Barakaları yıkılan roman kadınlar: Niye bize insanca kalacak barınma yerleri verilmiyor?

Hanife, Roman olması nedeniyle ayrımcılığa, yoksulluğa, eşitsizliğe maruz kalıyor, bulduğu güvenceli işlerde olumsuz dönüş alıyor. MS hastası olan Hanife, tedavisini de sürdüremiyor.

İzmir Konak’a bağlı Yenişehir ve Hilal mahallelerinde daha çok Romanlar yaşıyor. Haftalık ya da günlük işlerle geçimlerini sağlamaya çalışan mahallelinin en çok istediği şey güvenceli bir iş.

Tatil beldelerinde tatilcileri güneşten koruyan hasır şemsiyelerin ardı emek dolu. Ancak o şemsiyeleri yapan Roman kadınlar ne emeğinin karşılığını alabiliyor ne de güvenceli kalacakları yere sahip.

Bugün 8 Nisan Dünya Romanlar Günü. Çekmeköy’de iki çocuklu Roman bir ailenin evine konuk oluyoruz. İki göz odalı evlerinin kirası 600 lira, Tek gelirleri ise 600 lira engelli maaşı...

Roman Diyalog Ağı pandemiyle geçen bir yılda Roman kadınların durumuna dikkat çeken 8 Mart'a ilişkin bir değerlendirme yayımladı.

Çanakkale’de faaliyet gösteren Sosyal Dışlanmayı ve Ayrımcılığı Önleme Derneği Başkanı Hüseyin Çay, Dardanel’e iş başvurusu yapan roman kadınlara yönelik ayrımcılık yapıldığını iddia etti.

İstanbul Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Nail Noğay, ‘Evde kal’ çağrılarını eleştiren kadının paylaşımını alıntılayarak ‘Geber’ yazdı. Noğay tepkiler sonrası görevden alındı.

Çoğunlukla çiçekçilik, hurdacılık, seyyar satıcılık yapan Romanlar, koronavirüs salgınıyla birlikte neredeyse açlığa mahkum hale geldi. Hacer Foggo Roman kadınların ve çocukların durumunu anlattı.

Roman kadınlar işte bu dertleri taşıyor: Yoksulluk, şiddet, taciz, eğitimsizlik, erken evlilik, çocuklar, ekmek parası derdi...

Annesiyle hurda ya da çiçek toplamaya gidecek... Küçük kardeşine bakacak... Temizliğe gidecek...Ve Sıla “evde bir boğaz eksilsin diye” belki de küçük yaşta evlendirilecek...

Romanların, Roman olmayanların birlikte yaşadığı Kuştepe kadınlar için Trumptower’ın gösterişi arkasındaki yoksulluğu, acıyı, kimsesizliği, elden hiçbir şey gelmemeyi temsil ediyor.

15 yaşından beri ayaklarına kara sular inene kadar çalışıyor. Çalışmak neyse de Duygu’yu en çok inciten ne biliyor musunuz? ‘Roman olduğumuz için insanların bakışı farklı, hırsız muamelesi yapıyorlar’

Kokina çiçeği tezgahlarda yerini aldı. Peki bu çiçeğin güzel görüntüsünün ardındaki zorluğu biliyor musunuz? Roman kadınların emeğiyle tezgahlara gelen kokinayı Çiçekçi Selda anlatıyor.

Roman kadınların derdi işsizlik ve erken evlilik olduğu kadar okuyamamak da. Romanların okuma-yazma oranı oldukça düşük olan Roman halkı arasında erkeklerle kadınlar arasındaki uçurum da dikkat çekici

Yılanlar, çıyanlar arasında sert kamışları kesip sırtlarında taşıyor, güneşe yayıyorlar. Kuruyanı ilmek ilmek örüp, ikisi anca bir ekmek parası karşılığında satıyorlar. Sepetçi kadınların hikayesi...

Nazi Almanyası’nda katledilen 350 bin Çingene için duyulan acıyı anlatan ‘Djelem djelem’i dinlerken şarkıyı ilk kez dünyaya duyuran ‘Roman Müziğinin Divası’ Esma Redzepova’yı da yakından tanıyalım mı?

Yeni taşındığı mahallede kağıt işçisi kadınlarla tanışıyor Filiz. Mahallenin bir yarısı lüks konutlarla diğer yarısı kağıt işçilerinin derme çatma evleriyle dolu... Ve ayrımcılık hikayeleriyle!

Sevgili Sennur Sezer'in bu fotoğrafa yazdığı bu güzelim cümleler ışıl ışıl parlatıyor kadınların ve çocukların gülüşünü... Çok özledik onu ve cümlelerini...

Dersim'den kadınlar canlı yayında referandumu konuşuyor. Ayrıca 8 Nisan Dünya Romanlar Günü'nde Türkiye'nin ilk roman kadın derneği Roman Kadınları Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneğindeyiz...