3 Nisan 2017’de 9 yıllık Ekmek ve Gül deneyimini sırtlanıp ekmekvegul.net’i açtığımızda heyecanımız da hedeflerimiz de büyüktü.

Heyecanımız büyüktü, çünkü 3 Nisan 2017’ye gelinceye kadar yüzlerce kadınla onlarca yerde toplantılar, buluşmalar, tartışmalar, atölyelerle “Nasıl bir kadın sitesi?” sorusuna cevap aramış, görselliğiyle, kullanım kolaylığıyla, karşılıklı etkileşime olanak sağlayabilirliğiyle kadınların hayal ettiği siteyi teknik olarak gerçekleştirebilmenin ve kadınların heyecanına cevap verebilmenin arayışı içinde olmuştuk. İmkanlarımız kısıtlıydı. Ama…

Hedeflerimiz büyüktü; çünkü kadınların sesinin her geçen gün daha da bastırıldığı, kadınların birbirleriyle iletişim olanaklarının daraltıldığı bir memleket ortamında “Biz varız, buradayız” demenin cüretini taşıyorduk. Omzumuzda eli olan kadın sayısı çoktu…

İl il, ilçe ilçe dolaştık, bakın nasıl bir site hayal ettik :) https://t.co/A9wRNhj6Wt 3 Nisan'da yayında! #BirTıkDaKendimİçin pic.twitter.com/EeSB5JCog6

— Ekmek ve Gül (@ekmekvegul) 29 Mart 2017

Aradan geçen 1 yıl içinde tüm çabamız ve çalışmamız bu heyecanı diri tutmak, kadınların beklentilerine karşılık olabilmek içindi…

Bizim için rakamlardan önemli şeyler var; mesela yazdığımız bir yazının memleketin bir ucundaki kadınların yaptığı basın açıklamasının cümleleri haline gelmesi gibi... Hazırladığımız bir görselin bir kadının öfkesini, duygusunu yansıtmak için fabrikasında kadınlar tuvaletinin arkasında bir manifestoya dönüşmesi gibi... Dayanışma çağrısını bizimle ileten bir kadına binlerce kilometre uzaktaki kızkardeşlerinden yanıtın yine bizim üzerimizden veriliyor oluşu gibi... Hiç gitmediğimiz kentlerin, hiç bilmediğimiz mahallelerinden kadınların "Biz de burada bir Ekmek ve Gül grubu kurmak istiyoruz" telefonlarına yanıt vermek gibi... Bilgi edinme hakkı ellerinden alınmış kadınların bizi derman görüp "Siz bana bir uzman önerirsiniz diye düşündüm, böyle böyle bir derdim var, nasıl çözerim?" diye mesaj atması gibi... Fabrikada, atölyede, okulda, otobüste, durakta, çay molasında, iş arasında, adliye koridorunda, sokakta, evde kadınların buldukları ilk fırsatta hayata bir tık da kendileri için atıp ekmekvegul.net'e baktıklarını anlatmaları gibi...

Ve işte bu 1 yıl, bunların hepsini ve daha fazlasını yaşadığımız bir 1 yıl oldu! Ne mutlu bize...

İşçi kadının
* Fabrikadaki dolabında,
* Servis beklediği durakta,
* Çalıştığı makinada...
hep bir #EkmekveGül hayali vardır...#BirTıkDaKendimİçin
Bu tık kadınlar için!
Ekmek ve Gül 1(0) yaşında...https://t.co/I10FPeSk5m pic.twitter.com/nSmJtDqgUS

— Ekmek ve Gül (@ekmekvegul) 2 Nisan 2018

Bir de rakamların dilinden görelim ve gösterelim istedik bu 1 yılı… İşte veriler: 

3 Nisan 2017- 2 Nisan 2018 tarihleri arasında:

• Facebook sayfamızda gönderilerimizin eriştiği kişi sayısı 6 milyon 394 bin 832 kişi oldu.

• 17 ayrı kategoride
- 3312 içerik
- 233 etkinlik
- 21 galeri yayımladık.

Ekmek ve Gül TV’de 183 yayın gerçekleştirdik. Türkiye’nin dört bir köşesinden yaptık bu yayınları…

Daha önce de söylemiştik:

Televizyonculuğun şaşaalı ekranlarla, parlak ışıklı stüdyolarda, milyon dolarlık teknik donanımlarla, onlarca kişilik profesyonel teknik ekiplerle yapıldığı ama ekranların kadınların sözüne, derdine, çözüm önerilerine kapalı olduğu “yayıncılık” anlayışına karşı, kadınların mütevazı olanaklarla yarattığı kendi medyaları olabilmek için uğraşıyoruz. Yaptığımız yayınların en önemli ortak özelliği, kadınların kendilerini anlatma isteği ve olanaksızlıklar içinden bir olanak yaratarak sözlerini başka kadınlara ulaştırma çabası.
Kadınların cep telefonları kameramız, kulaklıkları mikrofonumuz oluyor. Bu, çok önemli bir yayıncılık deneyimi. Elbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz bu yayınlar, hem pek çok tabuyu yıkarken, hem de bu alanda daha önce denenmemiş şeyleri de “yapılabilir” kıldığı için ayrıca önemli. Emeği geçen bütün kadınların eline sağlık!

