Sosyal yardımlar yoksulluğa yama, alabilmek şiddetten kaçan kadınlara eza!
Kadınlara sosyal yardımın resmen boşandığında bağlanması, uzun süren boşanma davalarında kadınlara ağır mağduriyetler yaşatıyor.

Türkiye’de sosyal politikalar özellikle AKP iktidarıyla birlikte sosyal yardımlar kurgusuyla ele alınır oldu. Milyonlarca aile bugün yoksulluğa geçici bir çözüm olarak sosyal yardımları görürken sosyal yardımlar iktidar tarafından bir lütuf olarak sunuluyor.
Yoksulluğa bir yama olarak görülen, kadınları, çocukları, yoksul aileleri güçlendirmek bir yana bağımlı kılan sosyal yardımlarla yoksulluğun yükü de en çok kadınların sırtına yıkılıyor. Özellikle de çocuklarıyla kendilerine yeni bir hayat kurmaya çalışan kadınlar yardıma başvurdukları süreçte ve sonrasında neler yaşıyor?

‘İLLA ÖLMEM Mİ GEREKİYOR?’

Özellikle emekçilerin adeta yaşama savaşı verdiği Ankara’nın Mamak ilçesinin Tuzluçayır Mahallesi’nde Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğinde kadınlarla bir araya geliyoruz. Bu derneğe gelen, buranın bir parçası olan kadınların çoğu yaşamlarını birbirinin dayanışmasıyla sürdürüyor. Boşanma aşamasında olan, iki çocuğuyla birlikte yeni bir hayat kurmaya çalışan, güvenlik nedeniyle ismini değiştirdiğimiz Yasemin, çocuklarıyla birlikte ayakta durmaya çalıştığını, bir kadın olarak geçinemediğini söylerken şu soruyu soruyor: “Ne yapmamız lazım, bir erkeğe itaat mı etmemiz gerekiyor? Tek başına ayakları üzerinde durmak isteyen bir kadınım, çocuklarımın ihtiyaçlarını gidermek, çocuklarımı daha mutlu görmek istiyorum. Bütün kadınlar da bunu istiyor. Bir gün öldürülme korkusu yaşamasaydım ben de istemezdim yuvamı yıkmak, 9 senedir şiddet göre göre artık öldürmeye kasta girene kadar direndim. İlla ölmem mi gerekiyor?” Şiddetin artık çocuklarına kadar yansıdığını, ölse çocuklarının başkalarının eline kalacağı endişesi yaşadığını söyleyen Yasemin, “Kadınların, çocukların, hayvanların bu ülkede hiçbir değeri yok bütün hakların bize verilmesi gerekirken haklarımız ellerimizden alınıyor” diyerek öfkesini dile getiriyor.

‘BİR KADIN ERKEĞE MUHTAÇ OLMADAN HAYATINI GEÇİREBİLMELİ’

Yasemin birkaç ay önce sosyal yardıma başvurmuş, verecekleri yardımın ihtiyaçları için yetmese de buna çok ihtiyacı olduğunu söylüyor: “Yaşamak denirse buna yaşıyoruz. Evim kira, bir çocuğumu okuldan arkadaşlarım alıyor, diğerini ev temizliğine, gündelik işlere giderken yanımda götürmek zorunda kalıyorum. Sosyal hizmetin vereceği yardım 3 bin lira. 3 aydır bu yardımı bekliyorum, alacağım yardımı elektriğe mi, suya mı, kiraya mı, çocukların okul masraflarına mı vereyim bilmiyorum. Kim ararsa, nerede iş çıkarsa oraya gidiyorum. Aldığım para faturalara ancak yetiyor. Kapıcı dairesinde oturuyorum.  Binayı temizliyorum, elektriğini ödüyorum, bin lira da kira veriyorum.”
Sosyal yardım için denetçilerin evine gelerek inceleme yaptığını ifade eden Yasemin, “Dolaba, yatak odasına, eşyalarımıza baktılar. Uygun gördüklerini söylediler ama hâlâ herhangi bir karşılık alamadım. Boşanma resmi olarak da tamamlanmadı, tensip zaptı istediler. Bize verdikleri destek bir hediye ya da bir lütuf olarak görülmesin, bu zaten devletin vatandaşına yapması gereken bir görev. İnsanlar sadece kira ile cebelleşiyor, ihtiyacı olan tüm insanlara bu yardımın verilmesi lazım, eşit bir biçimde. Bugün asgari ücret bile yeterli olmazken 3 bin lira neyimize yetecek? Ayrıca belediyeye de başvurdum. İki çocuklu bir anne, hayatını yoluna koymaya çalışan bir kadın olarak kendimi birine adamak istemiyorum. Bir kadın bir erkeğe muhtaç olmadan hayatını geçirebilmeli. Devlet her türlü yanında olmalı kadının” diye konuşuyor. Başka bir kadın ise araya girip “Aslında ihtiyacı olmayan insanlar, durumu iyi olan aileler yardım kartı alıyor. Bunlara şahit oluyoruz” yorumunu yapıyor.

