Hukuk öğrencisi kadınlar: Kadın cinayetleriyle değil başarılarımızla gündem olmak istiyoruz
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi kadınlar Avukat Dilara Yıldız’ın katledilmesine de önlenmeyen kadın cinayetlerine de tepkili.

2021 yılında 414 kadının ve istatistiklere yansımayan adını bilmediğimiz nice kadınların şiddete maruz kaldığını öğrenirken; 2022 yılına gireli birkaç gün olmasına rağmen kadına yönelik şiddet haberlerinin ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Kadını koruyacak yasaları ve politikaları sağlamayan ve her fırsatta haklarımıza ve hayatlarımıza saldıran devlet ve yargı mekanizması Avukat Dilara Yıldız’ın da ölümüne sebep oldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileriyle katledilen Dilara Yıldız cinayetine dair neler hissettiklerini ve neler düşündüklerini konuştuk.

‘ENDİŞELİYİM AMA KADIN MÜCADELESİ UMUT VERİCİ’

1. sınıf öğrencisi Damla Yaren Kandiya yaşadığı kaygı ve endişeyi şu sözlerle dile getirdi: “Her geçen gün kadın cinayetleri haberi ile uyanıyoruz; ne yazık ki şimdi de en temel hakkımız olan yaşam hakkının bir meslektaşımızdan alındığını sosyal medyadan öğrendim. 1. sınıf hukuk öğrencisi olarak aklımı meşgul eden şeylerin yaşam hakkı, yaşamak olması beni endişelendiriyor ve bu kaygıyı hiçbir kadının duymasını istemiyorum. Bir gecede hukuksuzca alınan bir kararla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı. Kadın cinayetlerinin, kadına yönelik şiddetin önünün açılmasına neden oldu. Politikacıların kadına yönelik gerici söylemlerinin olması, kadınlara yönelik tehditler vs. ve bunun karşısında alınmayan önlemler, yargının sus pus olması çaresiz hissettirdi. Kadın cinayetleri sadece Dilara’ya, Azra’ya Duygu’ya yapılmış değil bütün kadınlara yapılmış bir saldırıdır” derken kadın mücadelesinin endişelerini, çaresizlik duygusunu değiştirdiğini söyledi.

‘NEDEN KADINLARIN VAHŞİCE ÖLDÜRÜLMESİNE İZİN VERİLİYOR?’

Güne umutla ve neşeyle başlamak varken kadın cinayetleri haberleri ve binlerce sorularla uyandığını söyleyen 1. sınıf öğrencisi Aysel de devletin Dilara Yıldız ve öldürülen diğer kadınları neden korumadığı sorusunu sordu: “Avukat Dilara Yıldız, kendini öldürmekle tehdit eden ve bu yüzden hakkında defalarca kez şikayetçi olduğu şahıs tarafından ÖLDÜRÜLDÜ. Dilara şikayetçi olmuşken, bu kişi hakkında uzaklaştırma kararı çıkmışken peki devlet Dilara’yı neden koruyamadı? Hiçbir kadının yardım çığlıklarına kulak asılmadığı gibi Dilara’nın da sesi duyulmadı. Neden bizim ülkemizde her gün onlarca kadın korkunç bir şekilde cinayetlerle yaşamını yitiriyor? Neden kadınların vahşice öldürülmesine izin veriliyor? Her gün sevgilisi, nişanlısı, kocası denilen tanıdığı ve tanımadığı kişiler tarafından katledilen onlarca kadın var ve bu olanlara rağmen hâlâ üç maymunu oynayan yargı ve tepkisiz kalan bizler… Bu olaylara tepki göstermediğimiz, en ağır şekilde bu faillerin cezalarını çekmesini sağlamadığımız sürece kadın katliamı bitmeyecektir. Ben bir hukuk öğrencisi ve bir kadın olarak bu yaşananlar karşısında çok öfkeli ve üzgünüm. Bizler kadınlar olarak ülke gündemine artık böyle haberlerle gelmek istemiyoruz. Başarılarımızdan, gücümüzden, zekamızdan, hayallerimizden konuşulmasını istiyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.

BİR KADIN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNDE ‘SIRADAKİ BEN OLABİLİRİM’ DİYE DÜŞÜNÜYORUM
Sohbetimize yeni mezun olan stajyer Avukat Ekim ile devam ediyoruz. Ekim, Dilara Yıldız’ın heyecanla staj belgelerini getirdiği, ruhsatını aldığı Barodan son kez meslektaşlarının alkışlarıyla uğurlandığını dile getirirken şöyle devam etti: “Avukat Dilara Yıldız. Dilara şiddete karşı yasaları, yargıyı en ön sıradan bilen, bu uğurda başka kadınlar için de mücadele etmiş bir kız kardeşimizdi. Defalarca kendini koruması için yargıya başvurmasıyla birlikte fail Oktay Dönmez’e karşı uzaklaştırma kararı verilmişti. Ancak ne uzaklaştırma kararı ne de öldürüldüğü yerde bulunan polis memurları Dilara Yıldız’ın katline engel oldu. Bütün kadın cinayetleri gibi Dilara’nın ölümü de siyasal iktidarın bu cinayetleri görmezden gelmesinin, yargının adaleti temin eden nitelikte değil fail erkeklere destek verici nitelikte kararlar vermesinin sonucudur. Yakın zamanda Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’dan ‘Sadece Türkiye’de kadın cinayetleri işleniyormuş gibi bir algı yaratılıyor’ cümlesini duyduk, kendisi 280 kadının kadın oldukları için katledildiği 2021 yılının değerlendirme toplantısında sarf etti bu sözleri. Her gün bir kadının öldürüldüğü ülkemizde kendimi asla güvende hissetmiyor, bilakis her bir cinayetten sonra ‘sıradaki ben olabilirim’ diye düşünüyorum.” Umutsuz olmadığını; kadın hareketine, kadın mücadelesine inancının tam olduğunu, asla yalnız olmadığını ifade eden Ekim son olarak kadınların İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğini vurguladı.


İlgili haberler
Avukat Dilara Yıldız katledildi| Yasalara göz dike...

Avukat Dilara Yıldız, eski nişanlısı tarafından silah zoruyla getirildiği bir restoranda öldürüldü....

Avukatlar Dilara Yıldız için eylemde| İstanbul Söz...

Oktay Dönmez tarafından katledilen Avukat Dilara Yıldız için İstanbul Barosu önünde cenaze töreni dü...

Avukat Dilara Yıldız, son yolculuğuna uğurlandı, y...

Oktay Dönmez tarafından öldürülen Dilara Yıldız, memleketi Samsun’da son yolculuğuna uğurlandı. Yıld...