Emek Partili kadınlar olarak 8 Mart’a giderken işçi kadın buluşmaları gerçekleştiriyoruz. Bu çerçevede Ankara Yenimahalle’de gerçekleştireceğimiz buluşma öncesi tek tek ev ziyaretleriyle işçi kadınları buluşmaya katılmaya ve birlikte çözüm üretmeye çağırıyoruz. Zaten çağrımızda da “Sorunlarımızı, dertlerimizi, çözüm yollarımızı birlikte konuşmak için birlikte olalım” diyoruz. Buluşma öncesi gerçekleştirdiğimiz sohbetlerde işçi kadınların özellikle işyerlerinde yaşadıkları sorunların ne kadar da ortak olduğunu görüyoruz. Çok düşük ücretlere, güvencesiz ve çok fazla çalışan kadınların kazandıkları mutfak masraflarına bile yetmiyor.
Krizle birlikte geçinmek ise neredeyse imkansız ve hiçbir hakkını kullanamıyor kadınlar. Diğer yandan daha iyi çalışma şartları için örgütlenmelerine de izin verilmiyor. Bunca sorun ve sıkıntı içinde 25 Şubat Pazartesi günü Batıkent Meydan AVM 1. katta yapacağımız buluşmanın işçi kadınların sorunları konuşmak ve çözüm üretme noktasında önemli olduğunu düşünüyoruz. Ve buluşmaya Yenimahalle’de yaşayan işçi kadınları çağırıyoruz. “Neden bu buluşmaya katılayım ki, ne yararı olacak” diye düşünüyorsanız, bu buluşmaların önemini anlatmak için öncesinde gerçekleştirdiğimiz ev ziyaretlerinde tanıştığımız, sorunlarına, yaşamlarına tanıklık ettiğimiz işçi kadınlardan bahsetmek istiyorum sizlere. O kadar çok fazla birbirine benzeyen sorunumuz var ki bu açıdan çözümü de “Gelin, birlikte konuşalım, tartışalım” diyoruz.
‘ARTAN İŞ YÜKÜNE RAĞMEN ZAM VE SİGORTA YOK’
Evinin kapısını çaldığımız kadınlardan birisi 51 yaşında, bir pastanenin mutfak kısmında 1200 lira maaşla çalışan Selma Yılmaz. Yaklaşık 3 senedir çalışan Yılmaz, sigortasız çalışan bir işçi. Pastanedeki işinden önce bina temizliği yaparak geçimini sağlamış. Ancak sağlık sorunları sebebiyle bu işi bırakarak pastanede çalışmaya başlamış. İşe başlarken yalnızca yemek yapmak üzere anlaşmasına rağmen zamanla işveren pastanenin birçok işini Selma’ya yüklemiş ve Selma buna rağmen herhangi bir zam veya sigorta hakkı alamamış. 350 TL kirası olan sobalı bir evde yaşayan Selma’nın eşi belediyede temizlik işçisi olarak çalışıyor. Ancak evin fatura, kira ve mutfak masraflarının tümünü Selma karşılıyor ve kazandığı 1200 lira bu harcamalara çok zor yetiyor. Bir diğer kadın ise Gülseren. Gülseren de mutfak elemanı olarak asgari ücretle çalışan bir işçi. Daha önce bir üniversitenin yurdunda çalışırken işten çıkarılmış ve şu anda çalıştığı iş yerinde de iş güvencesinin olmadığından bahsediyor bize. Yaşam koşulları zorlaştığı için aldığı maaşın geçinmeye yetmediğini belirtiyor. Pınar ise bir matbaa işçisi. 9 yıldır çalışmasına rağmen kriz sebebiyle hiçbir hakkını alamadığını belirtiyor.‘KADRO VERMEDİKLERİ GİBİ SENDİKALI OLMAMIZA DA İZİN VERİLMİYOR’