Yayınların tamamını sitemizdeki Ekmek ve Gül TV bölümünden izleyebilirsiniz.  

Bu 1 yılda;
• Facebook sayfamızın takipçileri 4 bin 528 kişiden 10 bin 928’e çıktı. Ekmek ve Gül’ün içerikleri ve yayınları en çok facebook üzerinden kadınlara ulaşıyor. O yüzden Facebook sayfamızı takip eden kadınların sayısı ne kadar artarsa, sayfamızı takip eden kadınlar ne kadar çok “Paylaş, Beğen, Yorum Yap” butonlarını kullanırsa o kadar çok kadınla buluşacağız! (Anladınız siz onu :)
• Twitter takipçilerimiz 4 bin civarından 9 bin 361’e çıktı. Ne yalan söyleyelim; 5 bin barajını geçerken zorlandık, sonrası geldi. Ama şimdi de karşımızda 10 bin barajı var. Ne dersiniz? 1(0). yıl şerefine, #ff’lerinizle, tavsiyelerinizle, paylaşımlarınızla 10 bin barajını yıkmamıza güç verir misiniz?
• Instagramda paylaşımlarımızla varız. Başka mecralar da deniyoruz. Kısa zamanda içeriklerimizi görsel olarak daha zengin, daha merak uyandırıcı, daha ilgi çekici sunmak üzere denemelerimiz de oluyor. Meyvelerini yakında toplarız.
• Youtube kanalımızda henüz az takipçimiz var; ama youtube yayınlarımızı sitede Ekmek ve Gül TV bölümüne taşıdığımız için o kadar dert etmiyoruz bunu (Yine de takipçi sayısı onbinleri bulmuş youtuber’lardan neyimiz eksik diye düşünmüyor değiliz doğrusu...:)

İŞTE ENNNNN'LER...

Gündem bölümü: Fatih Tezcan’ın tehdit ettiği eski eşi: Anneliğimi yandaş olup olmadığım mı belirleyecek?

“Günün” bölümü: 6 saat hareketsiz duran kadına nasıl davrandılar?

En Çok Beğenilen Şarkımız: Khooneye Ma

Sınırların Ötesinde bölümü: Kocamın bana her gün tecavüz etmesine göz yumdum çünkü…

Haklarımız Var bölümü: Kadınların emeklilik hakkı ve doğum borçlanması (2)

Dergimizden bölümü: Suriyeli Meryem: O sözlerin gerçeğini bir de bizden dinleyin

Sağlık bölümü: İnatçı ağrılar, kronik yorgunluk: Fibromiyalji

Kültür Sanat bölümü: Ceylan’a feryada ortak olan şarkılar

Mektubumuz Var bölümü: Aslında çok tanıdık bir taciz hikayesi!

Bellek bölümü: Bread and Roses

Kadınların Ajandası bölümü: Nevin’in duruşmasına çağrı: Duyuramadığı ses olalım

Dosya bölümü: İyi ki ihraç edilen kadınlar eve kapanmadı!

İçimizden Biri bölümü: Diego her yerde aynı Diego. Var mı ama Frida gibisi...

Ekmek ve Gül TV bölümü: 10 Ekim Katliamı’nın ardından anneler anlatıyor...

File bölümü: Türkiye’de ve dünyada kürtaj tartışmaları

Galeri bölümü: Kardelen çiçekleri cesaret ve umut veriyor

Takvime bakınca 1(0) yıl, biriktirdikleri ve birikimlerine kaynaklık eden mücadeleye bakınca yüzlerce yıllık bir geçmişimiz var.

Yüzlerce yıllık; çünkü Ekmek ve Gül, sözüyle ve özüyle kadınların hem ekmek hem de gül mücadelesinin yüzyıllara uzanışını simgeliyor.

Daha iyi bir yaşam, umutlu bir gelecek, şiddetsiz, eşit, özgür bir varoluş talebiyle mücadele eden işçi kadınların tüm kesimlerden kadınların mücadelesine armağan ettiği bir söz ve öz...

İşte, Ekmek ve Gül mücadelesinin yüzyıllık deneyimi bize bir şey öğretti. Dayanışmanın, desteğin, elinden geleni yapmanın, kendini ortaya koymanın, imkanlarını, olanaklarını paylaşmanın küçüğü büyüğü yoktur. Ve yine öğrendik ki kadınların elinden geleni ardına koymama cüreti, bu dünyayı değiştirecek yegane şey!