Uzun bir aradan sonra 6 Eylül itibarıyla salgının geldiği aşamanın ciddiyeti, yeni vaka sayılarının sürekli artıyor olmasının yarattığı kaygı ve tüm uyarılarımıza rağmen alınmayan önlemler ile birlikte çocuklarımız yüz yüze eğitim için okuldalar… Biz veliler; okulların bir an önce açılmasını, öğretmen ve öğrencilerin bir araya gelmesini, çocuklarımızın arkadaşlarıyla buluşmalarını tabii ki istiyorduk. Ancak salgınla mücadele belirli bir hedefe ulaşmadan, yeterli sayıda okul, derslik, öğretmen ve ek personel atanmadan her okulda bir sağlık görevlisi bulundurmadan değil. 6 Eylül itibarıyla başlayan yüz yüze eğitimin ardından koronavirüse yakalanan öğrenci sayısında artış yaşandı, bununla birlikte ülke genelinde öğrencilerin koronavirüse yakalanma sayısında gözlenen artış Bursa’da daha da fazla. Bursa'da 92 okulda kovid pozitif tespit edildi, 52 sınıf kapatıldı, 106 öğrenci ile 46 öğretmenin testleri pozitif çıktı. Bütün bu veriler ışığında şunu söyleyebiliriz ki, okullardaki tedbirsizlik vaka sayılarını daha da arttıracak gibi görünüyor.
ÇÖZÜM VAR AMA DİKKATE ALAN YOK!
40 kişilik sınıflarda 40 dakika ders yapılması, fiziki koşulların yetersizliği nedeniyle kimi okullarda ikili eğitim sisteminin uygulanması sonucu akşam saat 20.00’ye kadar çocuklarımız okulda kalıyor. Bu süreçte VELİ-DER olarak alınması gereken önlemleri ısrarla dile getirmemize rağmen Bakanlık önerilerimizi dikkate almıyor.
Biz diyoruz ki; ders saati süresi 30 dakika teneffüsler ise 10 dakika olmalı. Kalabalık sınıflar azaltılmalı, okullara giriş-çıkışlar kontrol edilmelidir. En az 100 bin öğretmen atanmalı, yardımcı personel sayısı artırılmalıdır.
Kalabalık sınıflar, yıkılan okullar, sosyal mesafenin yetersiz olması nedeniyle Bursa'da pandemi kontrol edilemez durumda. Aynı anda iki vakanın görüldüğü sınıflar karantina sürecine giriyor fakat Bursa'da sınıflar çok kalabalık, derslik ihtiyacının en yoğun olduğu il durumunda görünüyor. Sosyal mesafenin yetersiz olması nedeniyle Bursa'da alarm çalıyor. Örneğin; bir okulda 5 sınıf karantinada diğer okulda 7 sınıf karantinada, burada sağlıklı eğitim ve öğretimden ve sosyal mesafeden söz etmek mümkün değil. Burada alınacak önlemlerin en başında sınıfların seyreltilmesi geliyor. Bu seyreltme sabah 8’den akşam 20'ye kadar okulları açık tutarak değil, yeni derslikler yapılarak gerçekleştirilmeli.
Bilim kurulunun tavsiyesine göre 4 metrekareye 1 öğrencinin düşmesi lazım. Bizim sınıflarımız ise 450 kişilik sınıfın fiziksel kapasitesi yetersiz. Okullarda maske, mesafe ve hijyen tabelaları var, ama bazı okullarda maske dağıtımı, mesafe ayarlanması yok, hijyen içinse ne malzeme ne de görevli personel var.
Devlet okullarında önlemler alınmazken özel okullarda durum daha farklı. Eğitimin özelleştirilmesi ile devlet okulları ve özel okullar arasında fırsat eşitsizliği artarken bazı özel okullarda tüm önlemler alınırken bazı merdiven altı dediğimiz pek çok özel okulda da hijyen koşullarına, mesafeye uyulmadığı gözlemlendi.
ÇALIŞAN ANNELER İÇİN DURUM DAHA VAHİM
1 buçuk yıldan uzun bir süredir salgınla yüz yüzeyiz. Fakat bu dönemde hiçbir düzenleme ve tedbir alınmadı. Yeni derslikler yapılmadı, yeterli bütçe ayrılmadı, öğretmen ve yardımcı personel atanmadı. Okul servisleri yine denetlenmiyor ve ayakta öğrenci alıyorlar, mesafeye uyulmuyor. Artık salgın yokmuş gibi davranarak okullarda öğrencilerimizin hayatlarını tehlikeye atıyorlar. Karantinalı sınıflar her an artıyor. Çalışan veliler her an çocuklarının temaslı olup evde kalma endişesini yaşıyor, yıllık izinlerini bu süreçte çocuklarının yanında olmak için kullanıyorlar. İzin alamayanlar çocuklarını tek başına evde bırakmak zorunda kalıyorlar. Biz tekrar uzaktan eğitime geçilmesini istemiyoruz. Sürdürülebilir yüz yüze eğitim istiyoruz ama sağlıklı bir şekilde...
Bursa’da öğretmen ve velilerle görüştüğümüzde onlardan da önlemlerin yetersizliğine dair benzer söylemler alıyoruz.
Kız Lisesinde resim öğretmeni olan Hatice, “Sınıfta 1 vaka görülürse temaslı sayılıyor eğitime devam ediyorlar. 2 vaka görülürse tüm sınıf karantinaya giriyor online eğitim yapılıyor. Ama öğretmen temaslı sayılmıyor. Her sınıfa derse giriyor” diyor.
Öğrenci velisi Serap Aslan ise “İkili sistemde sabahçılar ve öğlenciler 10 dakika arayla derse giriyorlar sınıflar yeterince temizlenmiyor ve havalandırılmıyor” diyor.
Yine öğretmen bir arkadaşımız olan Aydanur ise “Çocuklar çok küçük, mesafe-maske-hijyen kurallarına uyamıyorlar. Hemen hemen her sınıftan 2-3 kişi öksürük, ateş gibi şikayetlerle okula gelmiyor. Veliler ancak ateş çok yüksekse test yaptırıyor. Pandemi hiç yokmuş gibi eğitim devam ediyor” diyor.
Öğrenci velisi olan Dilek ise “Kızımın ön sırasında oturan arkadaşı pozitif çıkmış. Bir kişi daha pozitif çıkacak diye korkuyorum. Çünkü sınıf olarak karantinaya girerlerse kızımı bırakabileceğim kimse yok. Zaten onu okutabilmek için çalışıyorum, önlemler alınmadığı için karantinaya girilirse kızım okula gidemeyecek ben de işe gidemeyeceğim. Ne yapacağımı bilmiyorum artık” diyor.
Fotoğraf: MA
İlgili haberler
Okullarda artan pozitif vakalar nasıl engellenebil...
Halk Sağlığı uzmanı Prof. Dr. Türkan Günay pandemide eğitim, okullardaki vaka artışlarının nedenleri...
Çocukların okula uyumu desteklenmeli
Normalleşme sürecinde öğrenci, aile ve öğretmen eksenli yapılacak her duygu/duygu düzenleme temelli,...
Öğrencilerimizin çoğu okula dönemedi: Ya işçi oldu...
Siyasi hesaplara göre şekillenmeyen, bilimsel, laik, ana dilinde ve parasız bir eğitim anlayışı haya...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.