TÜSİAD’ın araştırmasına işçi kadınlardan yanıt : Peki ya fabrikalar?
TÜSİAD ve TÜRKONFED’in pandemi sürecinden çalışan kadınların daha çok etkilendiğine dair yayımlanan araştırmasını TÜSİAD’a bağlı Koç şirketlerinde çalışan metal işçisi kadınlarla konuştuk.

Geçtiğimiz günlerde Ekmek ve Gül portalında TÜSİAD ve TÜRKONFED patron örgütlerinin pandemi sürecinden çalışan kadınların daha çok etkilendiğini ortaya koyan araştırmaya dair bir yazı yayımlandı. Araştırma sonuçlarında, kadınların evdeki çalışma yükünün, şiddetin, stresin ve işsizliğin daha da arttığını gösteren sayısal veriler var. Üstüne de kadınların savaştan, krizden, doğal afetlerden erkeklerden daha çok etkilendiğini söylüyor. Biz de bu durumu TÜSİAD’a bağlı Koç şirketlerinde çalışan metal işçisi kadınlarla konuştuk. Kadınların bu araştırmanın sonucuna dair söyleyecekleri farklı bir şey yok elbette. Çünkü bunu yaşayarak tecrübe ediyorlar. Fakat patronların bunları önlemek için yaptıkları ne var kısmında kocaman bir boşluk olduğu mevcut bir durum.

‘İŞÇİLERİN SAĞLIĞI İÇİN ÖNLEM YOK’

Ayşe’nin iki çocuğu var. Kocası da işçi. Şöyle anlatıyor: “Pandemi başladı, bir süre bayağı sıkı tuttular her şeyi önlem bakımından. Biz başta ‘Koç farkı işte’ dedik. Sonra meselenin sadece üretimin devam etmesi için alınan önlemler olduğunu anladık. Kadınlar için birçok araştırma yapılmış, bunları niye yaptıklarını anlamadık. Sorunu ortaya koymuşlar peki çözüm ne? Koca bir muallak. Çünkü pandemi döneminde bize ait herhangi bir önlem görmedik biz. Her şey neredeyse aynı. Tek fark sadece maske ile çalışmak. Amir anlayışı aynı anlayış. Peki mobbing ne olacak? ‘Hadi hadi’ler, sayıyı yükseltmek için onca bağırış çağırış…”

‘YORGUNUZ DİYE VARDİYA MI AZALTTILAR?’

Sevda ise şöyle anlatıyor: “Okulların durumu belli, çocuklar evde, eşim de çalışıyor. Temizlik arttı, yemek derdi arttı. Stres arttı, çok doğru araştırmalar. Kocama makineye bir bulaşık dizdirmek bile kriz. Şimdi buna bu araştırmayı yapanların çözümü ne? Bu dönemde kaç arkadaşım boşandı. İşe gözü mor geldi. Bilemezsiniz. Yorgun, uykusuz zaten üç vardiya. Kadınlar çok yorgun diye gece vardiyasını mı kapattılar? Yok. Fazla para mı verdiler? Yok. Çocuklar için yaptıkları ne var, hiçbir şey. Online doktor görüşmeleri filan var arada, reklam geliyor. Bir işçi katılmış mıdır peki? Hiç katılan görmedim, duymadım.”

‘FABRİKALARDA ŞİDDET, TACİZ, AĞIRLAŞAN İŞ YÜKÜ YOK MU?’

Hava ise; “Evin içini bilmez bunlar, orayı bir geç. Herkes kadınların bir şeylerden etkilendiğini söylüyor. Bu da çok ikiyüzlüce geliyor bana. Eee.. Çözümün ne peki? Araştırmanın ikiyüzlülüğü. Şurada şimdi Koç’a ait fabrikaların içinde taciz, şiddet, mobbing yok mu? Evdeki olanları araştırmış. Fabrikada pandemi döneminde iş yükü artmadı mı? Karantinaya gidenlerden dolayı onların işini kim yapıyor? Fazla mesai mesajları bile artık ricadan çıkmış emrivakiye dönmüş durumda. Peki, amirleri tarafından taciz edilen kadınlar... Bunlara çözüm var mı? Peki, kadınların regl dönemi, tuvalet kullanımı için ya da emzirme.. Hepsi üretimin devamı için birçok yerde hiçe sayılıyor. Bunlar şiddetin hangi türü acaba.”

Fotoğraf: Remy Gielling/Unsplash

İlgili haberler
TÜSİAD ve TÜRKONFED’den ‘salgının kadın çalışanlar...

TÜSİAD’ın ve TÜRKONFED cinsiyet eşitliği projelerindeki eşitlikle fabrikalarda neler yaşandığını anl...

Ne eski ne yeni, tek normal: İki sınıf karşı karşı...

Hükümetleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla örgütlü burjuva sınıfı bir yanda, sendikal örgütlüğü zayı...

Asgari Ücret, Azami Sefalet

Elif Turgut soruyor, Sevda Karaca 4 Aralık'ta başlayan asgari ücret görüşmelerini ve kadınlar üzerin...