
Bir meslek grubu düşünelim...
Hastasına bakıyor, nöbetini tutuyor. Ücreti açlık sınırı altında kalmış; teşvik, maaş, ek mesai ücreti gibi birçok kaleme bölünmüş gelirine zam istemek için alınan grev kararına katılım gösterebilmek için vicdanıyla işi arasında kalıyor. En nihayetinde çabalarken amirlerinden mobbing görüyor, hasta yakınlarından dayak yiyor.
Evet, bildiniz.
Hekim dışında kalan, herkesin yardımcı sağlık personeli olarak adlandırıldığı kişileriz. Yani çalışmayanı çalıştırmak üzerine değil de çalışanı daha çok çalıştırmak üzerine kurulmuş o sistemin parçasıyız biz. Hemşireleriz.
Bir ses bölmeye başlıyor önce görevi. Herkesin içinde aynı şeytan, “Çek git bebeğim” diyor uzaklara. Hastane yemeği içinde sayılı etin olmayacağı, böceğin çıkmayacağı; atıştırmalık sandviçin içinde peynir, kurabiyesinde ceviz aramayacağın; az elemanla çok iş yapmayacağın; malzeme de malzeme diye yalvarmayacağın; az parayla çok iş yapıp hayatta kalmaya çalışmayacağın uzak diyarlara... İnsanın zoruna da gitmiyor değil hani. Sen oku, çalış, didin; emeğini, yemeğini gelişimine, değişimine, okumana, büyümene sıfır katkısı olan el mi yesin yani şimdi?
Bir ses bölmeye başlıyor sonra grevi. Diyor ki yine de, “Sıra bulursam eğer beni Türk hekimlerine ve hemşirelerine emanet ediniz.” Peki hâlâ yurt dışına gitmemiş sağlıkçılar el kaldırabilir mi lütfen? O halde duy beni Katarsis. Buradayım, buradasın, buradalar.
Sevgiler.
Fotoğraf: Drazen Zigic/ Freepik
İlgili haberler
Genç hemşirelerin gözünden ocak zammı
Etlik Şehir Hastanesinde memurların maaşlarına yapılan yüzde 11,54’lük zammı konuşuyoruz. Hemşire ka...
Hemşireler Günü'nde hemşirelerin talebi: ‘Meslek t...
Elazığ Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinde çalışan hemşireler, hemşiriler gününde pasta ve kek değ...
New York’da binlerce hemşire grevde
Amerika'da New York Eyaletinde 2 hastanede hemşireler ücret düşüklüğüne ve personel yetersizliğine k...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.