Son bir ayda ülkemizde kızamık hastalığının yaygınlaşması, ardından Sağlık Bakanlığının 81 il valiliğine ve il sağlık müdürlüklerine gönderdiği genelge benim bu mektubu yazmamı daha zorunlu hale getirdi. Bildiğiniz gibi aylar öncesine Mustafa Kemal Mahallesi bölgesinde bulunan aile sağlığı merkezimiz “depreme dayanıklı değil” gerekçesiyle kapatıldı. Gösterilen tepkiler üzerine Deniz Gezmiş Parkı’na bir konteyner konularak aile sağlığı merkezi hizmeti verilmek istendi. Bu utanç verici duruma kimse inanmadı. Aile sağlığı merkezleri bir anlamda semt poliklinikleridir. Aile sağlığı merkezimiz için açtığımız imza kampanyası devam ediyor. Eskiden sağlık ocakları aşı yapımıyla hastalıkların tanı ve tedavisinde önemli rol oynuyorlardı. AKP, hükümeti boyunca günden güne sağlığı paralı hale getirdi. Böylece her mahallede özel hastaneler mantar gibi türemeye başladı. Aile sağlığı merkezleri bizim can simidimiz durumundaydı. Başımız ağrısa, şekerimiz yükselse, iğne ve tahlil yapma ihtiyacı duysak hemen bu merkezlere gidip, tedavi olma şansımız vardı. MHRS üzerinden raporlu ilaç yazdırma, tıbbı tahlil yapma, reçete yazdırma ya da randevu almak için çırpınmak zorundayız. Doğum kontrol uygulanması çerçevesinde istenmeyen gebeliklerin için koruyucu önlemlerin alınması için bir uygulama yok. Spiral, kondom, doğum kontrol hapları, HPV aşısı gibi ücretsiz hizmetlerin hiçbiri artık yok. Tifo, verem, tetenoz, difteri gibi hastalıklarla mücadele çerçevesinde sağlık taramaları ve aşı kampanyaları da artık yapılmıyor.
Bulaşıcı hastalıklar kol geziyor. Kızamık çocuklarımızı, torunlarımızı tehdit ediyor. Bunun için koruyucu önlem alınmış değil ve hatta aşı kampanyası bile başlatılmamış vaziyette. Kızamık salgını tehdidi tüm anneleri korkutuyor. Biz parasız sağlık talebimizi ve aile sağlığı merkezimizin daha büyük bir yerde hizmet verir hale gelmesi için mücadeleyi büyütmek istedik ve bir imza kampanyası başlattık. Başlattığımız imza kampanyasını okulların açılmasına yakın bir tarihte daha genişleterek kitlesel eylem ve etkinliklerle dönüştüreceğiz. Sağlık emekçilerinin örgütleri ve sendikalarıyla, mahalle muhtarları ile, yöre dernekleri ile dayanışma içinde olarak aile sağlığı merkezimizin açılması, devlet hastanesine bağlı bir ek binanın yapılması ve tam teşekküllü bir polikliniğin açılması için mücadelede kararlıyız. Tüm Mustafa Kemal Mahallesi’ndeki kadın emekçilerle sağlık komiteleri kurmak için aydınlatma etkinlikleri ve toplantıları yapamaya devam edeceğiz.
Fotoğraf: Canva Pro Kolaj
İlgili haberler
Mahallemizdeki ASM’yi nasıl tekrar açacağız?
İktidarın sağlık politikaları birçok halka hizmet veren devlet hastanelerinin bir kısmını işlevsiz h...
Uyku bozukluğu üzerine notlar: Depremin sebep oldu...
Yaşanan deprem sonrasında stres, kaygı ve korkunun, bölgede ve dolaylı olarak etkilenmiş kişilerde u...
Bitkisel kozmetik hakkında notlar…
Bitkisel kozmetik deyince aklınıza aktarlardan uçucu yağ olarak aldığınız esans yağlar geliyorsa maa...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.