DERGİMİZDEN

10 Ekim 2015’te Ankara Garı’nda IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı saldırıda yaşamını yitiren arkeoloji öğrencisi Dilan Sarıkaya’nın annesi Nesligül Sarıkaya’dan mektup var...

Malatya’dan engelli bir kadın soruyor: ‘Engelli bireylerin sosyal hataya katılma ve hayatın içinde bulunma hakkı yok mu, yerel yönetimler engellilerin hayatının neresinde?’

‘Anladım ki, her gün öldürüldüğünü duyduğumuz kadınlar bir anda öldürülmüyor! Katil ceza alsa bile Gülsüm geri gelmeyecek. Devlet bunları telefi edebilecek mi?’

Emekli maaşıyla çocuk okutmaya çalışan velilerin isyanını Ankara’dan bir kadın anlatıyor…

‘Komşu bir çanta verdi, kızım çok ağladı eski diye. Oğlum da çok üzüldü, biraz haylazdır, eşyalarını sürekli kaybeder. ‘Artık dikkat ederim, hiçbir şeyi kaybetmem. Kardeşime yeni çanta al’ diyor.’

Nereye, nasıl yeteceğimizi şaşırmış durumdayız. Devlet okulları devlet okulu olmaktan çıkmış, bir nevi haraç kesen ağaların toplandığı kocaman binalara dönmüş durumda.’

Siz de kendi ayakları üstünde duran, pes etmeyen, bulunduğu zorlu koşullarda hayata başkaldıran güçlü kadınların hikâyesine şahitlik etmek ister misiniz?

Hangi bölgede, hangi coğrafyada olursak olalım hangi ırktan olursak olalım konuştuğumuz, çözüm önerilerimizle birbirimizin hayatlarına ortak olduğumuz bir dünyaya pencere açıyor yine Ekmek ve Gül.

Ekmek ve Gül olarak eylül 2022 sayımızda ‘Okullarda 1 öğün sağlıklı, ücretsiz yemek her çocuğun hakkı’ kampanyasının ülkenin dört bir yanına yayılması için sesimizi hep bir ağızdan yükseltiyoruz.

Yerel yöneticilere, en alttan en üste sağlık ve eğitimden sorumlu devlet yetkililerine bu sesi duyuralım! Birlikte başarabiliriz. Okullarda bir öğün ücretsiz yemek haktır!

Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneğinin mayıs ayında başlattığı kampanya boyunca stantlarla, toplantı ve ziyaretlerle çalışma yürüten kadınlar bu talebin aciliyetini ortaya koruyor.

Hayatımız hep bir şeylerden kısmakla geçti, artık çocuklarımızın beslenmesinden de kısmak zorunda kalıyoruz. Çünkü açlık sınırının altında yaşıyoruz. Bizim çocuklarımızın da hakkı sağlıklı beslenmek…

Devlet bütçesinden patronlara verilen paylar, iş eğitime gelince ne hikmetse olmuyor. Bunun yükünü çeken öğretmen, veli ve öğrencilerin yaşadıklarını Sultan Öğretmen anlatıyor...

Türkiye’nin her köşesinde beslenmesi yeterli olmayan okula beslenmesiz gelen binlerce çocuk var. Olmayan, olduramayan, iki gün koysa üç gün beslenme koyamayan binlerce ev var bu ülkede…

‘Maddi durumu olmayan çocuklar evden bile beslenme götüremezken okulda nasıl para verip öğlen yemeği yiyecek? Tek maaşlı ebeveynler nasıl gelecek verecek evlatlarına?’

İzmir’de büyük bir hastanede temizlik işçisi olan kadın, çevresindeki işçilerin okul açılmasına günler kala artan kaygılarını anlatıyor...

Çocuklarıma çikolata almamak için onlarla markete girmekten kaçınır oldum. En ucuz zincir marketlerde bile bir defter 40 liradan başlıyor. Ne yapalım, çocuklarımızı devletin yurtlarına mı terk edelim?

‘Bakım yükünü bu kadar ağırlaştıran mekanizmalar yeniden düzenlenmeli. Kreşler artırılmalı, küçük çocuğu olan anneler yöneticilerin iki dudağının arasındaki günlük keyfi tutumlara bırakılmamalı.’

Adana’da yoksul ailelerin kız çocuklarının geldiği bir meslek lisesinde öğretmenlik yapan Berrin Hoca anlatıyor: Geçim derdi kız çocuklarının eğitim hakkını nasıl etkiledi?

Üniversite hayalleriyle başka bir dünyanın kapılarını aralama heyecanı yaşaması gereken gençler üniversite kapısından daha girmeden sorun silsilesine boğuluyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.