” ya kadar aşırı uçlarda dolaştı. Kahramanları gibi, kendisi de ezici bir özgürlük susuzluğu ve şiddetli bir aşk özlemi ile doluydu.

‘AŞKI YAŞA VE YAŞAMA AŞKLA BAĞLAN’
Fransız Devrimi’nin özgürlüğü ve eşitliği ideali ve Amerika’nın bağımsızlığına hayrandı. Oyuncu olarak bağımsız bir hayat hayal etti ve ilk evliliği sırasında Clemens Brentano ve Friedrich Schlegel ile aşk ilişkileri yaşadı. Bu ilişkilerini aşkın her şeye kadir olduğu şeklinde açıkladı. 1801’de Saksonya-Weimar Dükalığı’nda boşanmış ilk kadın oldu ve kendisi ve kızı için bağımsız bir hayat kurdu. Sadece iki yıl sonra Clemens Brentano’nun ısrarcı tekliflerine direnmekten vazgeçti, bir çocuk beklediği için onunla evlendi. Çocuk sahibi olma arzusu uğruna, hayatının son üç yılında dört kez hamile kaldı. Sadece eşi evde olmadığı dönemlerde yazabildi, çünkü Brentano’nun tutkulu, ama aynı zamanda kıskançlık ve sık sık acı veren aşkı günlük hayatını “cennet ve cehennem” arasındaki bir gelgite çevirmişti. Bağlı olduğu “Aşkı yaşa ve yaşama aşkla bağlan” sloganı giderek “ruh yorgunluğuna” yol açtı. Sophie Brentano, 31 Ekim 1806’da 36 yaşında altıncı doğumunu yaptıktan sonra öldü. Günümüzde de takdir edilen kapsamlı eserler bıraktı.

İlgili haberler
GÜNÜN KADINI: Minna Canth

Bir işçi ailesinden gelen Minna Canth, eşi öldüğünde 7 çocuğuyla bir başına kaldı. Ancak tiyatro oyu...

GÜNÜN KADINI: Grete Steffin

Bertolt Brecht’in Grete Steffin için yazdığı şiirden: ‘Yoldaşımız Steffin öldü / Kızıl şehir Moskova...

GÜNÜN KADINI: Sahneye çıkan ilk halk müziği sanatç...

26 Mart 1913 yılında doğan, Eliz Surhantakyan / Zehra Bilir, profesyonel nitelikte assolist olarak s...