KADINLAR DAYANIŞMAYLA AYAKTA

“3 aylık süreçte başvurmadığım kapı kalmadı, her yere gittim ve Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği, buradaki kadınlar hem iş bulmam konusunda hem gittiğim yerlere yönlendirme konusunda bana çok destek oldu. Dernek kocaman bir aile gibi, buradaki kadınlar her türlü desteği veriyor. Bilmediğimiz konularda bizi bilgilendiriyor, yönlendiriyorlar. Barodan avukat talep edebileceğimi bile burada öğrendim, yolumu kolaylaştırdılar” diyen Yasemin kadın dayanışmasının kadınlar için en önemli dayanaklardan biri olduğunu vurguluyor.  

HURDA, PAZAR DÖKÜNTÜLERİ TOPLAYARAK İKİ TORUN BÜYÜTTÜ
Ümmü ise 1 yıldır yardım alıyor, oğlu cezaevinde, torunları kendisiyle birlikte, torunlarının anneleri yok. Yardım almak için çok uğraştığını belirtiyor o da. 50 yaşını aşmış, artık sağlık problemleri de baş göstermiş. “İki torunumu da kendim büyüttüm. Geçmişte hurda toplayarak geçimimi sağlıyordum. Pazarlara gidip döküntüleri alıyordum, ev temizliğine gidiyordum, yıllarım böyle geçti. Güveneceğim bir işim olmadı, temizlikten başka bir mesleğim yok. 2 tane çocuk büyüttüm. Birinci evliliğim iyi gitmedi ikinci kez evlendim, o da alkol problemi olan bir adam çıktı, sıkıntılar yaşadım. Sosyal yardım bağlanması için de çok uğraştım, 2 torunumun vasisi değildim, yetki belgesi almaya çok gittim, 8 yıl boyunca çok uğraştım sosyal hizmetlerin kapısını çaldım. 8 yılın sonunda vasi kazandım ve bir buçuk yıla yakındır sosyal yardım alıyorum. Hiçbir güvencem yok. Evim kira yıldır hem kendim hem torunlarım için mücadele ediyorum” diyor.
‘ÇOCUKLARIMIZA İMKAN SAĞLANSIN, OKUSUN, İŞ SAHİBİ OLSUNLAR’

Ümmü’ye bin 300 lira aile desteği bağlanmış. 3 ayda bir gelip kontrol ediyorlar evini, ameliyat olmuş 3 aydır da çalışamıyor. Çocuklar okula devam ediyor, torunları okusun diye elinden geleni yaptığını söylüyor. Eğitimlerine devam etmelerini istiyor. Devam ediyor Ümmü: “Bin 500 lira kira veriyorum, şu an gırtlağa kadar borca girmişim. 3 aylık kiram duruyor, ondan bundan borç alıp kapatmaya çalışıyorum, sosyal yardımlar kesilecek diyorlar, tabii bu benim için çok büyük bir kaygı. Verilen sosyal yardımlar adil değil. Bir mesleğim yok, okumam, diplomam yok, kültürüm yok. Ya çöp toplayacağım ya temizlik yapacağım ya pazardan eşya toplayacağım, başka ne yapabilirim? Çocuklarımız eğitimlerine devam etsin, iyi bir iş sahibi olsun, bize bir imkan sağlansın, insanlar çocukların okul masraflarını karşılayamaz halde. Devlet iş sağlasın ama emeğin karşılığını da versin. Bir dönem sağlık ocağında hizmetli olarak çalıştım, 350 milyondu geçiniyordum onunla, ama şimdi geçinmek mümkün değil. Kaldıramıyoruz bunları, bunalımın eşiğindeyiz.”

‘ŞÜKRET YOKSA BUNU DA ALAMAZSIN’ TEHDİDİ

Sosyal yardım incelemesi için geldiklerinde çok zorlanmış Ümmü: “Vereceğimiz bu kadar, onu da kesmeyelim. Sonra bunu da alamazsın, yine size iyi veriyoruz” karşılığını almış. “Kimse cebinden vermiyor bu yardımları bize” diyor ve bazen denetçilerin uygun davranmadığını da anlatıyor: “Geliyor, beni evde bulamazsa komşuların kapısını çalıyor. Komşularım benim durumunu bilmiyor, çocukların durumunu bilmiyor. Anne babası ile ilgili durumları bilmiyor, onların gözünde rencide ediyorlar bizi. Komşular soruyor: ‘Sosyal yardım geldi, bulamadı da ne olmuş ki bu çocuğa, ne oldu?’ Ben komşuma söylemek zorunda mıyım?  O komşum o çocuğun annesinin babasının durumunu bilmek zorunda mı? Bu çocukların hayalini kırmak değil mi? Gelir de vurursan kapısına, insanların hayatını burunlarını sokarlar. Devlet milletin vergileri ile veriyor, bizim de burnumuzdan getiriyorlar.”


