kadın dayanışması
'Biz kadınlar yediden yetmişe şiddet görüyoruz ve hayatlarımız mücadele ile geçiyor. Ben cesaretimi asla kaybetmedim, kendime olan inancım ile mücadele etmekten de hiç vazgeçmedim.'
'Biz aynı fabrikada çalışan ve şiddet gören iki kadınız. Kim bilir yara izlerini fondötenle kapatan daha kaç kadın var. Yaralarımızı gizlememeliyiz, birlikte sarmalıyız.'
Nurtepe ve Güzeltepe Mahallesi'nden kadınlar yaşadıkları mahallelerde artan tacize karşı bir araya geldi.
Yolbulan Metal fabrikasında, 20 Haziran’dan bu yana düşük ücretlere karşı grevde olan işçilerin aileleri konuştu. İşçiler ve aileleri ihtiyaçlarından kısmak zorunda kalmayacakları bir ücret istiyor.
Hakkari Belediyesine kayyum atanmasını protesto etmek için İstanbul'da başlatılan nöbeti kadınlar devraldı. Kadınlar 'irade gasbına izin vermeyeceğiz' dedi.
Narin depremin ağır hasarlar bıraktığı Adıyaman’da 3 çocuğuyla hayata tutunmaya çalışıyor. Öyle bir kadın ki o, hangi kadın başını sokacak bir yer arasa kendini onun yanında buluyor.
Kadınların nasıl koşullarda yaşadığını ve Medeni Kanun’da yapılmak istenen değişikliklerin kadınların hayatını nasıl etkileyeceğini SHUDER İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Tek ile konuştuk.
Dersim'de 5 Ocak 2020’den beri kendisinden haber alınmayan Gülistan Doku'nun ailesi, dönemin valisi Tuncay Sonel hakkında suç duyurusunda bulundu.
Şişli'de kurulan Kadın El Emeği Pazarı'nda kadınlarla pazarın nasıl kurulduğuna, karşılaştıkları zorluklara ve dayanışmalarına dair konuştuk.
'Ben iş yerimden de şehrimden de keyfimden ayrılmamıştım. Onca baskıya, zor çalışma koşullarına rağmen beş yılımı geçirdiğim iş yerinden böyle bir tavır görmek çok ağırdı.'
Yaşamak için, eşitlik için, şiddetsiz bir yaşam için müttefiklerimiz var.
Sanat Fabrika, iktidarın saldırganlaşan politikalarını, kadın ve LGBTİ'lerin bu politikalardan nasıl etkilendiğini konuştu.
Kadınlar asla yalnız değilsiniz, bir yerlerde dokunarak güçlü kılabileceğimiz ve hayatlarına anlam katacağımız bir kız kardeşimiz mutlaka vardır.
Bir araya gelmedikçe, eve kapandıkça, geçim derdi ve işsizlik derken kendini dört duvara hapsediyor. Bu toplantı hem bize hem de katılan kadınlara umut oldu diyebilirim.
İstanbul’un yoksul bir mahallesinde 8 Mart’ı vesile edip kadınlarla buluşan bir eğitim emekçisi bu buluşmadan edindiği izlenimleri Ekmek ve Gül’e yazdı.
Oturup sohbet etmek, birbirimizden güç almak iyi geliyorsa, neden birbirimize sırtımızı dayayıp kaygılarımızı ortadan kaldırmak için çabalamayalım ki? Bugün üç dört kişi…Yarın neden on kişi olmayalım?
Hepimizin ortak hayali tek adamın kararları altında yaşamamak oluyor, birbirimize ses oldukça karanlık biraz olsun aydınlanıyor en çok da kadınların gülümsemesiyle.
Aynı sorunları yaşayan aynı dertlere sahip akşama pişirecek aş bulmakta zorlanan kadınların söz konusu siyaset olunca birbirlerine kinle bakmalarının nedenini okumaya buyurun.
10 yıllık zor bir evliliği geride bırakmanın zorluğu, üstüne aile baskısına rağmen kendi olmayı seçen bir kadının yeni hayatı için duyduğu heyecan ve yaptığı planlar…
Yaygın şiddet sorununu konuşurken karşımıza en çok çıkan argümanlardan biri bu. Şimdi bunun üstüne hep birlikte düşünelim, bu argüman neden yanlış cevap verelim.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.