Ankara'da bir hastanenin yemekhanesinde taşeron işçi olarak çalışan Sevda Soysal, 10 yıldır aynı hastanede çalışıyor. Sevda önceki yıllarda ev temizliğine gitmiş, daha sonra altı sene temizlik işçisi olarak kız öğrenci yurdunda çalışmış. Çocuklarını bırakacağı uygun bir kreş bulamadığı için çalışma hayatına bir süre ara vermek zorunda kalmış. Şu anda çalıştığı iş yerinde asgari ücretle çalıştığını ve kadroya geçemediği için zam haklarının olmadığını belirtiyor. Ayrıca birlikte çalıştığı arkadaşlarıyla sendika üyesi olmak istediklerini hatta sözleşme imzaladıklarını ama taşeron şirket onaylamadığı için sendika üyesi olamadıklarını belirtiyor. Bu durum Sevda’nın mesai ücretini eksik almasına, maaşının belirli bir gününün olmamasına ve her an işten çıkarılma korkusu yaşamasına sebep oluyor.‘YATAĞA AÇ GİTMEDİĞİMİZDE SEVİNİYORUZ’ DİYEN MEVLİDE
Mevlide, apartman temizliği yaparak geçimini sağlayan bir kadın. Yaklaşık 6 binanın temizliğinden sorumlu olan Mevlide, ortalama 500 lira kazanıyor. Sigortasız çalışan Mevlide, emekli olamayacağından yakınıyor. Eşi de özel bir şirkette çalışırken kriz bahanesiyle işten çıkarılmış. Şu an eşinin işsizlik maaşıyla ve kendisinin kazandığı parayla geçinmeye çalıştıklarını söyleyen Mevlide, özellikle artan kriz koşullarında geçimlerini zor sağladıklarını belirtiyor. Ayrıca çalıştığı işin fiziksel zorluğunun yanında aldığı ücretin oldukça az olduğunu söylüyor. Özellikle ev kredisi, çocukların masrafları, faturalar, artan mutfak harcamaları derken geçinmenin oldukça zorlaştığını vurguluyor. Ayrıca Mevlide ekonomik krizin sebeplerini “Cumhurbaşkanı ve Başbakan halkın olur ancak ikisi de bir partinin halkı düşünen yok.” diyerek açıklıyor. Mevlide ‘Artık yatağa aç girmediğimizde seviniyoruz’ sözleriyle içinde bulunduğu durumu aslında anlatıyor.NURAY: ‘NE EVİ GEÇİNDİRİYORUZ NE ÇOCUKLARIN İHTİYAÇLARINI KARŞILAYABİLİYORUZ’
Kapısını çaldığımız bir başka kadın ise Nuray. 40 yaşında ev işlerinde çalışmaya başlayan Nuray, yaklaşık altı aydır çalışıyor. Haftada bir gün, günlük 150 TL ücret karşılığında ev temizliğine gidiyor, aynı zamanda evde kozmetik ürünleri satıyor. Eşi belediyede işçi olan Nuray, artan kriz koşullarının etkisiyle eşinin ve kendisinin kazandıkları ücretin ne ev geçindirmeye ne çocuklarının ihtiyacını karşılamaya yettiğini vurguluyor. Önceki yıllarda şimdiki kadar zorlanmadıklarını, çalışmaya başlama sebebinin de ekonomik kriz olduğunu belirtiyor.KALP RAHATSIZLIĞI OLAN NİLÜFER ÇOCUKLARIN OKUL MASRAFLARI İÇİN ÇALIŞMAK ZORUNDA
Nilüfer ise Yenimahalle’de bir balıkçının mutfağında çalışıyor. Asgari ücretin biraz üstünde maaş alan Nilüfer, kalp rahatsızlığı olmasına rağmen çalıştığını çünkü çocuklarının okul masraflarının arttığını belirtiyor. Çalıştığı iş yerinin sezona dayalı olması sebebiyle yazları çalışamadığını söylüyor. Ancak sezon boyunca özellikle çocuklarının masraflarını ve evin mutfak harcamalarını karşılayabilmek için çalışmak zorunda olduğunu belirtiyor. Özellikle ekonomik krizle birlikte çalışmamanın mümkün olmadığını vurguluyor.İlgili haberler
Yenimahalle’de kadınlarla bir seçim sohbeti
Yenimahalle’de bir gecekondu mahallesinde kadınlarla bir araya geldik. Kadınlar seçimler için kararı...
İşçi kadınlar Yenimahalle’de buluşuyor
Ankara Yenimahalle’deki Emek Partili kadınlar, işçi kadınları buluşmaya, bir arada olmaya, sorunları...
BORKAD’lı kadınlar 8 Mart'a hazırlanıyor:Krize, şi...
Bornova Kadın Dayanışma Derneği (BORKAD), bir yandan faaliyetlerine devam ederken bir yanda da yakla...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.