Başka bir halı saha mümkün mü?
Diyoruz ki, başka bir halı saha mümkün. Kadınlar olarak takım kurabilir, “koymak” için değil keyif almak için maç yapabilir, futbolu şiddetin üretilmesine karşı taraf yapabiliriz.

Daha çocukken futbolun “erkeklik” dolu bir alan olduğu kafamıza vura vura öğretildi bana. Bizden önce ip atlamamız beklendi, dantelli çoraplarımızla. Harala gürele tek kale maç yapmamız değil. Geç saatlere kadar sokakta oynayamadık belki de. Annemiz bağırdı balkondan: “Aman ha laf söz olur!”

Çoğumuz bu dilin içine doğduk aslında. Toplum olarak kadın kelimesinin namusla, iffetle bir tutulduğu bu dile kayıtsız kalışımız da bundan. Bu yüzden futbolu sevdiğini söyleyen bir kadına ilk olarak ofsaytı bilip bilmediği, eğer takım tutuyorsa o takımın ilk 11’i soruldu. Kem küm etse; “Aman abi, kadınlarla olmaz bu iş”, “Futbol erkek oyunudur” ile başlayan cümleler kuruldu.

Öyle ki; aslında bu ayrımcı dilin mağduru olan kadınlar da bu mecrada var olabilmek için onların dilinden konuşmaya başladılar. İyi oynamadığını düşündüğü bir futbolcuya “Ayağa kalk da adam gibi oyna” diye tezahürat yaptılar. Böylece hem tribünde hem de sahada istenmeyen cinsiyet olmak yerine, güçlü olanın yanında yer almak zorunda kalarak, kendilerini kabul ettirdiler. 

Ya da aksine... Bu sporda varlık göstermeyi tercih bile etmediler. Ama boş koltuklarla bir tutulan “cezalı maç” uygulamalarının bir parçası olmaktan da kurtulamadılar.


FUTBOL İYİ ÇEVRESİ KÖTÜ
Futbolun bu erkek egemen hali; taraftarıyla, futbolcusuyla sektörün her katmanını sarıp sarmalamış durumda. Oyunu sevmek, bir parçası olmak ve böylece şiddetsiz bir dili yaygınlaştırmak isteyen kadınların önünde ise pek çok engel var. Çünkü dört bir yanımız; yaşam enerjisini “kadına ofsaytı anlatmak” konulu geyiklerden alan, “Koyduk mu?” diye slogan atan, üstelik bunun cinsiyetçi olmadığını forma rengi fark etmeksizin tek yürek savunan erkeklerle dolu!

Kadınların gerçek hayatta şiddet, taciz, tecavüze maruz kaldığı, vahşice öldürüldüğü, çocukların cinsel suç mağduru olduğu, kız çocuklarının okumaya değil de “iyi bir anne” olmaya teşvik edildiği bu ülkede, bir de taraftarların, kulüplerin, yöneticilerin, sporcuların cinsiyetçi dilini gerek sloganlarıyla, gerek hareketleriyle, gerek reklamlarıyla dayatmalarının tahammül edilir bir yanı kalmadı! Bu bize göre bu suçtur ve bu suça ortak olmayın! Bizler bu suçun ne “bu işin raconu böyle” bahanesiyle meşrulaştırılmasını, ne kulüp başkanlarının kadın düşmanı söylemlerini kabullenmeyi, ne de bunlara sessiz kalarak bu suça ortak olmayı istemiyoruz.

Artık fütursuzca kadın düşmanlığı, nefret dili ve şiddet üretmenizi istemiyoruz. AMK adında bir gazetenin varlık göstermesine alışmak da istemiyoruz. Eğer birbirinizi aşağılamak istiyorsanız da bunu beceriniz üzerinden yapın, kadın varlığını ve bedenini aşağılayarak değil! Bu yüzden biz diyoruz ki, başka bir halı saha mümkün. Kadınlar olarak takım kurabilir, “koymak” için değil keyif almak için maç yapabilir, futbolu bu şiddetin üretilmesine karşı taraf yapabiliriz.

İşte bu yüzden diyoruz ki: “Sokakları da, tribünleri de, halı sahayı da terk etmiyoruz!”
Bu böyle biline...

İlgili haberler
Tante Rosa kadın futbol takımıyla sahnede

Futbol erkek işidir diyenlere inat sahaları bırakmayan kadın futbolcular sahnelerin tozunu da attırd...

Kadın futbolu sadece futbol değil

Konak Belediyespor Kadın Futbol Takımı bu yıl 5. kez şampiyon oldu. Kadın futbolcularla şampiyonlukl...

GÜNÜN KAMPANYASI: ‘Futbolda cinsiyetçiliğe son!’

Futbolda yaşanan eşitsizliğe karşı #FootballPeople eylem haftası düzenliyor. Bu haftayla birlikte Ci...