Cezaevinde istismara uğradı, ihmalin karşılığı 200 bin lira oldu
F. O, M Tipi Kapalı Cezaevinde 2014 yılında M. A. isimli tutuklunun tecavüzüne uğramıştı. Cezaevi idaresine açılan davada F.O’nun yaşadığı travmanın karşılığı 200 bin lira tazminat oldu.

F. O. isimli çocuğun 2014 yılında 15 yaşındayken Adana’nın Ceyhan ilçesinde bulunan M Tipi Kapalı Cezaevinde M. A. isimli tutuklunun tecavüzüne uğramasıyla ilgili açılan tazminat davasında cezaevi idaresi kusurlu bulundu. Adana 2’inci İdare Mahkemesi F.O’nun yaşadığı olaylar neticesinde ruh sağlığının bozulduğunun tartışmasız olduğuna ve cezaevi idaresinin yaşanan olaylarda hizmet kusurunun olduğuna hükmederek 100 bin lira F.O.’ya ve 50’şer bin lira anne babaya olmak üzere 200 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi.

DÜNYALARI VERSELER ÇOCUĞUMU DÜZELTİR Mİ?
Tutuklu bulunduğu cezaevinde devletin denetiminde olduğu sırada cinsel istismara maruz kalan çocuğunun olaydan sonra ruhsal olarak çöktüğünü anlatan baba A.G. “Olaydan sonra oğlum hiç eskisi gibi olmadı. Zannedersem yaşadıklarını unutmak için gene uyuşturucu kullanıyor. Tekrar cezaevine girdi. 200 bin değil 500 milyon da verseler, dünyaları da verseler çocuğumu düzeltir mi? Hiçbir görevli, hiçbir gardiyan görmemiş mi bunu? Devletin gözetiminde olan bir çocuk nasıl böyle oluyor?” diye tepki gösterdi.

BAŞINI BELEYA MI SOKACAK DİYE KORKUYORUM
Baba A.G, oğlu açık cezaevinde kaldığı sırada 7 günlüğüne eve geldiği sırada ruh halinin iyi olmadığını ifade etti. Oğlunun tamamen içe kapandığını anlatan A.G., “Bizden kaçıyor. Yüzümüze bile bakmıyor. Ben babası olduğum halde benden bile kaçıyor. Yaşadığı şeyin tesiri hâlâ üzerinde var. Acaba başını belaya mı sokacak? Aklıma bu sorular geliyor” dedi.

ÇOCUK CEZAEVLERİ KAPATILSIN
F. O’nun avukatı Sevil Aracı da cezaevi idaresinin göz yumması ile F.O.’nun hayatının alt üst olduğunu, yaşadıklarının etkisi ile doğru kararlar veremeyen çocuğun defalarca cezaevine girip çıktığını, halen Osmaniye T Tipi Cezaevinde olduğunu söyledi. Verilen tazminatın yeterli olmadığını ifade eden Aracı, kararı üst mahkemeye taşıyacaklarını dile getirdi. Devletin denetimindeki çocuklara, kadınlara yönelik her türden kötü muamelenin önüne geçmek için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olduğunu ifade eden Sevil Aracı, F.O.’nun koğuştan alınmak için defalarca talepte bulunmasına rağmen bu talebinin nedeni araştırılmayarak ve olayın kameralar önünde olmasına rağmen görmezden gelinerek şiddet ve tecavüze göz yumulduğunu ifade etti. Verilen tazminat cezasını yeterli bulmadıklarını ifade eden Aracı, çocukların ruhsal bütünlüklerini bozan, eğitimlerini etkileyen tutuklamanın önüne geçmek için çocukların tutuklu yargılanması uygulamasına son verilmesini istedi.

NE OLMUŞTU?
F. O. her fırsatta görevli personele kendisini koğuştan almalarını, koğuş içerisinde şiddet gördüğünü söylemiş ancak taciz ve tecavüz olaylarından korktuğu için bahsetmemişti. Ancak Cezaevi görevlileri F.O.’nun talebi karşısında kayıtsız kaldı. Ona şiddetle cevap verdi. 17 Şubat 2014 tarihinde gerçekleştirilen son tecavüz olayından sonra artık dayanamayarak bağırınca idare olaydan haberdar oldu.

GÖREVLİLER KAMERAYI GÖRMEDİ, İDARE KAYITSIZ KALDI

Soruşturma sürecinde ise F. O’nun bütün çabalarına rağmen cezaevi idaresinin ve gardiyanların olaya kayıtsız kaldığı ortaya çıktı. M. A’nın tecavüz ederken tuvaletin camını gazete kağıdı ile kapattığı tespit edildi. Sadece havalandırma alanını kaydetmesine rağmen tecavüz olayından önceki on gün boyunca F. O’nun koğuşta bulunan mahkumlar tarafından dövüldüğü, aşağılandığı ve taciz edildiği kayıtlarda görülüyordu. F. O’nun hiçbir talebinin cezaevi yönetimi tarafından dikkate alınmadığını o dönem konuşan gardiyanlar da anlatmıştı. F. O. tutuklu kaldığı sürede tekli bir hücrede tutuldu, kendisine psikolojik-sosyal bir destek sunulmadı.

SORUŞTURMAYI CEZAEVİNDEN SORUMLU SAVCI YÜRÜTTÜ

Olayın faili durumunda olan tutuklu M.A. hakkında çocuğa yönelik nitelikli cinsel istismar suçundan dava açıldı. Ancak aynı koğuşta bulunan diğer mahkumlar ve görevli infaz koruma memurları ve idareciler hakkında yapılan soruşturmada takipsizlik kararı verildi. Daha sonra skandal bir gelişme olarak olaya ilişkin soruşturma yürüten Cumhuriyet savcısının aynı zamanda olayın cezaevinden sorumlu cumhuriyet savcısı olduğu ortaya çıktı. Olayla ilgili kendi sorumluluğu da tartışmalı konumda olan savcı kendisinin denetlemekle yükümlü olduğu alanda kamu görevlileri hakkında soruşturmaya yer olmadığına karar vermişti.
İlgili haberler
İstismar ettiği öğrenciyi cezaevinden tehdit etti!

Sistematik olarak kız öğrencileri istismar eden öğretmen, istismar ettiği öğrenciye kaldığı cezaevin...

GÜNÜN RAKAMI: 3 ayda 108 çocuk daha annesiyle ceza...

Adalet Bakanlığı cezaevindeki hamile tutukluların durumuyla ilgili ‘bilgisi olmadığını’ açıkladı.

Erdoğan istedi müftülere nikah yetkisi verildi!

Kadınların tepki gösterip geri çekilmesini istediği müftülere nikah yetkisini de içeren Nüfus Hizmet...