Merhaba Ekmek ve Gül okuyucuları;
24 yaşımda ve çalışan bir kadınım. Her gün işten eve dönerken hava karanlık olsun olmasın günün yorgunluğu kendisini kaygıya ve korkuya bırakıyor. Her akşam otobüsten iner inmez koşar adım eve varıyorum. Çünkü sürekli takip edilme, taciz edilme ya da bir erkek zarar verecek endişesi taşıyorum. Her gün peşimden yürüyen bir erkeğin potansiyel saldırgan olduğu fikriyatı sarıyor beni. Bunun nedenini de az çok kavrıyorum aslında bazen cesaretime sarılsam da koşar adımlardan geri tutamıyorum kendimi. Eve girdiğimdeyse muhteşem bir rahatlama ve özlediğim güven duygusuna kavuşuyorum. Bunu yaşayan sadece ben olmadığımı biliyorum. Ülkenin hatta dünyanın dört bir yanında kadınların bu korkuyu yaşadığını biliyorum. Hem de her gün. Çünkü hiçbir güvencemiz yok hepimiz farkındayız. Bize bir erkeğin saldırısı olsa bile adalete ulaşamayacağımızın farkındayız, bu büyük bir çaresizlik. En çok da bu çaresizlik korkutuyor.
Daha birkaç hafta önce 20 yaşındaki bir kadın evinin olduğu apartmanda merdivenleri çıkarken arkasından gelen bir erkeğin şiddetine uğradı. O erkek bu sabah serbest bırakıldı. Olaya ilişkin “suçsuzum, sarhoştum” dedi. Bu kadar basit işte... Ama mesela beni ‘başıma bir iş gelmesin’ diye beni arayan, yol boyunca konuşan endişe dolu annem için o kadar basit değil, ya da eve varana kadar o korkuyu yaşayan ben ve yüz binlerce kadın için o kadar basit değil!
İlgili haberler
Flört şiddeti nedir?
Kadınlar için korkutucu bir deneyim! Korkmayın... Ama flört şiddetinin şiddete açılan kapılarından b...
Şiddete uğradığınızda neler yapabilirsiniz?
Şiddete uğrama ihtimaliniz varsa ya da şiddet dolu hayatınızı değiştirmek istersiniz ihtiyacınız ola...
Çağımızın şiddeti: Dijital şiddet
Teknolojik araçlar kadını küçük düşürmek, cezalandırmak, denetlemek için kullanılıyorsa bu dijital ş...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.