SIĞILAMAYAN AİLE EVİ, TEK GÖZ EVDE YAŞAMAYA ÇALIŞMAK…

Sosyal yardım başvurusunda bulunmuş ve sonucunu bekleyen başka bir kadın ise eşinden ayrıldığını, çocuğuyla birlikte Kırşehir’e ailesini yanına gittiğini ancak orada yapamadığını dile getiriyor. Evliyken de derneğe geldiğini, ayrılınca da desteği yine dernekteki kadınlardan gördüğünü söyleyerek devam ediyor: “Sosyal yardımlarında hiç para almadım henüz. Başvuralı 3 ay oldu, bir kızım var, bina temizleyerek geçimimi sağlıyorum ancak sürekli sigortalı düzenli bir iş istiyorum. İŞKUR’a da başvurdum. Çamaşır makinem, televizyonum yok, tek göz oda bir evde oturuyorum. Çocuğum 8 yaşında, bir sürü isteği oluyor. Onun isteğini karşılayamadığım zaman çok üzülüyorum. Tek başıma ayaklarının üzerinde durmak istiyorum. Daha önce tekstilde çalıştığım, aşçı yardımcılığı yaptım, satış elemanlığı yaptım, devam etseydim keşke diyorum şimdi.”
Eşi inşaat işçiliği yapan 4 çocuklu bir kadın ise durumunu çok kötü olduğunu anlatıyor: “Çocuklara bakamıyoruz. Yardım istiyorum, ancak çocuklarıma bakabiliyorum. Aile desteği alıyorum bin 650 lira. Belediyeden süt yardımı alıyorum, günlük yaşamımızı çok zor sürdürüyoruz. Dernekten çocuklara için kıyafet alıyorum. Bir buçuk senedir Ankara’dayım, kapıcı dairesine taşındık, eşimin sağlık problemleri var, düzenli çalışmıyor Oturup ağlıyorum çocuklarıma nasıl bakacağım diye. Yardım eden insanlar olmasa geçinemezdim…”

‘YOKSULLUĞA DÜŞME KAYGISI KADINLARI ŞİDDETE MAHKUM ETMEMELİ’
Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği Başkanı Elif Sancı ise kadınların, özellikle kendilerine başvuran kadınların çok büyük bir yoksulluk içerisinde yaşadığını söylüyor: “Ev yok, eşya yok, bir gelir yok” diyen Sancı sözlerini şöyle sürdürüyor: “Kadınların çoğunun aileleri zaten boşanmayı desteklemiyor ya da ‘Kocandır başında duruyor işte’ diyorlar. Kadın boşanmayı seçtiğinde anında yoksulluk içerisine düşüyor. Bize ulaşsın ulaşmasın sosyal hizmetlere ulaşıyor. Biz zaten sosyal hizmetlere başvurmasını, o yolların hepsini tüketmesini sağlıyoruz, kadınları yönlendiriyoruz. Burada bu deneyimleri yaşayan birçok arkadaş da deneyim paylaşımı yapıyor. Kadınlara boşanması durumunda yardım bağlanıyor ancak 6 yıl süren boşanma davasına şahit olduk biz. Bu kadın 6 yıl boyunca ne yiyip ne içecek? Ne giyecek, nasıl, nerede barınacak? Eşyası olmayan, evi olmayan, evi olsa da yiyeceği olmayan kadınlar var. Çocukları da var. Kadınların en ihtiyacı olduğu anda devlet kadınların yanında olmalı, kadınları güçlendirmeli, boşanma aşamasındaki bir kadın ya da boşanmayı düşünen bir kadın düşeceği yoksulluğu göz önünde bulundurarak şiddete mahkum olmamalı, şiddet yaşadığı evlerin içerisinde kalmamalı. Kadınlar açısından bu süreçler çok hızlı ilerlemeli, sonrasında da kadınlar içine düştüğü cendereden psikolojik ve sosyal açıdan güçlendirilmeli. Kadınların hiç bilmediği, dayanışma ile karşılaşmadığı, yalnız olduğu bir süreci yaşadığında içine girdiği çıkmazı düşünemiyoruz bile.”

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
AKP’nin seçim kozu: ‘Bize oy vermezseniz sosyal ya...

Her an “Yardımlarım kesilir” korkusu yaşamadığımız bir düzeni kurmayı istemenin cevabını sandıkta ve...

Kadınlar sosyal yardımlarla ayakta kalmaya çalışıy...

Yoksulluk katlanıyor, yoksunluk artıyor. Esenyurt Kıraç’ta kadınlar sosyal yardımlarla hayatlarını s...

Sosyal yardıma bak: 400 liralık kart, kıyafet için...

Eşi işsiz kalınca sosyal yardım için başvuran kadına, 400 liralık alışveriş kartı ve Gönül Elleri de...

Nafakayı sosyal yardıma dönüştürmelerine karşıyım,...

‘İki çocuk okutuyorum, ev kira ve asgari ücretle çalışıyorum, bu şartlarda nasıl geçinebileceksek? N...

Sosyal yardımlar yoksulluğa yama yapılıyor

Yardımlar adeta yoksulluğa yama yapılırken Prof. Dr. Meryem Koray, sosyal yardımların kadınları güçl...

Kadın politikası sosyal yardıma indirgeniyor

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesini değerlendiren Gülnur Elçik, bakanlığın sosyal yardım...